"Ýman, dil ile ikrar, kalb ile tasdiktir. Gökte ve yerde bulunanlarýn imaný, iman edilmesi gereken þeyler yönünden artmaz ve eksilmez, fakat yakîn ve tasdik yönünden artar ve eksilir. Mü'minler, iman ve Tevhid hususunda birbirine müsavîdirler. Fakat amel itibariyle birbirinden farklýdýrlar."1
Ýnsan kullarýný, yalnýz ve yalnýz kendisine ibadet, yani itaat etsinler diye yaratan Âlemlerin Rabbi Allah
Teâlâ,2 insanlara þöyle buyuruyor:
"Ey insanlar, þübhesiz Rasul size Rabbinizden hakla geldi. Öyleyse iman edin, sizin için hayýrlýdýr. Eðer inkâra saparsanýz, þühesiz göklerde olanlarýn ve yerde olanlarýn tümü Allah'ýndýr. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir."3
Yegâne Rabbimiz ve Ýlâhýmýz Allah Azze ve Celle, en son Nebî ve en son Rasulü olan Rasulullah Muhammed (s.a.s.)'i hak ile gönderdi ve insan kullarýnýn O'na ve O'nunla gönderilen hakka iman etmelerini emretti... Çünkü Allah, Rasulü Muhammed (s.a.s.)'i bütün insanlýk âlemine göndermiþ ve O'na iman etmelerini emretmiþtir:
"De ki: 'Ey insanlar, ben Allah'ýn sizin hepinize gönderdiði bir Rasuluyum. Ki, göklerin ve yerin mülkü yalnýz O'nundur. O'ndan baþka ilâh yoktur. O, diriltir ve öldürür. Öyleyse Allah'a ve ümmî Peygamber olan Rasulüne iman edin. O da, Allah'a ve O'nun sözlerine inanmaktadýr. O'na iman edin ki, hidayete ermiþ olursunuz.” 4
"Biz seni, ancak bütün insanlara bir müjde verici ve uyarýcý olarak gönderdik. Ancak insanlarýn çoðu bilmiyorlar."5
Yegâne yaratanlarý Allah Teâlâ tarafýndan imana davet edilen insanlarýn içinden bu davete icâbet edip katýksýz iman edip teslim olanlar, mü'min müslümanlardýr... Bu yüce ve deðerli þahsiyetler, þirkin ve küfrün her türlüsünden arýnmýþ tertemiz olarak iman ederek Allah'ý birlemiþ muvahhidlerdir...
Nübüvvetine ve Risâletine kesin iman ettikleri önderleri Rasulullah Muhammed (s.a.s.)'in iman ettiði gibi, Rabbleri Allah'dan indirilenlere katýksýz iman eden muvahhid mü'minler için þöyle buyuruyor
Âlemlerin Rabbi Allah:
"Rasul, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Tümü, Allah'a, meleklerine, kitablarýna ve Rasullerine inandý. ‘ O'nun Rasulleri arasýnda hiçbirini (diðerinden) ayýrdetmeyiz. Ýþittik ve itat ettik." 6
"Mü'min olanlar, ancak o kimselerdir ki onlar, Allah'a ve Rasulüne iman ettiler, sonra hiçbir kuþkuya kapýlmadan Allah yolunda mallarýyla ve canlarýyla cihad ettiler. Ýþte onlar, sadýk olanlarýn tâ kendileridir." 7
"Onlar, gayba iman ederler, namazý dosdoðru kýlarlar ve kendilerine rýzýk olarak verdiklerimizden infâk ederler. Ve onlar, sana indirilene, senden önce indirilenlere iman ederler ve ahirete de kesin bir bilgiyle inanýrlar. Ýþte bunlar, Rabblerinden olan bir hidayet üzeredirler ve kurtuluþa erenler bunlardýr."8
"Yüzlerinizi doðuya ve batýya çevirmeniz iyilik deðildir. Amma iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden, mala olan sevgisine raðmen, onu yakýnlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmýþa,
Ve îman eden kullarýna, "Ýman edin" buyuruyor Allah Teâlâ:
"Ey iman edenler, Allah'a, Rasulüne ve Rasulüne indirdiði Kitab'a ve bundan önce indirdiði Kitab'a iman edin. Kim Allah'ý, meleklerini, kitablarýný, Rasullerini ve ahiret gününü inkâr ederse þübhesiz uzak bir sapýklýkla sapmýþtýr."10
Ayet-i Kerimelerde apaçýk anlaþýldýðý gibi, muvahhid mü'minlerin nelere katýksýz iman edecekleri beyan olunmuþtur... Yegâne hayat önderimiz ve örneðimiz Rasulullah (s.a.s.) de, "Meþhûr
Hadis"lerinde iman ilkelerini beyan buyurmuþlardýr... Bu hadis, "Cibril Hadisi" diye adlandýrýlmýþtýr...
