Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4399
Toplam 16410635
En Fazla 25928
Ortalama 2706
Üye Sayýsý 1193
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
TOPLUMSAL DEÐÝÞÝMÝN ÝLKESÝ
21/11/2012 - 14:04
 
Abdullah Dai
“Þübhesiz sen, pek büyük bir ahlâk üzerindesin.”(Kalem Suresi 68/4.)

Muvahhid, Tevhid ehli olandýr.

Mü’min, katýksýz iman edendir.

Müslüman, inandýðýna teslimiyetini gerçekleþtirendir.

Muvahhid, mü’mindir… Mü’min, müslüman olandýr… Muvahhid mü’min müslüman þahsiyetler, Tevhid’de kâmil, imanda katýksýz ve teslimiyetlerinde tavizsiz kiþilerdirler… Bu þahsiyetler, her yönleriyle güzel ahlâk ile bezenmiþlerdir… Güzel ahlâk, onlarýn en belirgin özellikleridir… Ýnsanýn, insan olabilmesi için, gerçek bir iman ile iman etmesi ve imanýn gereði olan Salih amelleri, Rasulullah (s.a.s.)’in Sünneti’ne tabi olarak ve ihlâs ile yapmasý gerekir… Ýnsan, iman ile insan olur, salih amel, yani takva ile de kâmilleþir… Kâmil insan, ancak kâmil mü’mindir… Kâmil mü’min, ahlâk konusunda kâmilleþen þahsiyettir… Her hâlin, her iþin ve her tavrýn bir ahlâký vardýr… Ahlâk güzel olursa, hâl, iþ ve tavýr güzel olur…

Güzel ahlâk, yegâne önder Rasulullah Muhammed (s.a.s.)’in ahlâkýyla ahlâklanmak ile elde edilir… Çünkü O (s.a.s.), âlemlere rahmet olarak gönderilen ve büyük bir ahlâk üzere olan en güzel örnektir…

Rabbimiz Allah Teâlâ, insan kullarýna hidayet rehberi olarak gönderdiði Nebî ve Rasul kullarýnýn sonuncusu, hem de en sonuncusu olan Rasulullah Muhammed (s.a.s.)’i þöyle övmektedir:

“Þübhesiz sen, pek büyük bir ahlâk üzerindesin.”1

“Biz seni, âlemler için yalnýzca bir rahmet olarak gönderdik.”2

Yüce ve örnek ahlâk sahibi Rasulullah (s.a.s.), bütün muvahhid mü’min müslümanlar için hayat örneðidir…3 Allah’ýn razý olduðu hayatýn yegâne örneðini, hayatý ile aynîleþtiren kullar, arzu edilen güzel ahlâk sahibi olurlar… Âlemler için rahmet olarak gönderilen Rasulullah (s.a.s.), ayný zamanda güzel ahlâký tamamlamak için de gönderilmiþtir… Güzel ahlâk, kuþatýcý bir rahmettir… Rahmet, güzel ahlâk ile beraberdir…

Ebu Hüreyre (r.a.)’ýn rivayetiyle þöyle buyurur Rasulullah (s.a.s.):

“Ben, ancak ahlâkýn güzellerini tamamlamak için gönderildim.”4

Güzel ahlâk, O’nun ahlâkýyla güzelleþmiþ ve tamamlanmýþtýr… Rasulullah (s.a.s)’in ahlâkýyla ahlâklanan, tamamlanmýþ, yani kâmilleþmiþ ahlâk ile ahlâklanýp, en hayýrlý insan olmuþtur…

Ebu Hüreyre (r.a.)’dan.

Rasulullah (s.a.s.) þöyle buyurur:

“Mü’minlerin iman bakýmýndan en olgun olanlarý, ahlâk bakýmýndan en güzel olanlarýdýr.”5

Abdullah ibn Amr (r.a.)’dan.Rasulullah þöyle buyurdu:

“Sizin en hayýrlý olanlarýnýz, ahlâký en güzel olanlarýnýzdýr.”6

“Ýnsanlar için çýkarýlmýþ hayýrlý ümmet”in7 en hayýrlý olanlarý, ahlâký en güzel olanlar olduðuna göre, güzel ahlâklý þahsiyetler, hayýrlýlarýn en hayýrlýlarý olmuþ olurlar… Hayýrlý ümmetin, en hayýrlý ferdleri, ahlâklarý en güzel olanlar demek, kâmil insan, yani Kâmil mü’min, ahlâkýyla kâmilleþip en hayýrlý bir hâle gelir demektir…

Güzel ahlâk sahibi, iyiliði elde etmiþtir. Çünkü iyilik, güzel ahlâk, güzel ahlâk da iyiliktir… En yüce ahlâka sahib, yegâne önder Rasulullah (s.a.s.) böyle buyurmuþtur!..

