Namaz, katýksýz imandan sonra en büyük kulluk göstergesidir!.. gereði üzere ve dosdoðru kýlýnan namaz, kulun Rabbini tanýmasý, Allah'dan baþka rab edinmemesinin ölçüsüdür!.. Namaz, yalnýzca Âlemlerin Rabbi Allah'a kul olup, O'nun dýþýnda bütün yalancý ilahlarý, sahte rableri reddetmenin, yeryüzü taðutlarýný tanýmamanýn en büyük belirtisidir!.. Namaz en büyük suç olan þirkten ve küfürden kurtulup Tevhid üzere yaþamanýn ilkesidir! Cabir b. Abdillah (r. Anhuma)'nýn rivayetiyle þöyle buyuruyor Rasûlullah (s.a.s.) : "gerçekten kiþiyle þirk ve küfür arasýnda (yalnýz) namazý terk etmek vardýr!" (1) Bu hadisin þerhinde þunlar beyan edilmiþtir: "Kiþi ile þirk arasýnda namazý terk etmek vardýr." Hadis'in manasý: Bir müslümaný küfürden men eden þey, namaz kýlmasýdýr. Namazý býraktý mý artýk O kise ile þirk arasýnda mâni kalmaz, küfre girer, demektir."(2) Yegâne Rabbimiz Allah Teâlâ þöyle buyurur: "sana kitab'dan vahyedileni oku ve namazý dosdoðru kýl. Gerçekten namaz, çirkin utanmazlýklar (fahþa) dan ve kötülüklerden alýkoyar. Allah'ý zikretmek ise, muhakkak en büyük (ibadet) dür. Allah, yaptýklarýnýzý bilir." (3) Mü'min Müslümanlarý, her türlü kötülükten alýkoyan gereði üzere kýlýnan namaz, Allah Teâlâ'ya karþý yapýlan ibadet ve itaatýn en büyüðüdür... Bu ibadet ve itaatýn huþû içinde gerçekleþtirilmesi ve hiç ihmal edilmemesi gerekir... Bu þekilde yaþamak , Mü'min Müslümanlarýn vaz geçilmez vasfýdýr... Rabbimiz Allah þöyle buyuruyor: "Mü'minler gerçekten felah bulmuþtur. Onlar, namazlarýnda huþû içinde Olanlardýr."(4) (5) Namaz, Mü'min Müslüman kulun, Rabbi Allah'ý uunuutmadan anýþýdýr... Bir Muvahhid Mü'min Kulun hayatýnda, namazýn hayat ve hayatýn namaz haline geliþi, onun Rabbi Allah'a karþý olan kulluk vazifesini tam yerine getimesi demektir... Namaz, haline gelir ve diri tutulacak olursa, Mü'min Müslüman Kulu bütün kötülükten alýkoyar... Hayat namaz haline gelirse kötülük iþlenmez!.. Rabbimiz Allah Teâlâ, Mukaddes Tuva Vadisi'nde Ulu'l-Azm Rasullerden Mûsâ (a.s)'a þöyle buyurur: "Gerçekten Ben, Ben Allah'ým, Benden baþka Ýlâh yoktur. Þu halde bana ibadet et ve beni zikretmek için dosdoðru namaz kýl."(6) Muvahhid Mü'minler dünyanýn neresinde olularsa olsunlar, taðutlaarý ve taðutî sistemleri tamamaen reddedip yalnýzca Allah'a inanarak , kendisinden baþka Ýlah olmayan Allah'a ibadet ederler... Allah'ý unutmadan zikretmek için namazlarýný dosdoðru kýlarlar... Namaz en büyük zikirdir ... Namaz, Mü'min Müslüman kullarý, Rableri Allah'a baðlayan, kopmasý mümkün olmayan bir kulp ve bir iptir... Rabbimiz Allah þöyle buyur: "Öyleyse (yalnýzca) Beni anýn, Ben de sizi anayým ve (yalnýzca) Bana þükredin ve (sakýn) nankörlük etmeyin." (7) Ebu Hureyre (r.a.)'