Emiru'l-Mü'minin Ömer ibnu'l-Hattab (r.a.) anlatýyor:
Bir gün Rasulullah (s.a.s.)'in yanýnda bulunduðumuz bir sýrada âniden yanýmýza, elbisesi bembeyaz, saçý simsiyah bir zât çýkageldi. Üzerinde yolculuk eseri görülmüyor, bizden de kimse kendisini tanýmýyordu. Doðru peygamber (s.a.s.)'in yanýna oturdu ve dizlerini, O'nun dizlerine dayadý. Ellerini de uyluklarý üzerine koydu. Ve:
— Ya Muhammed, bana Ýslâm'ýn ne olduðunu haber ver! dedi.
Rasulullah (s.a.s.):
"Ýslâm: Allah'dan baþka ilâh olmadýðýna, Muhammed'in de Allah'ýn Rasulü olduðuna þehadet etmen, namazý dosdoðru kýlman, zekatý vermen, Ramazan orucunu tutman ve yol cihetine gücün yeterse
Beyti hac etmendir." buyurdu.
O zât:
— Doðru söyledin, dedi.
Biz, buna hayret ettik. (Çünkü) hem soruyor, hem de tasdik ediyordu.
— Bana, imandan haber ver! dedi.
Rasulullah (s.a.s.):
"Allah'a, Allah'ýn meleklerine, kitablarýna, Peygamberlerine ve ahiret gününe inanman, bir de kadere, hayrýna-þerrine inanmandýr." buyurdu.
O zât (yine):
— Doðru söyledin, dedi.(11)
Ýmam Tahâvî (rh.a.) de, "Ehl-i Sünnet"in iman konusundaki akidesini þöyle beyan ediyor:
"Ýman: Allah'a, meleklerine, kitablarýna, peygamberlerine, ahiret gününe, hayrýyla þerriyle, acýsýyla tatlýsýyla kadere ve (hepsinin) Allah'dan geldiðine iman etmek demektir.
Biz, bütün bunlara iman ederiz. Peygamberleri, arasýnda hiçbirinin diðerinden ayýrmayýz. Getirdikleri her hususta da onlarýn hepsini tasdik ederiz."12
Bu tesbitten sonra, Kur'an'da iman ilkeleri ile ilgili ayet-i kerimeleri hep beraber okuyarak "tahkikî iman"ý gündeme getirelim!
1-ALLAH'A ÝMAN
"Deyin ki: 'Biz Allah'a, bize indirilene, Ýbrahim, Ýsmail, Ýshak, Yakup ve torunlarýna indirilene, Musa ve Ýsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diðerinden ayýrdetmeyiz ve biz, O'na teslim olmuþlarýz."13
"Dinde zorlama (ve baský) yoktur. Þübhesiz doðruluk (rüþd) sapýklýktan apaçýk ayrýlmýþtýr. Artýk kim taðutu tanýmayýp Allah'a iman ederse, O, sapasaðlam bir kulpa yapýþmýþtýr. Allah, iþitendir, bilendir." 14
"Siz, insanlar için çýkarýlmýþ hayýrlý bir ümmetsiniz. Ma'ruf (iyi ve Ýslâm’a uygun) olaný emreder, münker olandan sakýndýrýr ve Allah'a iman edersiniz."(15)
"Þu halde Allah'a, O'nun Rasulüne ve indirdiðimiz nûr (Kur'ân)'a iman edin. Allah, yaptýklarýnýzdan haberdardýr."16
"Allah'ýn izni olmaksýzýn hiçbir müsibet (hiç kimseye) isabet etmez. Kim Allah'a iman ederse, onun kalbini hidayete yöneltir. Allah, herþeyi bilendir.