Nevvas b. Sem’an el-Ensarî (r.a.) rivayet eder. Rasulullah (s.a.s.) þöyle buyurur:

“Ýyilik, ahlâk güzelliðidir. Günah ise, kalbine gýcýk yapan ve baþkalarýnýn muttali olmasýndan hoþlanmadýðýn þeydir.”8

Rasulullah (s.a.s.)’in bu hadisi bize, Âlemlerin Rabbi Allah Teâlâ’nýn O’na indirdiði þu ayet-i kerimeyi hatýrlatmaktadýr:

“Yüzlerinizi, doðuya ve batýya çevirmeniz iyilik deðildir. Amma iyilik, Allah’a ahiret gününe, meleklere, kitaba ve Peygamberlere iman eden, mala olan sevgisine raðmen onu, yakýnlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmýþa, isteyip dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren, namazý dosdoðru kýlan, zekatý veren ve ahidleþtiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalýkta ve savaþýn kýzýþtýðý zamanlarda sabredenler (in tutum ve davranýþlarýdýr.) Ýþte bunlar, doðru olanlardýr ve muttakî olanlar da bunlardýr.”9

Ýyilik budur ve ancak güzel ahlâk sahibi olanlar, bu iyiliði gerçekleþtirirler… Güzel ahlâk, kâmil iman ve takvanýn beraberliðinde ortaya çýkar… Rabbimiz Allah Azze ve Celle’nin bu ayette beyan buyurduklarýný, ancak güzel ahlâka sahib olanlar hakkýyla yerine getirirler… Çünkü güzel ahlâk, kâmil mü’minin olmazsa olmazýdýr!.. Güzel ahlâk, kâmil mü’mine verilen en hayýrlý nimetlerin baþýnda gelenlerdendir… Güzel ahlâktan nâsibini tam alanlar, büyük bir lütuf görmüþ ve en hayýrlý nimete kavuþmuþtur…

Usâme b. Þerik (r.a.) anlatýyor: Bedevîler, Rasulullah (s.a.s.)’e:

-Ya Rasulallah, kula verilen (hasletler)in en hayýrlýsý nedir? diye sordular.

Rasulullah (s.a.s.):

“Güzel ahlâktýr.” buyurdu.10

Muvahhid mü’min kul, hangi hâlde ve nerede olursa olsun, o hâlin ve o yerin gerektirdiði ahlâkýn en güzelini gündeme getirmeli, kendisi için hayýrlý olaný yaþadýðý gibi, çevresine en güzel örnek olmalýdýr… Ýzzetli ve net tavrýyla güzel ahlâký, insanlara en faydalý ve güzel örneði sergilemelidir… Onun bu hâli, müslüman þahsiyetin özelliklerini, diðer insanlara örnek olarak sunduðu için, hâl ile yapýlan ve tesirli olan tebliðin en faydalýsýdýr…

Ýman ehli bir kul, en yakýn çevresinden baþlayarak ulaþabildiði yere kadar, muhatabý olan herkese karþý ahlâkýný güzelleþtirmeli ve onlara güzel ahlâk ile muamelede bulunmalýdýr…

Muaz b. Cebel (r.a.) anlatýyor: (Yemen’e valî olarak giderken,) ayaðýmý üzengiye koyduðum zaman, Rasulullah (s.a.s.)’in bana son tavsiyesi þu oldu: “Ya Muaz b. Cebel, insanlar için ahlâkýný güzelleþtir.”11

Kiþinin en yakýn çevresi, içinde yaþadýðý ailesidir… Erkek açýsýndan, hanýmý ve çocuklarý, kadýn açýsýndan, kocasý ve çocuklarý… Baba veya anne, eþine ve çocuklarýna karþý ahlâkî sorumluluk içindedir… Onlara, kendisine yükletilen kulluk vazifesi gereði en güzel ahlâk ile muamele edip kendi açýsýndan örnek olmalýdýr… Muvahhid ailenin aile reisi, evin erkeðidir… Hanýmý için koca, çocuklarý için baba olan mü’min müslüman þahsiyet, evde ve evin dýþýnda, Hanýmýna ve çocuklarýna karþý görevlerini imkânlarý nisbetinde yerine getirmeye gayret ederken, bütün gayretiyle örnek olmalý, ahlâkýný güzelleþtirmeli, her zaman yapýcý olmalýdýr…