ýn rivayetiyle Rasûlullah (s.a.s.) þöyle buyuruyor: "Allah Teâlâ þöyle buyurdu: Ben, kulumun Beni zanný yanýndayým. Kulum Beni andýðý zaman Ben, muhakkak onunla beraber bulunurum. O, Beni gönlünde gizlice zikrederse, Ben de onu bu sûretle nefsimde (Zatýmda) zikrederim. Eðer O, Beni bir cemaat içðinde zikrederse, Ben de onu bu cemaat fertlerinden daha hayýrlý bir cemiyet içinde anarým." (8) Huzeyfe (r.a.) þöyle demiþtir: Rasâlullah (s.a.s.) sýkýntýlý bir iþle karþýlaþýnca namaz kýlardý. (9) Abdullah Ýbn Abbas (r.anhuma) anlatýyor: Rasûlullah (s.a.s.) sýkýntýlý anlarýnda þu duayý okuyordu: "(Ýbadete lâyýk) hiçbir Ýlâh yoktur, ancak Azîm ve Halim olan Allah vardýr. (Ýbadete lâyýk) hiçbir Ýlâh yok, ancak büyük Arþýn Rabbi olan Allah vardýr. (Ýbadete lâyýk hiçbir Ýlâh yoktur, ancak göklerin Rabbi, yerin Rasbbi ve Kerim Arþýn Rabbi olan Allah vardýr."(10) Merhamet olumuþ vasat ümmetin muvahhid kullarý için yegâne önder ve hayat örneði olan Rasûlullah Muhammed (s.a.s.) (11)namaz ile Rabbimiz Allah Teâlâ'yla rabýtasýný sýmsýký yaptýðý gibi , ümmetine de bunu emrediyordu... Malik Ýbn Hüveyris (r.a.)'dan. Rasûlullah þöyle buyurur: "Benim nasýl namaz kýlar olduðumu gördünüzse, öylece namaz kýlýnýz!.." (12) Rabiatü'bnü Kâ'b el-Eslemi (r.a.) anlatýyor: Rasûlullah (s.a.s.) ile beraber gecelemekteydim. Kendisine abdest suyu ve ihtiyacý olan þeyleri getirirdim. Bunun üzerine bana:"Dile!" dedi.Ben:Cennette senin refîk'in olmayý dilerim, dedim."Yahud bundan baþka bir þey!" buyurdu.Ben:Dileðim budur, dedim.Rasûlullah (s.a.s.):"O halde çok secde etmek sûretiyle nefsin için bana yardýmcý ol" buyurdu. (13)
Allah'dan Yardým Dilemek
Rabbimiz Allah þöyle buyurur: "De ki: þüphesiz benim namazým, ibadetlerim, hayatým ve ölümüm, ÂLEMLERÝN Rabbi olan Allah'ýndýr. O'nun hiç bir ortaðý yoktur. Bben böyle emrolundum ve ben müslüman olanlarýn ilkiyim." (14) Bütün varlýðýyla Allah'a aid olan, malýný ve canýný cennet mukabili Allah'asatan(15Muvahhid Mü'minler, her gün gereði üzere dosdoðru kýlmaya bütün gayretini sarfettiði beþ vakit namazýnýn her rek'atýnda okumuþ olduðu "Fatiha Sûresin"de , Rabbi Allah'ýn kendisine öðrettiði þu ahid sözünü tekrar etmektedir: "Biz, yalnýzca sana ibadet deriz ve yalnýzca senden yardým dileriz."(16) Âlemlerin Rabbine asla þirk koþmadan ibadet eden ve ibadette Rabbi Allah'a hiçbir þeyi ortak kýlmayan(17)Muvahhid Mü'minler, ibadetin þartlarýný yerine getirince, Alllah'dan yardým dilemeye hak kazanýrlar... Muvvahhid Mü'minler, yalnnýz ve yalnýz Allah'dan yardým dilerler... Allah ve Rasûlü (s.a.s.)'in emredip gösterdiði þekilde yardým isterler... Rabbimiz Allah þöyle buyurur: "Allah'ýn katýndan baþkasýndan nusret (Zafer ve yardým) yoktur." (18) "Ýman edenlere yardým etmek ise bizim üzerimize bir haktýr." (19) Muvahhid Mü'mminler, sabýr ve namazla yalnýz Rableri Allah'dan yardým dileyince, Allah Teâlâ da, yardým edilmeyi hakkeden katýksýz iman sahibi kullarýna yardým eder... Rabbimiz Allah'ýn ayeti kerîmesinde de beyan ettiði gibi yardým olunmak Mü'min Müslüman kulun kazandýðý bir haktýr!.. Ebu'd-Derda (r.a.)'dan.Rasûlullah (s.a.s.) þöyle buyurur: "Kardeþinin ýrzýný koruyan hiçbir Müslüman kiþi yoktur ki, kýyamet günü cehennem ateþini ondan çevirmesi Allah'ýn üzerine bir hak olmasýn!" Sonra