Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araştırmaları   |  İlmi YAZILAR   |  Aile Eğitim Yazıları   |  Çocuk Eğitimi Yazıları   |  Yazarlar  |  İletişim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatı (s.a.v)

İnsanı Tanımak (Radyo)

Tv Programları

Seminer ve Konferans

Kısa Dersler

Özel Konular

Fıkhi Konular

Aile Eğitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Girişi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eğitimcilere ÖZEL
Gazze Duası
Gençlerle İletişim (Günışığı- Reşitpaşa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 386
Toplam 17101319
En Fazla 25928
Ortalama 2748
Üye Sayısı 138717
Bugün Üye Olan 133
Online Ziyaretci
 
 

Namazı huşu ile kılmak

İnsanı en güzel bir şekilde yaratmış olan Yüce Allah, ona akıl denen nimeti vererek onu bütün yaratıklardan üstün kılmıştır. İnsanın mükemmel bir şekilde yaratılmasının, diğer varlıklardan üstün kılınmasının ve dünyaya gönderilmesinin bir gayesi vardır. İşte, insanın bu gayeyi bilip dünyada o doğrultuda yaşaması gerekir.
28/04/2010

Namaz, imandan sonra gelen en büyük hakikattir

İnsanın bu dünyaya gönderilmesinin hikmeti ve gayesi, kâinatın yaratıcısını tanımak ve O’na iman edip ibadet etmektir. Nitekim Yüce Allah: “Cinleri ve insanları yalnızca (beni tanımaları ve) Bana kulluk etmeleri için yarattım." (Zariyat, 56) buyurmaktadır. İşte namaz, kulluğun ve ibadetin bir şubesi, bir cüzüdür. Namaz İslam’ın beş şartından ikincisi olup imandan sonra en büyük hakikattir.

 

Namaz, müminin miracıdır

 

Beş vakit namaz, hicretten bir buçuk yıl önce Miraç gecesinde farz kılınmıştır. Namaz, ruhu temizleyen, kalbi aydınlatan, insanı Allah’ın huzuruna yükselten bir ibadettir. Sevgili Peygamberimiz, “Namaz dinin direğidir."(Tirmizî, İman, 8; Ahmed b.Hanbel, el-Müsned, V, 231, 237;Aclûnî, Keşfü'l-hafâ, I, 31-32) buyurarak namazın dinimizde çok önemli bir ibadet olduğunu belirtmiştir. Mümin günde beş vakit Rabbinin huzuruna vararak âdeta Rabbiyle iletişime geçer. Namaz, müminin hayatını düzenleyen en önemli unsurlardandır. Böyle olunca mümin kişinin her hareketinde namazın etkisinin görülmesi kaçınılmazdır.

 

Namaz, insanı Allah’a yaklaştıran önemli bir ibadettir. İnsan, her türlü hayâsızlık ve kötülükten uzak durarak ve Allah’ı çok zikrederek Rabbine yaklaşabilir. Nitekim Yüce Allah Ankebut suresi 45.ayette; “Muhakkak ki, namaz, hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak elbette (ibadetlerin) en büyüğüdür. Allah yaptıklarınızı bilir." buyurmaktadır.

 

Namaz kılmak için Allah’ın huzurunda duran kişi, Allah ile güçlü bir manevi bağlantı kurar. Namaz, hakikatine inilerek huzur ve huşu ile eda edilirse insanı her türlü kötülükten uzaklaştırır. Nitekim Hz. Peygamber de bir hadisinde: “Kim bir namaz kılar da, o namaz kendisini açık ve gizli kötülüklerden alıkoymazsa o namazın, o insana, kendisini Allah’tan uzaklaşmaktan başka bir katkısı olmaz ." (Münavî, Feyzü’l-Kadir, VI, 221; es-Suyutî, ed-Dürrü’l-Mensur, VI, 465; Deylemî, Firdevs, III,622; Yazır, Elmalılı, M.Hamdi, Hak Dini Kur’an Dili, VI, 223) buyurmuştur. Büyük mutasavvı ardan HasanBasrî de: “Kimin namazı kendisini fuhuştan ve kötülükten menetmezse onun namazı namaz değildir. O namaz, onun üzerine bir vebaldir."demiştir. (Ateş, Süleyman, Yüc e Kur’an’ın Çağdaş Tefsiri,Yeni Ufuklar Neşriyat, İst., 1990, VI, 517)