Hayat arkadaþý hanýmýna karþý görevinde kusur etmemeye, maddî ve manevî haklarýna riayet ederek Onu mutlu etmeye çalýþarak, muvahhid ailelerini huzur yuvasý hâline getirmelidirler… Bilip inanmalýdýr ki, Tevhid üzere, iman ve Ýslâm üzere dünya hayatlarýný bitirir, yegâne Rableri Allah’ýn rýzasýný kazanýr ve cennetlik kullarýndan olurlarsa, dünyadaki “Allah’ýn emri ve Rasulullah (s.a.s.)’in Sünneti üzere” akdettikleri, ilkelerine riâyet eyleyip ömürlerinin sonuna kadar sürdürdükleri nikâhlarý cennette de devam edeceðine dair beyanlar malumdur…12 Cennet, ebedî huzur ve mutluluk diyarý… “Mü’minler, ancak kardeþtirler.”13 ayet-i kerimesi ile Aziz Ýslâm Milleti’nin atasý ve tek baþýna bir ümmet olan Ýbrahim (a.s.)’ýn hanýmý Sâre (r.anhuma)’ya söylediði:

“(Zalim-zorba Melik,) sana sorarsa kendinin kýz kardeþim olduðunu haber ver. Çünkü sen, Ýslâm’da benim kýz kardeþimsin”14 Sözleri, muvahhid ailede birbirlerin eþleri olan kadýn ve koca, ayný zamanda iman kardeþleridirler…

Birbirlerini din, yani Ýslâm kardeþleri olan eþleri, hem eþ oluþlarýndan, hem de dinde kardeþ oluþlarýndan dolayý birbirlerinin kýymetini iyi bilmeli, haklarýna riâyet etmelidirler…

Allah’ýn onlarýn vesilesiyle dünyaya gönderdiði çocuk kullarý, hem onlara birer emanet, hem onlar çocuklarý, hem de Ýslâm’da kardeþleridirler… Onlarýn güzel terbiye edilip, güzel ahlâk sahibi olmalarýný saðlamak mü’min anne ve babanýn kulluk vazifesidir…

Said b. El Âs (r.a.)’dan. Rasulullah (s.a.s.) þöyle buyurur: “Hiçbir anne ve baba çocuðuna, güzel edebden daha üstün bir baðýþta bulunmamýþtýr.”15 

Katýksýz imanýn birbirine kardeþ yaptýðý Tevhid ehli muvahhid mü’min ferdlerden oluþan muvahhid aile!.. Birbirlerinin kýymetini bilen, birbirlerine sevgi ve saygýyla baðlanýp kusur etmemeye çalýþan muvahhid þahsiyetler… Rahmân Allah’ýn güzel ahlâklý güzel kullarý… Dünya hayatýnda beraberlikleri devam ettiði gibi, inþallah cennette de beraberlikleri devam edecektir… Tevhid ehli, iman ehli ve salih amel sahibi muttakîler, yaný cennet ehlinden olan muvahhidler, mü’minler ve müslümanlar…                         

Rabbimiz Allah þöyle buyurur: “Ýman edip salih amellerde bulunanlar ise, iþte onlar da, yaratýlmýþlarýn en hayýrlýlarýdýr. Rableri katýnda onlarýn ödülleri, içinde ebedî kalýcýlar olmak üzere altýndan ýrmaklar akan Adn cennetleridir. Allah, onlardan razý olmuþtur, kendileri de O’ndan (hoþnud, memnun) kalmýþlardýr. Ýþte bu, Rabbinden içi titreyerek korku duyan kimse içindir.”16

“Onlar, Adn cennetlerine girerler. Babalarýndan, eþlerinden ve soylarýndan salih davranýþlarda bulunanlar da (Adn cennetlerine girer). Melekler, onlara her bir kapýdan girip (þöyle derler:)

‘Sabrettiðinize karþýlýk selâm size. (Dünya) yurdun(un) sonu ne güzel.”17

Her mü’min müslüman ferd, önce kendisiyle, sonra ailesiyle barýþýk olmalýdýr… Her hâlin ahlâkýný, en güzel þekilde ortaya koymalýdýr… Her hâli, muvahhid mü’mine yakýþýr olmalý… Elbette ki bu hâl, Rasulullah (s.a.s.)’in Sünneti ile örtüþen hâlidir… Aileside güzel ahlâký yaþayan her ferd, bu hayrý ve bu iyiliði topluma taþýmalýdýr…

Amr b. Þuayb (rh.a.) babasýndan, O da dedesi (Abdullah b. Amr, r.a.)’dan rivayet etmiþtir:

Rasulullah (s.a.s.) þöyle buyurdu:

“Bana en sevgili olanýnýzý ve kýyamet günü oturma bakýmýndan bana en yakýn olanýnýzý size haber vereyim mi?”