Allah'a itaat edin ve Rasul'e de itaat edin. Þayet yüz çevircek olursanýz, artýk Rasulünüz üzerine düþen (yalnýzca) apaçýk bir teblið (gerçeði en yalýn bir þekilde size iletme)dir.
Allah, O'ndan baþka ilah yoktur. Öyleyse mü'minler, (yalnýzca) Allah'a tevekkül etsinler." 17
"De ki: 'O (Allah) Rahmân olan (esirgeyen, koruyan)dýr. Biz, O'na iman ettik ve O'na tevekkül ettik. Artýk siz,
kimin açýk bir sapmýþlýk içinde olduðunu pek yakýnda bileceksiniz."18
"Allah... O'ndan baþka ilah yoktur. Diridir, Kaimdir. O'nu uyuklama ve uyku tutmaz. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Ýzni olmaksýzýn O'nun katýnda þefaatte bulunacak kimdir? O, önlerindekini ve arkalarýndakini bilir. (Onlar ise,) dilediði kadarýnýn dýþýnda, O'nun ilminden hiçbir þeyi kavrayýp kuþatamazlar. O'nun
Kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayýp kuþatmýþtýr. Onlarýn korunmasý, O'na güç gelmez. O, pek yücedir, pek büyüktür."19
"O Allah ki, O'ndan baþka ilah yoktur. Gaybý da, müþahede edilebileni de bilendir. Rahmân, Rahim olan O'dur.
O Allah ki, O'ndan baþka ilah yoktur. Melik'tir, Kuddüs'tür, Selâm'dýr, Mü'min'dir, Müheymin'dir, Aziz'dir, Cebbar'dýr, Mütekebbir'dir. Allah (müþriklerin) þirk koþtuklarýndan çok yücedir.
O Allah ki, yaratandýr (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir. Þekil ve sûret verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanlarýn tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakim'dir." 20
"Hüküm, yalnýzca Allah'ýndýr. O, kendisinden baþkasýna kulluk etmemenizi emretmiþtir. Dosdoðru olan din iþte budur, ancak insanlarýn çoðu bilmezler."21
"Hüküm, yalnýzca Allah'ýndýr. Ben, O'na tevekkül ettim. Tevekkül edenler de yalnýzca O'na tevekkül etmelidirler."22
“Hüküm, yalnýzca Allah'ýndýr. O, dosdoðru haberi verir ve O, ayýrd edenlerin en hayýrlýsýdýr.” 23
"Hüküm, yalnýzca O'nundur. Ve O, hesab görenlerin en süratli olanýdýr."24
"Göklerin ve yerin ordularý Allah'ýndýr. Allah, üstün ve güçlü olandýr, hüküm ve hikmet sahibidir." 25
"Þu hâlde bil, gerçekten Allah'dan baþka ilâh yoktur."26
2-MELEKLERE ÝMAN
"Rasul, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Tümü, Allah'a, Meleklerine, Kitablarýna ve Rasullerine iman ett."27
"Asýl iyilik, Allah'a, Ahiret Günü'ne, Meleklere, Kitab'a ve Peygamberlere iman eden(inkidir)." 28
"Kim Allah'ý, Meleklerini, Kitablarýný, Rasullerini ve Ahiret Günü'nü inkâr ederse, þübhesiz uzak bir sapýklýkla sapmýþtýr."29
"Her kim Allah'a, Meleklerine, Rasullerine, Cibril'e ve Mikaîl'e düþman ise, artýk þübhesiz Allah da kâfirlerin düþmanýdýr."30
"Mesih ve yakýnlaþtýrýlmýþ (yüksek derece sahibi) melekler Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye karþý çekimser davranýrsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onlarýn tümünü huzurunda toplayacaktýr."31
"Ve (Allah) Âdem'e isimlerin hepsini öðretti. Sonra onlarý meleklere yöneltip: 'Eðer doðru sözlüyseniz, bunlarý Bana isimleriyle haber verin' dedi.
(Melekler) dediler ki: 'Sen yücesîn, bize öðrettiðinden baþka bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten Sen, her þeyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansýn."32
"Arþ'ý yüklenmekte olanlar ve çevresinde bulunanlar (melekler), Rabblerini hamd ile tesbih etmekte, O'na iman etmekte ve iman edenlere maðfiret dilemektedirler: 'Rabbimiz, rahmet ve ilim bakýmýndan her þeyi kuþatýp sardýn, tevbe edenler ve Senin yoluna tabi olanlara maðfiret et ve onlarý cehennem azabýndan koru.