 

Namaz kılan kişinin Allah’ın huzurunda olduğunu düşünmesi gerekir. Aksi takdirde o namaz, ruhundan soyulmuş, şekilden ibaret kalmıştır. Hâlbuki Yüce Allah: “Beni anmak için namaz kılınız." (Taha, 14) buyurmuştur. Allah’ı düşünerek namaz kılmak, insan ruhunu etkiler, onu iyiliklere yöneltir, ahlakını düzeltir, kötülüklerden uzaklaştırır. İnsan ruhunda hiçbir olgunluk, bir düzelme meydana getirmeyen namaz, gerçek namaz sayılmaz. O, sadece bir şekilden ibaret kalır.(Ateş, age., VI, 516)

 

Şayet kıldığımız namaz, bizi bütün kötülüklerden alıkoymuyorsa o halde kıldığımız namazı gözden geçirip Allah’ın emrettiği şekilde ihlas ve huşu ile kılmaya gayret etmeliyiz. Kılınan namazların Allah katında makbul olabilmesi için ihlas ve huşu ile kılınması gerekir. Çünkü namazın temeli huşu ve ihlastır. İhlassız hiçbir amel Allah katında makbul değildir. Yüce Allah, “Namazlarında huşu içinde olan müminler kurtuluşa ermişlerdir." (Müminun, 1-2) buyurmak suretiyle namazda huşunun önemini vurgulamaktadır.

 

Dinimizde ibadetlerin makbul olması bir takım esaslara bağlıdır. Büyük küçük günahların affı da bazı şartların yerine getirilmesine bağlıdır.Buna bağlı olarak kıldığımız namazın hakiki manada bizi her türlü kötülükten uzaklaştırıp Cenab-ı Hakk’ın rızasına yaklaştıracak bir ibadet olabilmesi için gerekli şartlardan biri huşudur.

 

O halde huşu nedir? Namazda huşu nasıl olmalıdır?

 

Sözlükte “sessiz ve sakin durmak, alçak gönüllü olmak, Hakk’a boyun eğmek, yumuşaklık ve kolaylık" gibi manalara gelen huşu kelimesi, terim olarak; “Allah’a karşı korku ve sevgi ile boyun eğme ve bu duygu ile alçak gönüllülük ve tevazu gösterme" anlamına gelmektedir. (Şener,Mehmet, “Huşu’ Mad.,", İslam Ans., T.D.V Yay., İst., 1998,XVIII, 422-423) Huşu, namazın gerçek ve hakiki namaz olmasını sağlayan sebeplerdendir. Huşudan maksat, kişinin namaz esnasında bütün varlığı ve kalbi ile Allah’a yönelmesidir. Namaz farizası, hakikatine inilerek huzur ve huşu ile eda edilirse insanı her türlü kötülükten uzaklaştırır.

 

Ebu Bekir el-Vasitî huşuyu; “Bir karşılık beklemeden Allah için tam bir ihlasla namaz kılmaktır." şeklinde açıklamaktadır. (Aynî, Umdetü’l-Kârî, V,280) Namaz kulun miracıdır. Yani kul, namazla rabbinin huzuruna çıkmakta ve rabbi ile konuşmaktadır. O halde namazda okuduğumuz ayetlerin kelime ve harflerini telaffuz ederken gaflet içinde bulunmamalıyız. Çünkü ayet ve duaların anlamı düşünülmeden okunduğunda kalp gaflet içinde olacaktır. Makbul ve mükemmel bir namazın mutlaka huşu ile kılınması lazımdır. Namaz sırasında kalp kıbleye yönelmiştir. Kalp ve zihin başka şeylerle meşgulse namaz gafletle kılınmış demektir. Huşudan yoksun olarak kılınan namaz, Hakk’ı hatırlatmaz. Hâlbuki gerçek namaz, bize Allah’ı hatırlatmalıdır.