(Hazýr bulunan) topluluk sûküt etti.

Rasulullah (s.a.s.), iki veya üç defa bu sözü tekrarladý.

Topluluk:

-Evet (haber ver), ya Rasulallah! Dedi.

Rasulullah (s.a.s.):

“Ahlâk bakýmýndan en güzeliniz.” Buyurdu.18

Gerek ailesinde, gerekse içinde yaþadýðý toplumda, iman ehline yakýþan ve Rasulullah (s.a.s.)’in Sünneti’ni örnek alan dolayýsýyla güzel ahlâk sahibi olan her mü’min ferd, toplumsal dönüþüm için harekete geçmelidir… Küfrün ve þirkin egemenliðindeki taðutî bir düzende yaþayan müslüman þahsiyet:

“Þübhesiz ki, bir Millet, kendisine deðiþtirmedikçe Allah, onu deðiþtirmez.”19

“Çünkü bir kavim, kendi davranýþlarýný deðiþtirmedikçe, Allah, onlara verdiði nimeti deðiþtirmez. Þübhesiz ki Allah, her þeyi çok iyi iþiten ve çok iyi bilendir.”20 deðiþmez hakikat olan Sünnetullah’ýn þuurunda olup ona göre hareket etmelidir…

Ýyiliklerin fazlalaþmasýyla kötülükler azalýr, güzelliklerin çoðalmasýyla çirkinlikler eksilir… Bunun için kötülüklerin ve çirkinliklerin egemen olduðu bir toplumda, iyiliklerin ve güzelliklerin çoðaltýlmasý lazýmdýr… Ufuktaki fecr-i sadýk, beyaz bir iplik gibi görünmeye baþlamasý, aydýnlýðýn habercisidir… Beyaz ince bir iplik gibi olan aydýnlýk çoðala çoðala, karanlýk olan gecenin ortadan kalktýðý ve onun yerine apaydýnlýk olan gündüzün yer aldýðý malumdur…

Güzel ahlâk, bir fecr-i sadýktýr!.. Güzel ahlâk sahibi olan mü’min müslümanlar çoðaldýkça, çirkin ve cahiliyyenin egemen olduðu, her türlü kötülüðün serbest ve iyiliðin yasak kýlýndýðý toplumda, gündüzün aydýnlýðý gibi iyliðin ve iyilerin egemenliði söz konusu olacaktýr… Þirkin yerine Tevhid, küfrün yerine iman, taðutun yerine Ýslâm kabul görecek, hakkýn gelmesiyle bâtýl yok olacaktýr… Bu, hakikatýn tâ kendisidir… Bunun için güzel ahlâk sahibi mü’min müslümanlarýn sayýsýný çoðaltmak ve güzel ahlakýn muvahhid ailelerde yaþanmasý devam ederken onu, her yönüyle topluma taþýmak gerekir… Elbette bu faziletli çalýþma kolay olmayacak, kendisiyle beraber çok sabýr isteyen bir sürü sýkýntýyý da gündeme getirecektir…

Cahiliye toplumlarýnda, her þey sahtekârlýk üzerine kurulmuþtur… Ýlâhý sahte, kitabý sahte, ibadeti sahte, hükümleri sahte, idaresi sahte, iþi sahte, kýsacasý her yönüyle dini sahtedir… Din diye edindiði taðutî ideolojîsi uðrunda canýný ve malý vermekte, onu kutsamakta, ona karþý gelenlerle savaþmakta ve onun ayakta durmasý, devam etmesi için her türlü fedâkârlýðý yapmaktadýr…

Gerçekten iman eden muvahhid bir mü’minin, Allah yolunda malýyla ve canýyla yaptýðý cihad gibi, cahiliye düzenlerine inanmýþ ve þirk ideolojisini din edinmiþ vatandaþlar dinleri uðrunda, dünün Ebu Cehili gibi çaba harcamaktadýrlar…

Bundan dolayý Rabbimiz Allah Teâlâ þöyle buyurdu: “De ki: ‘Ey kâfirler, Sizin dininiz size, benim dinim bana.”21