Rabbimiz, onlarý Adn cennetlerine sok ki, onlara (bunu) va'dettin, babalarýndan, eþlerinden ve soylarýndan salîh olanlarý da. Gerçekten Sen, üstün ve güçlü olansýn, hüküm ve hikmet sahibisin.
Ve onlarý kötülüklerden koru. O gün Sen, kimi kötülüklerden korumuþsan, gerçekten ona rahmet etmiþsin. Ýþte büyük kurtuluþ ve mutluluk budur."33
"Þübhesiz inkâr edip kâfir olarak ölenler, Allah'ýn, meleklerin ve bütün insanlarýn lâneti bunlarýn üzerinedir." 34
3-KÝTABLARA ÝMAN
"Ey iman edenler, Allah’a, Rasulüne, Rasul'e indirdiði Kitab'a ve bundan önce indirdiði Kitab'a iman edin." 35
"Onlar (o muttakî mü'minler), sana indirilene ve senden önce indirilenlere iman ederler." 36
"Deyin ki: 'Biz Allah'a, bize indirilene, Ýbrahim, Ýsmail, Ýshak, Yakub ve torunlarýna indirilene, Musa ve Ýsa'ya verilen ve peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik."37
"Hiç þübhesiz, Zikr'i (Kur'ân'ý) Biz indirdik Biz, onun koruyucularý da gerçekten Biziz." 38
"Þübhesiz, kendilerine zikir (Kur'ân) gelince onu inkâr edenler (ateþin içine býrakýlýrlar). Oysa o, aziz (þerefi yüksek, üstün) bir Kitab'dýr.
Bâtýl, ona önünden de, ardýndan da gelemez. (Çünkü Kur'ân,) hüküm ve hikmet sahibi, çok övülen (Allah)dan indirilmedir."39
"Ancak onlardan ilimde derinleþenler ile mü'minler, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler. Namazý dosdoðru kýlarlar ve zekatý verenler, Allah'a ve ahiret gününe inananlar, iþte bunlar, Biz bunlara büyük bir ecir vereceðiz."40
"Gerçek þu ki, Biz Tevrat'ý içinde bir hidayet ve nûr olarak indirdik."41
"Davud'a da Zebûr verdik."42
"Onlarýn (peygamberleri) ardýndan yanlarýndaki Tevrat'ý doðrulayýcý olarak Meryem oðlu Ýsa'yý gönderdik ve O'na, içinde hidayet ve nûr bulunan, önündeki Tevrat'ý doðrulayan ve muttakîler için yol gösterici ve öðüt olan Ýncil'i verdik."43
"Sana da (ey Muhammed), önündeki Kitab(lar)ý doðrulayýcý ve ona bir þahid gözetleyici olarak Kitab'ý (Kur'ân'ý) indirdik. Öyleyse aralarýnda Allah'ýn indirdiðiyle hükmet ve sana gelen haktan sapýp onlarýn hevâ (istek ve tutku)larýna uyma."44
"Þübhesiz, Allah'ýn sana gönderdiði gibi insanlar arasýnda hükmetmen için Biz sana Kitab'ý hak ile indirdik." 45
"Þübhesiz, bu Kur'ân, en doðru yola iletir ve salih amellerde bulunan mü'minlere, onlar için gerçekten büyük bir ecir olduðunu müjde verir."46
"Eðer seni yalanlýyorlarsa, senden öncekiler de yalanlandý. Rasulleri ise, kendilerine apaçýk ayetler, sahifeler ve aydýnlatýcý Kitablar getirmiþlerdi."47
"Þübhesiz bu, önceki sahifelerde vardýr. Ýbrahim'in ve Musa'nýn sahifelerinde."48
4-PEYGAMBERLERE ÝMAN
"Ey iman edenler, Allah'a ve peygamberine iman edin."49
"Ey insanlar, þübhesiz Rasul size Rabbinizden hak ile geldi. Öyleyse iman edin, sizin için hayýrlýdýr." 50
"Biz, Rasullerden hiç kimseyi ancak Allah'ýn izniyle kendisine itaat edilmesinden baþka bir þeyle göndermedik."51
"Rasul, kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Tümü Allah'a, Meleklerine, Kitablarýna ve Rasullerine iman etti."52