 

Namazı huşu içinde kılmak ise Yüce Rabbimiz’in huzurunda O’nun heybet ve azametini kalbimizde hissederek, O’na karşı saygı dolu bir korku besleyerek bu ibadeti yerine getirmektir. Namazda, âlemlerin Rabbi olan Allah’ın huzurunda durduğunun bilincinde olan bir mümin, elbette ki bu güçlü heybet ve korkuyu içinde yaşayacak ve Allah’a bu korkusu ve saygısı ölçüsünde yaklaşacaktır.

 

Namaz ibadetini hakkıyla yerine getirmek isteyen bir mümin, huşuyu engelleyebilecek şeylere karşı önlem almalı, namazda gereken dikkat ve konsantrasyonu sağlamaya azami titizlik göstermelidir. Nitekim Rasul-i Ekrem (s.a.s.): “Kıldığın namazı, en son namazınmış gibi, bir daha namaz kılma fırsatı bulamayacak bir kişinin kıldığı namaz gibi kıl."(İbn Mace, Zühd, 15)buyurmaktadır.

 

Namazlardan manevi bir zevk alabilmek için namazların huşu içerisinde ve tadil-i erkâna riayet edilerek kılınması gerekir. Tadil-i erkândan maksat; namazın kıyam, rükû, sücut gibi her rüknünü bir sükûnet ile yerine getirmek, bu rükünleri yaparken her uzvun yatışıp, hareket hâlinden beri bulunmasıdır. Mesela rükûdan kıyama kalkarken vücut, dimdik bir hâle gelmeli, sükûnet bulmalı; en az bir kere ‘sübhanellahi’l-az im’ diyecek kadar ayakta durup daha sonra secdeye varmalıdır. Her iki secde arasında da böyle bir tesbih miktarı durmalıdır. Kısacası, namazda acele etmekten sakınmalı, tavukların yem yemesi gibi hızlı bir şekilde kılınıp namaz zayi edilmemelidir. İslam âlimleri namazda acele etmeyi, Allah’ı tazime ve adaba ters görürler. Nitekim Yüce Allah da Maun suresi 4. ayette “Namazlarından gaflet içinde olanlara yazıklar olsun." buyurmak suretiyle namazın özünden uzak olan kişileri ayıplamaktadır.

 

Hayatın en faydalı, en kıymetli saatleri, ibadet ile geçen vakitlerdir. Boş yere veya geçici bir fayda uğrunda saatlerini, günlerini harcayan insanların, namaz gibi değeri çok yüksek bir ibadetten, ebedi bir saadet vesilesinden, ilahî bir huzur neşesinden bir an evvel çıkıp kurtulmaya çalışmaları pek garip, pek acınacak bir hal değil midir?

 

Huşu namazın ruhudur

 

Zeyd b. Hâlid el-Cühenî’den rivayet edildiğine göre Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Kim güzelce abdest alır da gaflet etmeden (namazda olmanın uyanıklığı içerisinde) iki rekât namaz kılacak olursa, geçmiş günahları affolunur." (Ahmed b. Hanbel, age., IV, 117; V, 194)Namaz için abdest alınıp kıbleye yönelerek,maddi hazırlık yapıldığı gibi manevi hazırlık da yapılması gerekir. Manevi hazırlık, kalbin nama-za hazır olmasıdır ki buda namazın ruhu me -sabesindedir. Namazın huzur ve huşu ile kılınması ve mümkün mertebe masivadan (Allah’tan başka herşey) kurtularak namaza başlanması icap eder. Kişi namaza başlarken “Allahü ekber" diyerek tekbir getirir ve dünyayı arkasında bırakarak YüceAllah’a yönelir.