Bu ayrýþma, toplumsal olarak gerçekleþmeli, iyi ahlâk sahibi mü’minler, Tevhid cephesini oluþturmalý, kâfirlere asla karýþmadan iyiliði ve iyileri çoðaltmalýdýrlar… Hak ile bâtýl birbirine karýþtýrýlmamalý… Hak, hak olarak, bâtýl, bâtýl olarak net bir þekilde ayrýþtýðý zaman, hak taraftarlarýnýn çoðalmasýný saðlayarak, bâtýlýn azalmasý ve günün birinde tükenip yok olmasýný saðlamak gerekir…

Ýyi ve güzel olaný, toplumda yaþanýr hâle getirmek lazým… Ýyiler, iyilerle beraber, hayýrlýlar, hayýrlýlarla birlikte olmalarý gerekir ki, fecr-i sadýk apaydýnlýk gündüze dönsün..

Rabbimiz Allah, iman eden ve itaati tam yerine getiren kullarýna hitaben þu emri vermektedir:

“Ey iman edenler, Allah’dan sakýnýn ve sadýklarla beraber olun.”22

Ýman edenler, iman edenlerle beraber olmalýdýrlar… Muttakîler, muttakîlerle, sadýklar da sadýklarla birlikte bulunmalýdýrlar… Mü’min, muttakî ve sadýk olanlar, bir Millettirler… Tevhid Milleti, iman Milleti ve Ýslâm Milleti!...

Küfür de tek Millettir.

Bu iki Milletin ayrýþmasý elzemdir… Eðer ayrýþmazsa, hak ve bâtýl karýþmýþ demektir… Ýslâm Milleti’nden olanlar, iman kardeþleriyle beraber olmalýlar, yani sadýklarla birlikte… Eðer iman kardeþleriyle beraber olmaz, sadýklarla birlikte bulunmazlarsa, küfür milletinin ferdleriyle bulunur, fasýklarla beraberliði sürdürürlerse, çok kýsa zamanda onlara benzeme durumu kaçýnýlmazdýr… Çünkü cahiliye toplumlarýnda egemen olan güç, küfür milletinin gücüdür…

Güzel ahlâklý imanlý kullar, toplumun neresinde bulunurlarsa bulunsunlar, birbirlerini destekleyerek, birbirlerine yardýmcý olarak, tüm olumsuzluklara raðmen o iyilik ve güzelliklerini canlý tutarak örnek olmalýdýrlar… Esnaf ise, örnek bir esnaf olmalý… Harama asla meyletmeyen, cahiliye toplumunun ekonomik anlayýþýný asla benimsemeyen, ticaretinde dürüst, helâl anlayýþý üzere kurduðu tezgahýný her zorluða raðmen sabýrla devam ettirmelidir… Toplumda kaybolmuþ helâl ticaret deðerlerini yeniden canlandýrmalý ve fecr-i sadýk misali her gün çoðalmasýna gayret göstermelidir… Ýslâm’a göre fasid alýþ-veriþ akitlerini reddetmeli, ancak helâl ve doðru olaný yapmalýdýr… Baþta faiz olmak üzere her türlü haramlardan uzak durmalý, ticaretin zor þartlarýna direnmeli ve helâl yolun örneðini bilmeyenlere göstermelidir…

Mü’min müslüman iþçi ise, helâl olan iþleri tercih etmeli, iþ yerinde bir mü’minden beklenen güzel ahlâk ile muamele etmeyi ihmal etmemelidir… Ýþinde ve anlaþmasýnda sadýk, kendisine düþeni yerine getiren, anlayýþlý ve becerikli tavrýný her zaman diri tutmalýdýr… Helâl çalýþmada bereket, haramda ise felâket olduðunu unutmamalýdýr…

Mü’minler, yaþadýklarý cahiliye toplumlarýnda, yegâne önderleri Rasulullah Muhammed (s.a.s.)’in güzel ahlâkýyla ahlâklanarak “el-Emin” sýfatýný hakketmelidirler… Düþmanlarýnýn bile kendilerinin güzel ahlâklarýný övdükleri þahsiyetler olmalýdýrlar ki, toplumsal deðiþmeyi gerçekleþtirebilsinler… Bu deðiþim, deðerler, deðiþimidir… Cahiliyyenin deðersizlikleri, Ýslâm’ýn deðerleriyle yer deðiþtirmelidir… Ýslâm’ýn deðerleri, güzel ahlâklý mü’minler tarafýndan topluma tanýþýp, yaþanýp örnek oldukça, toplum tarafýndan kabul görecek ve cahiliyyenin deðer diye kabul gören deðersizlikleri yok olacaktýr…

Güzel ahlâk, mü’min kulun en kýymetli hayatî deðeridir… Ýmandan sonra güzel ahlâk, mü’minin olmazsa olmazý ve Allah katýndaki sevginin ölçüsüdür…

Usâme b. Þerik (r.a.) anlatýyor:

Rasulullah (s.a.s.)’in yanýnda oturuyorduk. Sanki baþýmýzýn üstünde kuþ varmýþ gibi sessiz ve hareketsiz duruyorduk. O sýrada bir grup insan gelerek Rasulullah (s.a.s.)’e:

-Allah’a, kullarýndan en sevgili olaný hangisidir? dediler.

