30 Büyükþehir, 23 ilde, 154 ilçede, 5 bin 400 kiþi ile yüz yüze yapýlan ankette ortaya çýkan ilginç sonuçlar:
ÜLKEMÝZDE YAÞAYAN ÝNSANLARIN:
- % 14'ü Allah'a inanmýyor.
- % 25 Meleklere inanmiyor.
- % 24 Kur'an-ý Kerim'in vahiyle geldiðine yani Kur'an'a inanmýyor.
- % 74 evindeki Kur'an-ý Kerim'i okumuyor.
- % 37 Peygambere, Hz. Muhammed (sav)'e inanmýyor.
- % 45 Kadere (hayýr ve þerrin Allah'tan geldiðine) inanmýyor.
- % 27 Öldükten sonra dirileceðine ve hesaba çekileceðine inanmýyor.
- % 68 Kur'ân'ý Kerim'i Arapça hattýndan okuyamýyor.
- % 75 Hiçbir Kur'ân Kursu'na eðitim almak amacýyla gitmemiþ.
- % 83 Kur'ân-ý Kerim'in Türkçe meâlini hiç okumamýþ.
- % 85 Cennete gideceði kesin olsa bile, þu an Cennete gitmek için ölmeyi düþünmüyor.
- % 77 Peygamberimiz (sav) hayatýný hiç okumamýþ.
- % 43 Hiç camiye gitmemiþ.
% 55 Ramazan ayýnda oruç tutumuyor.
- % 70 Ýslam dini ile ilgili bilgileri öðrenmek için okumuyor.
- % 78 Namaz kýlmýyor.
- % 20 Duâ etmiyor.
% 59 Selamlaþýrken "selâmün aleyküm" demiyor.
- % 46 Halifelik istemiyor.
- % 10 Günah iþlediðinde piþman olmuyor.
- % 35 Gusül abdesti almýyor veya bilmiyor.
Ýþte maalesef durum bu ve durum hiç iyi deðil!
PEKÝ NE YAPILMALI?
Bu acý 'gerçeði' önümüze koyarak, çok ciddi olarak düþünmeli, ümmet olarak, asr-ý saâdeti model alarak ve onu bu güne uyarlayarak, uzun soluklu büyük bir 'mücâdelenin' içine girilmelidir.
Bu arada islâmî câmianýn vâkýf ve dernekleri, cemâatleri, kaanat önderleri ve deðerli hocalarýmýz ile bir araya gelinerek sürekli ve düzenli 'toplantýlar' yapýlmalýdýr.
Durumun 'vahâmeti' masaya yatýrýlarak, ümmet olarak 'ortak akýlla' hareket edilmelidir.
Yeniden 'önce imân' çalýþmasý baþlatýlmalý. Topluma bu sefer olmasý gerektiði gibi 'hakkýyla' imân ve islâm sunulmalýdýr.
Geçmiþteki 'hatalardan' ders alýnarak, artýk ne yapmayacaðýný öðrenmiþ bir bir dâvetçi kimliðiyle, ancak bu sefer ne yapacaðýný çok iyi bilen, yol haritasý olarak Kur'ân'ý önüne koyarak belirleyen,
Ancak bunu yaparken,
Kur'ân'ý hadisle anlayarak, hikmet ile hareket ederek ve Hz. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin tüm sünnetlerini hayatýmýza tek tek aktararak, örnek bir ahlakla ve güzel bir üslupla hareket etmeliyiz.
Üslubumuzu çok iyi belirleyerek, yol haritamýzý çok iyi çizerek, 'uzun soluklu' plan ve projeler geliþtirerek, sahâbe efendilerimizin hayatlarýný da dikkate alarak ve o birikimi bu güne doðru bir þekilde uyarlayarak 'sistemli' hareket etmeliyiz.
Evet,
Yolumuz uzun, yolumuz zor ve çok meþakkatli. Ancak sonu iyi olacaktýr inþaallah.
Sabýrla, azimle ve büyük bir kararlýlýkla, dünya ve içindekilerin bizi kirletmesine müsâde etmeden, içimizi imân ve ihlâs ile doldurarak, kendimizi takvâ ile koruyarak büyük bir 'gayretle' yolumuza devam etmeliyiz.
Kaldý ki,
Küfür nasýl ki küfrünü hâkim kýlmak için büyük bir 'kararlýlýkla' ve fedakarlýkla yol alýyor ve hiç vazgeçmiyorsa,
Bizde nefsimizi neslimizi ve insanlarý ateþten 'kurtarmak' ve âhireti kazanmak için büyük bir sabýrla ve 'azimle' hareket etmeliyiz.
Evet, gelecek günler imânýn ve islâm'ýn olacaktýr inþaallah.
Ancak bizim ne 'yaptýðýmýza' ve ne 'yapmadýðýmýza' bakýlacaktýr.
Âhirette yüzü gülenlerden olabilmek için çok 'çalýþmalýyýz' ve insanlarý 'küfrün' elinden 'kurtarmak' için çok gayet sarfetmeliyiz inþaallah.
Rahmân
Ehl-i imâný aziz eylesin
Ehl-i küfrü zelil eylesin..
Rahmân
Ýmâný ve islâmý bu topraklarda 'hâkim' eylesin ve bizleri de bu konuda 'hâdim' eylesin inþaallah.
Allah (cc) için çalýþanlara selâm olsun, onlarýn yolu her dâim açýk olsun. Rahman onlarý her dâim korusun inþaallah.
Selâm ile.
Abdülhamit Kahraman
22. C.Evvel. 1442
06. Ocak. 2021
|