 

Namaz içinde kişinin sağa sola iltifat etmemesi ve uzuvları ile oynamaması lazımdır. Ziravücut azaları ile oynamak huzur ve huşuyu yokeder. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s. ) namaz da sakalı ile oynayan bir kimseyi görünce:“Eğer şu kimsenin kalbinde huşu olsaydı azalarında da huşu olurdu." buyurmuştur. (San’anî, Sü-bülü’s-Selam, I, 245)

 

Hastanın, hastalığı süresince en güzel yiyecekleri yese bile bundan bir zevk alamadığı gibi insan da kalbi hastalıklardan ve nefsin tasallutundan kurtulmadıkça kıldığı namazdan zevk alamaz . Bu nedenle ibadet etmek, namaz kılmak insana ağır gelir. İbn Abbas, “Manasını düşünerek huzur ve huşu ile kılınan iki rekât namaz, gafil kalple akşamdan sabaha kadar kılınan namaz dan hayırlıdır." buyurmuştur.

 

Namazı huşu ile kılabilmek için neler yapabiliriz?

 

1. Her şeyden önce namazı ciddiye almak gerekir.

 

2. Namazın hayatımızda yapacağı derin etkinin bilincinde olunmalıdır. Bu etkiyi elde etmek, bizim namaz kılarken motivasyonumuzu oluşturmalıdır.

 

3. Namaza başlamadan önce ruhi bir ön hazırlık yapmak gerekir. Seccademizi serdiğimizde o an Rabbimizin huzuruna çıkmak için hareket ettiğimizi aklımıza getirmeliyiz.

 

4. Kılacağımız namazın belki son namazımız olabileceğini düşünmeliyiz.

 

5. Namaza durduğumuz vakit kimin manevi huzurunda olduğumuzu iyi idrak etmeliyiz. Dolayısıyla huzurunda durduğumuz Allah’ın yüce şanını ve azametini düşünmeliyiz.

 

6. Yüce Allah’ın huzuruna çıkabilmenin ne kadar mutluluk verici bir olay olduğunu hatırlamalıyız ve hissetmeliyiz.

 

7. Namazda okuduğumuz ayet ve duaların anlamlarını öğrenmeli ve onları düşünmeliyiz. Şayet ayet ve duaların anlamını bilmiyorsak, o esnada sanki hesap gününde Allah’ın huzurunda olduğumuzu düşünmeliyiz.

 

8. Dünyevi duygu ve düşüncelere geçit vermemeye hassasiyet göstermeliyiz.

 

9. Namazda kıyam, rükû, secde gibi hareketlerin bir takım sembolik anlamları vardır. Bu anlamları öğrenip bu hareketleri yaparken bunları düşünmeliyiz. Böylece bu duygu ve düşünceler, bizim namazı huzur ve huşu içerisinde kılmamıza yardımcı olacaktır.

 

Namaz müminin miracıdır. Namaz vasıtasıyla kul, direkt olarak Rabbiyle iletişime geçme fırsatını bulmaktadır. Namazın kulu ahlaken yükseltmesi ve onu her türlü münkerden ve fuhşiyattan alıkoyması için, huşu ve huzur içerisinde, tadil-i erkâna uyularak kılınması gerekir.

 

Bu yazı 2908 defa okunmuştur...

Yorum Ekle

Yazdır

YORUM LİSTESİ

tayyip 21-07-2012, 20:09:45
kim yaz diyısa doğru yaz mfs
 
/* */
ÖZCAN 19-10-2012, 12:03:23
YAPILACAK TEK YORUM OKUYUN
ALLAH ın YOLUNDAN KİMSE AYRILMASIN
 

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER

n

12/02/2024 - 10:58 ÜMMET OLMAK

n

27/11/2023 - 09:29 İMAN VE SAMİMİYET

n

08/08/2022 - 10:21 İSLAM’IN ASLİ KAYNAKLARINI DOĞRU ANLAMANIN YÖNTEMİ ÜZERİNE

n

04/10/2021 - 11:28 KÖTÜLÜKLERDEN ALIKOYAN NAMAZ HANGİ NAMAZDIR?