Rasulullah (s.a.s.) de: “Ahlâký en güzel olandýr.” Buyurdu.23 

Ve dünyada da, ahirette de mutluluklar bu þahsiyet içindir!...

  • Dipnot
  • 1- Kalem,68/4.
  • 2- Enbiya, 20/107.
  • 3- Bkz. Ahzab, 33/21.
  • 4- Ýmam Buhâri, Edebü’l-Müfred, B.135, Hds.273.
  • Ýmam Mâlik, Muvatta’, Kitabu Hüsnü’l-Hulk, Hds. 8.
  • Ayrýca bkz. Ahmed b. Hanbel, Müsned, C.2, Sh.381.
  • 5- Sünen-i Ebu Davud, Kitabu’s-Sünnet, B.15, Hds. 4682.
  • Sünen-i Tirmizî, Kitabu’r-Râdâ, B.11, Hds.1171.
  • Sünen-i Dârimî, Kitabu’r-Rikak, B.74, Hds. 2795.
  • 6- Sahih-i Buhârî, Kitabu’l- Edeb, B.39, Hds. 64.
  • Sahih-i Müslim, Kitabu’l-Fedail, B. 16, Hds. 68
  • Sünen-i Tirmizî, Kitabu’l-Birri ve’s-Sýlâ, B.47, Hds. 2041.
  • 7- Âl-i Ýmrân, 3/110.
  • 8- Sahih-i Müslim, Kitabu’l-Birri ve’s- Sýlâ, B.6, Hds. 14-15.
  • Sünen-i Tirmizî, Kitabu’z-Zühd, B.40, Hds. 2494.
  • Sünen-i Darimî, Kitabu’r-Rikak, B.73, Hds. 2792.
  • 9- Bakara, 2/177.
  • 10- Sünen-i Ýbn Mace, Kitabu’t-Týb, B.1, Hds. 3436.
  • Ýmam Buhârî, Edebü’l-Müfred, B.138, Hds. 291.
  • 11- Ýmam Mâlik, Muvatta, Kitabu Hüsnü’l-Hulk, Hds.1.
  • 12- Bkz. Sahihi-i Buhârî, Kitabu Bed-i’l- Halk, B.8, Hds. 55-56.
  • Sahih-i Müslim, Kitabu’l-Cenne, B.7, Hds.17.
  • Ýbn Hacer el-Askalânî, Fethu’l-Bârî- Muhtasar, çev. Dr. Osman Güman- Mehmet Odabaþ, Ýst. 2007, C.6, Sh. 602. Nûreddin el- Heysemî, Mecmau’z- Zevâid, çev. Yaþar Güngör, Ýst. 2009, C.7, Sh. 444, Hbr. 7424.Ýbn Kayyým el-Cevziyye, Cennetin Tasviri, çev. Dr. Ýsmail Hakký Sezer, Konya, 1994, Sh. 286- 287.
  • 13- Hucurat, 49/10.
  • 14- Sahih-i Müslim, Kitabu’l-Fedail, B.41, Hds. 154.
  • Sahih-i Buhârî, Kitabu’l- Enbiya, B.11, Hds.33.
  • 15- Sünen-i Tirmizî, Kitabu’l-Birri ve’s-Sýlâ, B.33, Hds. 2018. Kuzâî, Þihâbu’l- Ahbâr Tercümesi, çev. Prof. Dr. Ali Yardým, Ýst. 1999, Sh.233, Hds. 797. Ayrýca bkz. Ahmed b. Hanbel, Müsned, C. 3, Sh. 412. C.4, Sh. 77, 78.
  • 16- Beyine, 98/7-8.
  • 17- Ra’d, 13/23-24.
  • 18- Ýmam Buhârî, Edebü’l-Müfred, B.135, Hds. 272.Ýmam Hafýz el- Munzirî, Hadislerle Ýslâm- Terðib ve Terhib, çev. A. Muhtar Büyükçýnar, Vdð. Ýst. T.Y. C. 5, Sh. 262, Hds.21. Ýmam Ahmed b. Hanbel ve Ýbn Hýbban, “Sahih”inde rivayet etmiþtir.
  • 19- Ra’d, 13/11.
  • 20- Enfal, 8/53.
  • 21- Kâfirun, 109/1-6.
  • 22- Tevbe, 9/119.
  • 23- Ýmam Hafýz el-Munzirî, A.g.e. C.5, Sh. 264, Hds. 25. Taberânî, ve Ýbn Hýbban, “Sahih” inde rivayet etmiþlerdir. Taberânî’nin ravileri, sahih hadis konusunda hüccet kabul edilirler.