"Allah'a ve Rasulüne iman edenler ve onlardan hiçbiri arasýnda ayrým yapmayanlar, iþte onlara ecirleri verilecektir. Allah, baðýþlayandýr, esirgeyendir."53
"Allah'a ve Rasulüne iman edin. Sizi, kendilerinde halifeler kýlýp harcama yetkisi verdiði þeylerden infâk edin. Artýk sizden kim iman edip infâk ederse, onlara büyük bir ecir vardýr."54
"Ki onlar (o peygamberler), Allah'ýn risâletini teblið edenler, O'ndan içleri titreyerek korkanlar ve Allah'ýn dýþýnda hiç kimseden korkmayanlardýr. Hesab görücü olarak Allah yeter."55
"Biz, senden evvel kendilerine vahyettiðimiz erkeklerden baþka (peygamberler) göndermedik. Eðer bilmiyorsanýz, zikir ehline sorun."56
5-AHÝRET GÜNÜNE ÝMAN
"(O muttakî mü'minler,) Ahirete de kesin bir bilgiyle iman ederler."57
"Bunlar, Allah'a ve ahiret gününe iman eder, ma'ruf olaný emreder, münker olandan sakýndýrýr ve hayýrlarda yarýþýrlar. Ýþte bunlar, salih olanlardýr.58
"Ýþte içinizde Allah'a ve ahiret gününe iman edenlere bununla (böyle) öðüt verilir." 59
"Allah'a ve ahiret gününe iman edenler, mallarýyla ve canlarýyla cihad etmekten (kaçýnmak için) senden izin istemezler. Allah, takva sahiblerini bilendir."60
"Þayet Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanýz. Bu, hayýrlý sonuç bakýmýndan daha güzeldir."61
"Ýþte Biz sana, böyle Arabça bir Kur'ân vahyettik. Þehirlerin anasý (olan Mekke halký)ný ve çevresinde olanlarý uyarman için ve kendisinde þübhe olmayan toplanma gününü (haber verip onlarý) uyarman için de. (O gün onlarýn) bir bölümü cennette, bir bölümü çýlgýnca yanan ateþin içindedirler."62
6-KADERE ÝMAN
"Hiç þübhesiz Biz, her þeyi kader ile yarattýk."63
"Göklerin ve yerin mülkü O'nundur, çocuk edinmemiþtir. O'na, mülkünde ortak yoktur, her þeyi yaratmýþ, ona bir düzen vermiþ, belli bir ölçüyle takdir etmiþtir."64
"Allah'ýn emri, takdir edilmiþ bir kaderdir."65
"Rabbinin yüce ismini tesbih et.
Ki O, yarattý, bir düzen içinde biçim verdi.
Takdir etti, böylece yol gösterdi."66
"Gaybýn anahtarlarý O'nun katýndadýr, O'ndan baþka hiç kimse gaybý bilmez. Karada ve denizde olanlarýn tümünü O bilir. O, bilmeksizin bir yaprak dahi düþmez. Yerin karanlýklarýndaki bir tane, yaþ ve kuru dýþta olmamak üzere hepsi (ve her þey) apaçýk bir Kitabdadýr."67
"De ki: 'Allah'ýn bizim için yazdýklarý dýþýnda, bize kesinlikle hiçbir þey isabet etmez. O, bizim mevlâmýzdýr. Ve mü'minler, yalnýzca Allah'a tevekkül etmelidirler."68
"Her nerede olursanýz, ölüm sizi bulur, yüksek yerlerde tahkîm edilmiþ þatolarda olsanýz bile. Onlara bir iyilik dokunsa: 'Bu, Allah'dandýr' derler. Onlara bir kötülük dokunsa: 'Bu, sendendir derler. De ki: 'Tümü Allah'dandýr.' Fakar ne oluyor ki, bu topluluða, hiçbir sözü anlamaya çalýþmýyorlar?"69
"Biz, her þeyi, apaçýk bir Kitabda tesbit edip korumuþuz."70
"Yeryüzünde olan ve sizin nefislerinizde meydana gelen herhangi bir musîbet yoktur ki, Biz onu yaratmadan önce, bir Kitabda (yazýlý) olmasýn. Þübhesiz bu, Allah'a göre çok kolaydýr."71
Dipnot
1- Ýmam-ý A'zam'ýn Beþ Eseri, Çev. Mustafa Öz, Ýst. 2009, Sh. 58,. Beþinci Baský.