n

24/05/2021 - 03:53 GERÇEK KIYMET ÖLÇÜSÜ:  SALİH VE BAKİ AMEL

n

05/04/2021 - 08:34 FELSEFENİN ÇALDIĞI İNSANLAR

n

08/03/2021 - 11:02 TEVHİDDEN HİDAYETE  NEBEVİ RİSALET

n

12/01/2021 - 11:25 İŞTE TOPLUMUMUZUN HÂLİ BU

n

06/10/2020 - 02:15 PEYGAMBER EFENDİMİZİN HİCRET YOLCULUĞU

n

06/10/2020 - 11:27 ŞEHİTLER ÖLMEZ!

n

31/08/2020 - 04:09 SONUÇLARI İTİBARIYLA İSTİĞFAR VE TÖVBE / Dr. Abdülkadir ERKUT

n

06/07/2020 - 09:49 GENÇLİK NEREYE GİDİYOR? / Abdülhamit Kahraman

n

25/06/2020 - 10:51 ŞİMDİ TAM ZAMANI / Abdülhamit Kahraman

n

18/05/2020 - 12:33 CÂMİLER KAPATILDI  CUMALAR KALDIRILDI AMA.. / Abdülhamit Kahraman

n

23/04/2020 - 04:29 RAMAZANDA HAYATIN VE ÖLÜMÜN MUHASEBESİNİ YAPMAK / Dr. Muhlis AKAR 

n

23/04/2020 - 02:47 ŞEHR-İ RAMAZAN VE SORUMLULUK BİLİNCİ / Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ

n

06/04/2020 - 10:26 HER HÂLİMİZE ŞÜKREDEBİLMEK / Dr. Lamia LEVENT ABUL

n

30/03/2020 - 10:30 KULLUĞUN EN GÜZEL KIVAMI: İHSAN / Prof. Dr. Safi ARPAGUŞ

n

16/12/2019 - 10:13 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.) DÖNEMİNDE İLİM / Prof. Dr. Şakir GÖZÜTOK

n

30/08/2019 - 10:56 HARAMDAN HELALE HİCRET ETMEK

n

29/08/2019 - 02:59 ZİKİR: KALPLERİ DİRİLTEN İKSİR

n

17/12/2018 - 01:05 ALLAH’A YÖNELİŞ BİLİNCİNİ TAZELEME: TÖVBE

n

17/12/2018 - 12:56 MANEVİ ARINMA: TÖVBE

n

19/11/2018 - 10:47 İnancı kuşanan gençler

n

19/11/2018 - 10:42 Hz. Peygamberi Gençlere Anlatabilmek

n

17/10/2018 - 03:38 Mescitlerde Namaz Kılmak ve Takva Sahibi İmam Olmak

n

30/03/2018 - 12:31 DEİZMİ VE ATEİZMİ BESLEYEN ÖNEMLİ BİR FAKTÖR İBADETSİZLİ

n

29/03/2018 - 12:11 MÜSLÜMANLARIN İLK KIBLESİ MESCİD-İ AKSA VE MÜBAREK ŞEHİR KUDÜS

n

04/01/2018 - 10:52 NEFİS İLE MÜCADELE CİHAD-I EKBER

n

03/01/2018 - 11:14 DİNÎ TEBLİĞDE DİL VE ÜSLUP NASIL OLMALIDIR?