Bu Makale 5054 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

12/02/2024 - 11:04 HESABA ÇEKÝLMEK

©

03/07/2017 - 15:52 EN GÜZEL SÖZLÜ OLMAK

©

01/02/2017 - 11:24 KENDÝLERÝNE MÜHLET VERÝLEN ZALÝMLER

©

07/11/2016 - 11:47 ALLAH'IN VELÎLERÝ KÝMLERDÝR?

©

18/10/2016 - 14:06 KUDÜS VE MESCÝD-Ý AKSÂ HAKKINDA BÖYLE BUYRULDU

©

27/09/2016 - 11:22 AZ GÜLÜP ÇOK AÐLAMAK!

©

10/08/2016 - 13:03 KALBLERÝ ÝÞGALDEN KURTARMAK

©

28/06/2016 - 12:04 CAHÝLLERÝ, CEHÂLETEN KURTARMAK

©

02/05/2016 - 12:18 MÜ'MÝNLERÝN MÝSALÝ

©

09/03/2016 - 14:01 EN HAYIRLI NESÝL BÖYLE ÝDÝ!

©

01/02/2016 - 10:59 DOSDOÐRU YOLDAN SAPMAMAK ÝÇÝN

©

04/01/2016 - 11:38 BÜYÜK CÝHAD

©

01/12/2015 - 13:49 EN HAYIRLI NESÝL BÖYLE ÝDÝ!

©

31/07/2015 - 14:48 Dosdoðru Yolun Eþkiyasý

©

06/05/2015 - 14:28 KALBE DAÝR

©

16/12/2014 - 12:16 AHDE VEFÂ, KATIKSIZ ÝMANIN GEREÐÝDÝR

©

23/10/2014 - 15:41 “BÝZ, ÜMMÎ BÝR ÜMMETÝZ!”

©

01/09/2014 - 15:35 ÜMMETÝN HELÂK SEBEBÝ

©

04/07/2014 - 15:08 KÝM KAZANDI?..

©

09/06/2014 - 11:09 ALLAH’IN KULU VE RASULÜ MESÝH ÝSA (A.S.)’IN HÝKMETLÝ BEYANLARINDAN

©

05/05/2014 - 12:39 MÜSLÜMANLARDAN ÝLKÝ OLMAK

©

09/04/2014 - 13:03 ZULÜMLE ABÂD OLANLAR

©

01/02/2014 - 14:16 MUVAHHÝD, MÜCAHÝD VE ÖNCÜ BÝR ÝSLÂM ÂLÝMÝ

©

04/12/2013 - 13:50 RASULULLAH (S.A.S.) E ÝTAAT

©

04/10/2013 - 14:26 ALLAH’IN SEVGÝSÝNÝ KAZANMA YOLLARI

©

12/08/2013 - 16:04 BU VASÝYET HEPÝMÝZE!

©

16/07/2013 - 13:09 Þirk: En Korkunç Münker

©

19/06/2013 - 16:40 ÞÝRK CEPHESÝNÝN TUZAK TEKLÝFLERÝ

©

20/05/2013 - 15:24 MÜ’MÝNÝN DEÐERÝNÝ BÝL!

©

18/04/2013 - 11:30 SEVGÝNÝN BEDELÝ

©

19/03/2013 - 14:46 CENNETLÝK KULUN AMELÝ

©

19/02/2013 - 11:36 CEMAAT VE AYRILIK

©

28/01/2013 - 13:39 KUR'AN'DA ÝMAN ÝLKELERÝ

©

24/12/2012 - 15:50 EZELÎ VE EBEDÎ BÝR UFUKTAN BAKMAK

©

24/12/2012 - 15:36 KUR'AN'DA ÝMAN ÝLKELERÝ

©

21/11/2012 - 14:04 TOPLUMSAL DEÐÝÞÝMÝN ÝLKESÝ

©

25/09/2012 - 12:31 ALLAH YALNIZ ANILINCA

©

23/07/2012 - 12:38 EY FIKIH OKUYANLAR, FIKHEDÝN!