Rasûlullah (s.a.s.):"Ýman edenlere yardým etmek ise, bizim üzerimizde bir haktýr." (Rum, 30/47) Buyruðunu okumuþtur. (21) Ýbn Abbas (r.anhuma) anlatýyor:Bir gün (hayvanýn üstünde) Rasûlullah (s.a.s.)'in terkisinde idim. Derken Rasûlullah (s.a.s.) þöyle buyurdu: "Ey delikanlý, sana bir kaç kelime öðreteceðim: Allah'ýn emir ve yasaklarýný gözet ki, Allah da seni gözetsin. Allah'ý gözet ki, O'nu karþýnda bulasýn. Ýsteyeceðin zaman Allah'dan iste ve yardým taleb edeceðin zaman Allah'dan yardým taleb et!" (22) Ebu Hüreyre (r.a.)'den:Rasûlullah (s.a.s.) þöyle buyurur:"Sana fayda veren þeye çaba göster, Allah'dan yardým dile ve aciz olma!" (23) Mü'min Müslümanlar, dünya ve ahirette kendilerine fayda veren yalnýzca Allah'a itaat etmeyi ihmal etmemelidirler... Allah'a itaat ederken önderleri ve örnekleri Rasûlullah (s.a.s.) gibi davranmalý, yani: Sünnet üzere olmalýdýrlar... yalnýzca Allah'a ibadet etmede ve yalnýzca O'ndan yardým dilemede acze düþmemelidirler!.. Bütün ihtiyaçlarýný, yegâne Rabbi, Ýlâh'ý ve Melik’i olan Allah Teâlâ'ya arz etmeli, sabýr ve namazla Allah'dan yardým dilemelidir... Her neye ihtiyacý varsa, önce Rabbi Allah'a arzetmeli, sonra meþru sýnýrlar içinde gerekli yerlere baþvurup onun giderilmesine çalýþýlmalýdýr... ihtiyaçlar, Allah Teâlâ'nýn helâl kýldýðý ve razý olduðu bir yol ile temin edilmelidir... Enes (r.a..)'ýn rivayetiyle þöyle buyurur Rasûlullah (s.a.s.): "Her biriniz, her (çeþit) ihtiyacýný Rabbinden dilesin hatta koptuðu zaman ayakkabýsýnýn tasmasýný bile!" (24) Bu hadis’in bir benzerini, Sabit el-Bunânî (rh.a.) rivayet eder... Rasûlullah (s.a.s.) þöyle buyurur: "Her biriniz ihtiyacýný Rabbinden dilesin! Hatta O'ndan tuz dilesin ve hata O'ndan koptuðu zaman ayakkabýsýnýn baðýný dilesin! (25) Halini, yegâne Rabbi ve kendisinden baþka Ýlâh olmayan Allah Teâlâ'ya arzeden Mü'min Müslüman Kulun ihtiyacý, Allah tarafýndan karþýlanýr... Allah'a raðmen , Allah'dan baþkasýna yönelen ve ihtiyacýný kendisi gibi aciz kullara arzedene yardýmcý olunmaz ... O kiþi ya maddî veya manevî yokluk içinde kývranýr durur!.. Ýbn Mes'ûd (r.a.)'dan.Rasûlullah (s.a.s.) þöyle buyurur: Kime yokluk isabet eder de (halinden þikâyet ederek) onu halka arzeder (onlardan bir þeyler ister) se, yokluðu giderilmez. Kim de onu Allah'a arzederse, Allah onu çabuk zengin eder. Ya çabuk ölümle veya çabuk zenginlikle." (26) Bu Hadis’in þerhinde þöyle bildirilmiþtir:"Allah'ýn kiþiyi çabuk ölümle zengin yapmasý, ya kiþinin zengin bir yakýný ölüp de ona varis olmasý suretiyle gerçekleþen, ya da kiþinin bizzat kendisinin ölüp de mala ihtiyaç duymamasý suretiyle olur." (27) Ýbnü'l-Farisî (r.a.)'dan.el-Farisî, Rasûlullah (s.a.s.)'e:Ya Rasûlallah, dileneyim mi? Dedi. Rasûlullah (s.a.s.): "Hayýr eðer mutlaka bir þey istemen gerekirse, Salih kiþilerden iste!" buyurdu. (28) Ýhtiyaçlarýnýn, Rabbi Allah Teâlâ'ya arzeden Muvahhid Mü'min mecbur kaldýðýnda, kazancý helâl, isteyeni boþ çevirmeyen ve yardým ettikleri vakitte baþa kakmayan