n

14/11/2017 - 11:22 HZ. PEYGAMBER’İ GÜNÜMÜZ İNSANINA DOĞRU ANLATMAK

n

02/10/2017 - 04:02 İNSAN ONURU VE ALLAH’A KULLUK

n

02/10/2017 - 03:31 ASIL DİN AŞIRI YORUM

n

02/10/2017 - 03:08 DİN GÜVENLİĞİ BAĞLAMINDA DİNİN DOĞRU ANLAŞILMASI VE YORUMLANMASI

n

19/08/2017 - 09:04 Kurban ya da Başından Serçe Geçen Bir Çocuktur  İSMAİL

n

12/07/2017 - 10:42 İNSANLIĞA KARŞI EN BÜYÜK GÜNAH:  FİTNE

n

13/06/2017 - 12:14 RAMAZAN MEKTEBİ

n

13/06/2017 - 12:07 EMANET AHLAKI

n

13/06/2017 - 11:59 RAMAZAN MEDENİYETİ

n

19/04/2017 - 03:16 HZ. PEYGAMBER VE GÜVEN TOPLUMU: DARU'S-SELAM

n

28/03/2017 - 02:41 SANAL DÜNYA VE  DEĞİŞEN MAHREMİYET

n

17/02/2017 - 03:17 PARALEL DİNLERİ KİMLER SEVER

n

17/02/2017 - 12:40 “HADİS İLMİ”NİN İSLÂMÎ İLİMLER ARASINDAKİ YERİ

n

13/02/2017 - 12:17 KALPLERİNDE MARAZ BULUNANLAR: MÜNAFIKLAR

n

01/02/2017 - 11:12 TEFRİKAYA DÜŞENLER GİBİ OLMAYIN

n

29/12/2016 - 10:25 BİR GÜVEN ABİDESİ:  Muhammedü’l-Emin

n

19/12/2016 - 04:10 Fitne ve Fesadın Başka Bir Versiyonu: İFTİRA VE SUÇLAMA

n

18/10/2016 - 11:53 Bir Mektep Olarak CAMİ

n

26/09/2016 - 11:04 Peygambersiz İslam Söylemi

n

22/09/2016 - 12:08 VİCDANIMIZIN "Selfie"SİNİ ÇEKEBİLİR MİYİZ ?

n

21/09/2016 - 02:57 Boş Vakit mi Dediniz?

n

10/08/2016 - 01:00 RASULULLAH (S.A.S.) BÖYLE BUYURDU

n

10/08/2016 - 12:44 Narsisistik Kişilik

n

14/06/2016 - 11:32 Ramazanda Gönülden Tevhidi Yaşamak

n

06/06/2016 - 02:55 Kur’an İkliminde İyiliklerle Dinamik Bir Hayat İnşası

n

02/06/2016 - 04:44 Ramazan ve iYiLiK

n

02/05/2016 - 12:25 HZ. PEYGAMBER’İN MESAJINI DOĞRU ANLAMAK

n

08/04/2016 - 03:14 Yoğunlaşmış İbadet Mevsimi: “Üç Aylar”

n

24/03/2016 - 10:35 DUANIZ OLMASA

n

24/03/2016 - 10:31 SAHÂBE’NİN PEYGAMBER SEVGİSİ

n

01/02/2016 - 11:48 ZÂLİME HAKKI SÖYLEMEK

n

19/01/2016 - 04:35 ZOR ZAMANDA Müslüman Olmak

n

18/01/2016 - 02:04 Huzurda Huşu ile Durmak

n

18/01/2016 - 01:22 Alnı Secdeye Varan Simalar

n

14/12/2015 - 11:41 HZ. ALİ (Ö: 40/660)’NİN KUR’AN-I KERİM ANLAYIŞI

n

01/12/2015 - 02:21 SAHÂBE’NİN PEYGAMBER SEVGİSİ

n

26/11/2015 - 02:10 Namaz: Divan-ı İlahîde Durup Tevhide Ermektir

n

19/11/2015 - 03:13 Kur’an ve Sünnet Perspektifinden Bilgi AHlAKI

n

19/11/2015 - 03:11 İlim, Marifet ve Hikmet İlişkisi

n

22/10/2015 - 12:39 Söz mü Sükût mu?