©

04/06/2012 - 12:36 RASULULLAH (S.A.S.)’E MUHALEFET ETMEMEK

©

25/04/2012 - 15:42 DEÐERLENDÝRMEDE ÖLÇÜ

©

26/03/2012 - 12:43 "ÝSLÂM EN YÜCEDÝR!"

©

30/01/2012 - 11:45 TEVHÝD VE AHLÂK

©

02/01/2012 - 14:34 EHL-Ý SÜNNET’E GÖRE ULU’L-EMRE ÝTAAT

©

28/11/2011 - 14:02 AZ DA OLSA, DAÝMÎ ÝBADET

©

03/10/2011 - 12:32 ÂLÝMLER: TOPLUMUN ÖNDERLERÝ

©

05/09/2011 - 15:00 AMELLERÝ BOÞA GÝDENLER

©

01/08/2011 - 12:10 Zulmedenlere Meyletmeyin !

©

04/07/2011 - 14:25 YALNIZ ALLAH ÝÇÝN OLMAK

©

03/06/2011 - 15:01 Zilletlerini Düþünmeden Dinlerini Tartýþanlar

©

09/05/2011 - 12:25 Ümmet’in Diriliþi

©

11/04/2011 - 15:19 “Benim Rabbim Kim? Sorusuna Cevab Aramak

©

07/03/2011 - 14:31 Mü’minlerin Yolu

©

14/02/2011 - 13:30 ÜMMETÝN ZAYIF MÜ’MÝNLERÝ

©

06/01/2011 - 11:04 Felâketi Önlemek

©

02/12/2010 - 12:18 Allah’dan yardým dilemenin þartlarý: NAMAZ (2)

©

14/10/2010 - 18:18 Rasulullah (s.a.s.) Sevgisi

©

22/06/2010 - 12:49 Allah ve Rasulünden (s.a.s.) Müjde!

©

18/05/2010 - 11:42 Âl-i Cengiz Oyununa Gelmemek

©

16/04/2010 - 11:55 Allah’tan Baþkasýna Kulluk Yapanlar

©

22/03/2010 - 16:53 Þirk: En Korkunç Münker

©

21/01/2010 - 11:03 Mesuliyeti Ýdrak Etmek

©

23/11/2009 - 16:00 Batýla Tabi Olanlar

©

23/10/2009 - 09:56 Evla Olan Def-i Mefasiddir

©

24/09/2009 - 11:05 "Lâ Ýlâhe Ýllallah Deyin

©

24/07/2009 - 12:13 Mü’minlerin Yolu

©

25/06/2009 - 11:04 Tevhid Kalesine Sýðýnmak

©

01/06/2009 - 16:18 Ümmetin Hakemi : Kur’an Ve Sünnet

©

28/04/2009 - 16:47 Her Çaðda Deðiþmeyen Tavýr

©

07/04/2009 - 15:48 Deðerlendirmede Ölçü

©

09/03/2009 - 16:19 Allah ve Rasulü (s.a.s.)´in Lânetini Hak Edenler

©

17/11/2008 - 23:52 Tevhid ve Dünyevîleþmek

©

05/09/2008 - 13:36 Allah ve Rasulü(s.a.s.)’in Lânetlediði Toplum

©

30/05/2008 - 22:58 Allah’ýn Razý Olduðu Üç Þey

©

02/03/2008 - 16:19 Kur’ânî Sorumluluk
 
 

Site Ýçi Arama

19 Cemâziye'l-Evvel 1446 |  21.11.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Artýk namazý kýlýnca, yeryüzünde daðýlýn. Allah'ýn fazlýný isteyip-arayýn ve Allah'ý çokca zikredin; umulur ki felaha (kurtuluþa ve umduklarýnýza) kavuþmuþ olursunuz.

( Cuma Suresi - 10)

Bir Hadis

Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayetle

Peygamberimiz (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur:

"Biriniz kardeþiyle karþýlaþýnca ona selam versin.

Aralarýna bir aðaç, duvar ya da bir taþ girer sonra yine yan yana gelirlerse tekrar selam versin."

Ebu Davud (5178); El-Edebü’l-Müfred (1010)

Bir Dua

“Allah’ým! Bana kendi sevgini ve senin yanýnda sevgisi bana fayda verecek kimsenin sevgisini ver.”


(Tirmizî, Deavât, 73)

Hikmetli Söz

Diliniz Allah (c.c.)'ý anarsa,
kalbiniz de Allah (c.c.) anlar !

Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com