Salih mü'minlerden yardým talebinde bulunabilir!.. Muvahhid þahsiyetinin rencide edilmesi konusunda hassas davranýlmalý ve bu deðerli þahsiyet rencide edilmemelidir... Bundan dolayý sabýrlý davranmalý, sabýr ve namazla Rabbi Allah'dan yardým istemelidir... Allah Teâlâ, kendisine iman edip itaat eden kullarýna muhakkak bir kurtuluþ yolu gösterir ve onlarý ummadýklarý bir yerden rýzýklandýrýr... Þöyle buyurur Rabbimiz Allah:"Kim Allah'dan korkup sakýnýrsa, (Allah) ona bir çýkýþ yolu gösterir.Ve onu hesaba katmadýðý bir yönden rýzklandýrýr. Kim de Allah'a tevekkül ederse, O, ona yeter." (29) Ebu'l-Âliye (rh.a) þöyle der:Allah'ýn razý olacaðý þeyleri baþarmak için sabýr ve namazla yardýmlaþýn ve bilin ki, bu ikisi de Allah'a itaattendir. Ýbn Cüreyc (rh.a.) de þunlarý beyan etmitir:Sabýr ve namazla yardýmlaþýn. Çünkü bunlar Allah'ýn rahmetine kavuþturan iki yardýmdýr. (30) Zalim egemen taðutlarýn iþgali altýndaki Ýslam topraklarýnda esaret altýnda yaþayan Mustaz'af mü'min müslümanlar namazýn gereðini yerine getirerek ve namazý hayat hâline koyup diri yaþatarak, saflarý sýký tutarak cemaat hâlinde edâsýna çalýþmalýdýrlar... Namaz sabýr ile hayatlaþýr ve hayat namaz hâline gelip de sabýr ile devalýlýðý saðlanýrsa, Mü'min Kullarýna yardým etmeði üzerine alan yegâne Rabbimiz Allah'ýn yardýmý ulaþýr, Muvahhid Mü'minler zafer elde ederler! Sabýr ile namaz ibadetlerini iç içe ve dengeli bir þekilde yerine getiren iman sahibi kullar er veya geç umduklarýna nâil olurlar... Hak ve batýl mücadelesinde, hak taraftarlarý ve hak üzere olan Muvahhid Mü'minller, tahmin edilen zaman içinde hedefe ulaþamadýklarý takdirde sabýr ve tahammül azaldýðý vakit, hemen namaza sarýlmalýdýrlar... Dosdoðru kýlýnan namaz, sabrý yeniden canlandýrýr, taptaze hâle getirir... canlanan sabýr, gereði üzere edâ edilen namazýn devamlýlýðýný saðlar... Sabýr namaz ile, namaz da sabýr ile devamlýlýk arzeder... Namaz gurul gurul akýp asla kurumayan bir pýnar, her an bereketlendiði için hiç bitmeyen bir servettir... Allah'ý zikretmek olduðu için kalpler, namazla huzur bulup sakinleþir ve mutmain olur... Ýman ehli olan þahsiyetlerin direnci namazla artar, azmi namazla kuvvetlenir... Namaz sabýr ipini uzatýp ve çok saðlamlaþtýrdýðý için kopmasý imkânsýzlaþýr... Sabýr, namaz ile Allah'ýn rýzasýný ve kalp ferahlýðýný, rûh huzurunu, istenen yakîni ve emniyeti bulur!.. Muvahhid Mü'minlerde sabýr azaldýðýnda namaz ile Rableri Allah'a yönelir, O'nunlla rabýtalarýný saðlamlaþtýrýr ve O'ndan yardým dileyerek, sabýr takviyesi isterler... Namazý Allah içindir, sabrý ise, Allah yolunda yapacaðý her iþte ön plana çýkarýr... Tehlikeler ve musîbetlerle dolu olan hayat yolunda, yegâne Rabbi Allah'a ibadet ederek ilerleyen muvahhid þahsiyetler, her iþlerinde Allah'ýn yardýmý olmadan hiçbir baþarýnýn olamayacaðýna katýksýz iman etmiþlerdir... Bundan dolayý sabýrla ve namazla Allah'dan yardým dilemenin esas ilke olduðunu bilir, þüphesiz inanýrlar!.. Allah'dan yardým dilemenin