n

09/10/2015 - 02:23 Haccın Evrensel Boyutu

n

07/09/2015 - 04:20   KURBAN

n

07/09/2015 - 04:14 Mescitler Arasında Mescid-i Aksa’ya Dair

n

06/07/2015 - 12:25 SADAKA-İ FITIR

n

06/07/2015 - 12:23 TERAVİH NAMAZI

n

23/06/2015 - 03:48 Şeytanın Telkini VESVESE

n

19/06/2015 - 04:50 RAMAZAN

n

15/06/2015 - 06:11 Kardeşlik ve Dostluğa Açılan Pencere SELAM

n

15/06/2015 - 03:24 Vücutta Dolaşan Sinsi Düşman: Şeytan

n

12/06/2015 - 03:38 İnsanın Temel Bir Zaafı

n

12/06/2015 - 03:07 Mültecilere Hicret Yurdu            ya da Muhacire Ensar Olmak

n

06/05/2015 - 02:27 DERİN BİR MUHALEFET

n

27/04/2015 - 12:31 Merhameti Kuşanmak

n

27/04/2015 - 12:30 Şiddet Karşısında rahmet Peygamberi 

n

17/01/2015 - 04:13 HADİSLERİN DOĞRU ANLAŞILMASINDA VE YORUMLANMASINDA TAKİP EDİLECEK YÖNTEM

n

23/12/2014 - 04:13 Müslümanın Varlıkla İmtihanı

n

23/12/2014 - 04:12 İslami Bakışla Varlık ve Servet Algımız

n

16/12/2014 - 02:50 SÜNNET VAHİY İLİŞKİSİ

n

27/10/2014 - 03:06 Sabır-Sâbir

n

24/10/2014 - 04:08 Hz. Peygamber ve Genç Sahabiler

n

24/10/2014 - 03:59 Okunması Gerekenler (12)

n

24/10/2014 - 03:53 İslam’ın Gençlik Tasavvuru

n

04/07/2014 - 03:29 BORÇ ve KARZ-I HASEN

n

30/06/2014 - 04:46 Ramazan İklimi ve Helal Kazanç Bilinci

n

09/06/2014 - 11:33 ATÂLETİ TATİL ZANNETMEK

n

05/05/2014 - 02:42 HZ. PEYGAMBER (S.A.S.)’İN ADÂLET ANLAYIŞI

n

09/04/2014 - 02:07 BİR YÖNETİCİ OLARAK RASULULLAH

n

21/03/2014 - 04:40 Allah’ın Korumasını Hak Etmenin Yolu: Sabah Namazı

n

10/02/2014 - 02:47 Değerini Bilemediğimiz İki Eşsiz Nimet: Sağlık ve Boş Zaman

n

04/10/2013 - 05:02 “Hakikat”in Nihai Temsilcisi:  Hz. Muhammed (s.a.s.) 
 

Site İçi Arama

2 Zilka'de 1446 |  30.04.2025

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

"Onlarla (hanımınızla) hoşça, güzelce geçinin.

Şayet onlardan hoşlanmayacak olursanız, olabilir ki bir şey sizin hoşunuza gitmez de Allah onda birçok hayır takdir etmiş bulunur."

( Nisa Suresi - 19)

Bir Hadis

Hz. Enes (r.a.) ’den rivayet edildiğine göre,

Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu:

Kulum bana bir karış yaklaştığı zaman, ben ona bir arşın yaklaşırım.

O bana bir arşın yaklaşınca, ben ona bir kulaç yaklaşırım,

o bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak varırım.

Buhârî, Tevhîd 50

Bir Dua

"Allah’ım! Nefsime takvasını ver ve nefsimi (her türlü kötü şeylerden) temizle, temizleyenlerin en hayırlısısın. Sen nefsimin dostu ve mevlasısın.”

(Müslim, Duâ, 73)

Hikmetli Söz

Sana söz getiren, senden de söz götürür. Babasına ve annesine itaatli olan, evladını kendisine itaatli bulur.


Canlı yayın

İslam Ansiklopedisi

  Tasarım : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com