Rahman'ýn misafiriyiz…
Bir kutlu seferin sorumluluðu ile aþkýnlýða yürüyoruz…
Kalpler kýpýr kýpýr, dudaklarda dolu dolu dualarla döndükçe dönüyoruz… Kâbe merkezli bir hayatýn inþasý için dönmek zorundayýz…
Dertlerimizi dillendirirken arþ-ü a'la'nýn bizi dinlediðinin farkýndayýz…
Durulmak, doðrulmak, dirilmek, dolmak, doðmak için elbette döneceðiz…
Kâbe'yi önemsiyoruz… Önceliyoruz…
Çünkü güvenlikli, barýþçýl, özgür bir dünyanýn þifresi burada…
Kaoslarý, kâbuslarý, krizleri, karanlýklarý ve kirleri aþmanýn adresi; Kâbe…
Kurtuluþ kapýsý; Kâbe…
Onun için Kâbe'yi önemsiyoruz… Þimdi o kapýdayýz… Ýþte o kapýnýn önünde bir soru zihnimi zorluyor…
Kâbe bize ne öneriyor?
Kutsadýðýmýz kapý, sorunlarýmýzýn çözümü için acaba bize ne söyler?
Sesimizi Kâbe'nin Sahibi'ne duyurmak için çýrpýnýrken, Kâbe'nin çaðrýsýný alabiliyor muyuz?
Kâbe neyi simgeliyor?
Kâbe'nin gölgesindeyiz… Etrafýnda yürürken bize nasýl bir görev yüklüyor?
Dikkat kesildim, yüreðimi Kâbe'ye yasladým…
Kâbe'den duyduðum ve aldýðým mesaj þu iki kelime…
Kulluk ve kardeþlik…
Sahih bir kulluk, saðlam bir kardeþlik için buradasýnýz…
Bu cümleyi þöyle de tercüme edebiliriz; tevhid ve vahdet… Tevhidin karargahýnda ümmetin vahdetinden sorumlusunuz…
Evet, tevhid Allah'ý birlemektir…
Vahdet Allah'ý birleyenlerin birleþmesidir. Birlikte ayný hedefe yol almasýdýr…
Allah'ýn kullarýný kardeþleþtiren Kâbe soruyor, bu kardeþliðin neresindesiniz?
Yüzümüzü döndüðümüz Kâbe, sakýn kardeþlerinizden yüz çevirmeyin, diyor.
Teni tenine, teri terine deðenler kardeþliðin deðerini neden bilmezler? Neden tanýþmazlar?
Kâbe'yi gören gözler, ümmetin sorunlarýna nasýl kör ve saðýr kalabilirler?
Kâbe sýnýrsýz, sýnýfsýz, sonsuz kardeþlik demektir. Sorumluluk demektir.
Kâbe bizleri milliyetler, cinsiyetler, asaletler, etiketler, cemaatler, devletler üstü bir ufka taþýyor…
Modern zamanlarýn renkler savaþýndan alýp Allah'ýn boyasý ile boyanmayý saðlýyor…
Gel gör ki, Kâbe'yi tavaf ederken bile fýrkacý, ferdiyetçi, hizipçi, mezhepçi, partici, cemaatçi, ulusalcý, ýrkçý, milliyetçi marazlar ile ümmet perme periþan…
Kin ve kýskançlýklarla kardeþlik delik deþik…
Elli kabile arasýnda hâlâ kýyým, yýkým devam ediyor…
Kurþunla kaynatýlmýþ duvar gibi saf tutmasý gerekenler nasýl birbirlerine kurþun sýkabilirler?
Son bir yýlda Ýslam yurdundan diyarý küfre, Batý'ya sýðýnmak için yola çýkýp Akdeniz'de boðulan mülteci sayýsý beþ bini geçmiþ durumda…
Biz Kâbe'ye sýðýnýrken, kardeþlerimiz AB'ye, BM'ye, ABD'ye sýðýnýyor… Neden?
Çünkü sýðýnabilecekleri bir Medineleri yok…
El insaf!
Kardeþlerimiz, yani Ehli Kýble, Ehli Salib'e sýðýnýyor.
Yarýn mahþerde Hz. Muhammed (s.a.v)'in ve birbirimizin yüzüne nasýl bakacaðýz?
Þimdi ya yeniden kardeþ oluruz ya da hep birlikte kahroluruz…