þartý: katýksýz iman, gereði gibi sabýr ve dosdoðru namaz kýlmaktýr!.. Þartlar mü'min Müslüman kul tarafýndan yerine getirilirse, va'dedilen yardým kendisinse ulaþýr... dipnotlar 1) Sahih-i Müslim, Kitab'l-Ýman, B.35, Hds. 134./Süne-i Ebu Davud, Kitabu's-Sünnet, B.15, Hds. 4678/ Sünen-i Tirmizi, Kitabu'l-Ýman. B.9, Hds. 2751-2753.Sünen-i Ýbn Mace, Kitabu Ýkameti's-Sala. B. 77, Hds. 1078./2) Ahmed Davudooðlu, Sahih-i Müslim Tercüme ve Þerhi, Ýst. 1977, C.1, sh.355 (ikinci baský)./3) Ankebut, 29/45./4) Mü'minûn, 23/12./5) Mü'minûn, 23/911./6) Taha, 20/14./7) Bakara, 2/152./8) Sahih-i Buhârî, Kitabu't-Tevhid, B.15. Hds. 34. Sahih-i Müslim, Kitabu'z-Zikr, B.6, Hds. 1921./9) Sünen-i Ebu Davud, Kitabu Salati't-Tatavvu, B. 22, Hbr. 1319./Et-Taberi, A.g.e. C.1, sh. 372./Ýbn Kesir, A.g.e. C.12, sh. 6481. (Hakim ve Beyhaki'nin Delâilü'n-Nübüvve'den)/Ayrýca bkz. Ahmed b. Hanbel, Müsned, C.1, sh. 206,268,28. ve C. 5, sh. 358,388./10) Sahih-i Buharî, Kitabu'd-Daavad, B.26, Hds. 41./Sahih-i Müslim, Litabu'z-Zikr, B. 21, Hds. 83./11) Bkz. Ahzab, 33/21. Âli Ýmrân, 3/31./12) Sahih-i Buharî, Kitabu'l-Ezan, B.18. Hds. 28. Kitabu'l-Edeb, B. 27, Hds. 38. Kitabu Ahbari'l-Ahadi, B.1,Hds. 1./Sahih-i Müslim, Kitabu'l-Mesacid, B. 53, Hds. 292./Sünen-i Darimi, Kitabu's-Salat, B. 42, Hds. 1256./Ýmam Buhârî, Edebü'-lMüfred, B.108, Hds. 213./Ahmed b. Hanbel, Müsned, C. 5, sh. 53./13) Sahih-i Müslim, Kitabu's-Salat, B.43, Hds. 226./Sünen-i Neseî, Kitabu'l-Ýftitah, B. 169, Hds. 1138./Sünen-i Ebu Davud, Kitabu Salati't-Tatavvu, B.22, Hds. 1320./Ayrýca bkz. Ahmed b. Hanbel, Müsned, C.4, sh. 59./14) En'âm, 6/162163./15) Bkz. Tevbe, 9/111./16) Fatiha, 1/5./17) Bkz. Kehf, 18/110./18) Rûm, 30/47./19) Ýbn Kesir, A.g.e. C. 12, sh. 6382. Ýbn Ebu Hatim'den./Ýmam Kurtubî, A.g..e. C.13, sh. 500. en-Nehhas, es-Salebî ve ez-Zamehþerî'den./20) Sünen-i Tirmizî, Kitabu Sýfati'-lKiyame, B.22, Hds. 2635.Et-Taberî, A.g.e. C. 8, sh. 83-84./Ayrýca bkz. Ahmed b. Hanbel, Müsned, C. 1, Sh. 293, 303./21) Sahih-i Müslim, Kitabu'l-Kader, B.8, Hds. 34./22) Sünen-i Tirmizî, Kitabu'd-Daavat (Çeþitli Hadisler) B.19, Hds. 3844./23) Sünen-i Ebu Davud, Kitabu'z-Zekat, B. 28, Hds. 1645./Sünen-i Tirmizî, Kitabu'z-Zühd, B.14. Hds. 24-28./Ayrýca bkz, Ahmed b. Hanbel, Müsned, C.1, sh. 407, 442./24) Sünen-i Ebu Davud, Tercüme ve Þerhi, Hzr. Necati Yeniel, vdð. Ýst. 1988, C.6, sh. 278./25) Sünen-i Ebu Davud, Kitabu'z-Zekat, B. 28, Hds. 1646./Sünen-i Neseî, Kitabu'z-Zekat, B.84, Hds. 2577./26) Talak, 65/23./27) et-Taberî, A.g.e. C.1Sh. 202./28) "Bunlar iman edenler ve kalpleri Allah'ýn zikriyle mutmain olanlardýr. Haberiniz olsun, kalpler, yalnýzca Allah'ýn zikriyle mutmain olur." Râ'd, 13/28./29) Bakara, 2/172./30) Bkz. Yusuf, 12/40. Kehf, 18/26./31) Necm, 53/34./32) Nisa, 4/80./33) Tevbe, 9/29. Þu ayeti Kerimede bu konuyu beyan ediyor: "O (Rasul) onlara Ma'rufu (iyiliði)emrediyor, Münkeri (Kötülüðü) yasaklýyor, temiz þeyleri helâl, murdar þeyleri haram kýlýyor." Â'raf, 7/157.s
|