Bkz. Ýbn Ebî'l-Ýzz el-Hanefî, el-Akîdetü't-Tahâviyye ve Þerhî, Çev. M. Beþir Eryarsoy, Ýst. 2011, Sh.
384, 71. Metin. 3. Baský.
2- Bkz. Zariyat, 51/56.
3- Nisa, 4/170.
4- A'raf, 7/158.
5- Sebe', 34/28.
6- Bakara, 2/285.
7- Hucurat, 49/15.
8- Bakara, 2/3-5.
9- Bakara, 2/177.
10) Nisa, 4/136.
11- Sahîh-i Müslîm, Kitabu'l-Ýman, B. 1, Hds. 1.
Sahîh-i Buharî, Kitabu'l-Ýman, B. 37, Hds. 43.
Sünen-i Tirmizî, Kitabu'l-Ýman, B. 4, Hds. 2738.
Sünen-i Nesâî, Kitabu'l-Ýman, B. 5, Hds. 4957-4958.
Sünen-i Ýbn Mace, Mukaddime, B. 9, Hds. 63.
Sünen-i Ebu Davud, Kitabu's-Sünne, B. 16, Hds. 4695.
Ýmam Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, Çev. Rýfat Oral, Konya, 2003, C. 1, Sh. 65-66, Hds. 5/47.
Ýmam-ý Suyutî, Mütevâtir Hadisler, Çev. Mehmet Emin Akýn, Ank. 1992, Sh. 35-37, Hds. 8.
Kettânî, Mütevâtir Hadisler, Çev. Hanifi Akýn, Ýst. 2003, Sh. 78, Hds. 13.
12- Ýbn Ebî'l-Ýzz el-Hanefî, A.g.e. Sh. 429, 441, 74, ve 75. Metin.
13- Bakara, 2/136. Âl-i Îmrân, 3/84.
14- Bakara, 2/256.
15- Âl-i Îmrân, 3/110.
16- Teðabün, 64/8.
17- Teðabün, 64/11-13.
18- Mülk, 67/29.
19- Bakara, 2/255.
20- Haþr, 59/22-24.
21- Yusuf, 12/40.
22- Yusuf, 12/67.
23- En'âm, 6/57.
24- En'âm, 6/62.
25- Fetih, 48/7.
26- Muhammed, 47/19.
27- Bakara, 2/285.
28- Bakara, 2/177.
29- Nisa, 4/136.
30- Bakara, 2/98.
31- Nisa, 4/172.
32- Bakara, 2/31-32.
33- Mü'min, 40/7-9.
34- Bakara, 2/161. Âl-i Ýmrân, 3/87.
35- Nisa, 4/136.
36- Bakara, 2/4.
37- Bakara, 2/136. Âl-i Ýmrân, 3/84.
38- Hicr, 15/9.
39- Fussilet, 41/ 41-42.
40- Nisa, 4/162.
41- Mâîde, 5/44.
42- Ýsra, 17/55.
43- Mâîde, 5/46.
44- Mâîde, 5/48.
45- Nisa, 4/105.
46- Ýsra, 17/9.
47- Fatýr, 35/25.
48- A'lâ, 87/ 18-19.
49- Nisa, 4/36
50- Nisa, 4/170.
51- Nisa, 4/64.
52- Bakara, 2/285.
53- Nisa, 4/152.
54- Hadid, 57/7.
55- Ahzab, 33/39.
56- Nahl, 16/43. Enbiya, 21/7.
57- Bakara, 2/4. Neml, 27/3.
58-Âl-i Îmrân, 3/114.
59- Bakara, 2/232.
60- Tevbe, 9/44.
61- Nisa, 4/59.
62- Þura, 42/7.
63- Kamer, 54/49.
64- Furkan, 25/2.
65- Ahzab, 33/38.
66- A'lâ, 87/1-3.
67- En'âm, 6/59.
68- Tevbe, 9/51.
69- Nisa, 4/78.
70- Yasîn, 36/12.
71- Hadid, 57/22.
