Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4185
Toplam 16410421
En Fazla 25928
Ortalama 2706
Üye Sayýsý 1193
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
Çocuklarýnýzý açýk sözlü yetiþtiriniz
20/05/2013 - 11:57
 
Dr Þerafeddin Kalay
Özü, sözü doðru olmak çok güzel bir haslettir.

 

Ubâde Ýbn Sâmit in (ra) Allah Rasûlü ne nasýl biat ettiðine dikkat ediniz:

 

  "Biz Allah Rasûlü ne(sav), hoþumuza giden-gitmeyen, acý-tatlý, iyi ve kötü günde itaat etmek, kendisine mesuliyet verilenlere karþý gelmemek, nerede ve ne durumda olursak olalým, Allah uðrunda hiç kimsenin kýnamasýndan, baskýsýndan korkmadan çekinmeden, hakký dile getirmek üzere biat ettik.”[1]

 

 Bu kelimeler, Allah Rasûlü nün bir mü minin nasýl olmasý gerektiðinin, nasýl bir baðlýlýk istediðinin özetidir. Arzumuz, yavrularýmýzýn bunu gerçekleþtirecek bir anlayýþ ve yapýda yetiþtirilmesi, bu duygularla filizlenip geliþmeleridir.

 

 Açýk sözlülük, edeb ölçüleri içinde olduðu sürece güzel ve asil bir haslettir. Duygular ve düþünceler iyi bir üslupla ve dürüstçe ifade edildiði zaman insanlarla paylaþýlýr ve tesiri gönülden gönüle sirayet eder. Kaynayarak dýþ dünyaya  çýkan ve þýrýldayarak akan sular, nasýl daha güzel, nasýl daha temiz ve daha berrak ise, insan gönlünde safiyet ve tazelik duygusu uyandýrýyorsa, duygu ve düþünce kaynaðýndan çýkan kelimeler ve cümleler de öyledir.

 

 Kaynayan ve akan sularýn, nasýl diðer sularla buluþma, kaynaþma ve güçlenme ihtimali daha yüksek ise, zihinlerde þekillenip güzel kelimelerle dýþ dünyaya akseden düþüncelerin de paylaþýlma, zenginleþme, güçlenme ve arzu edilen hedefe doðru yol alma ihtimali daha yüksektir.

 

   Müslim in, Sehl Ýbn es-Sâ idî den naklettiði bir hatýrada yer alan bir açýk sözlülük örneðini paylaþýyoruz:

 

  "Rasûlullah a(sav) bir içecek getirildi. Getirilen içecekten içti. Saðýnda bir çocuk duruyordu, solunda yaþlý insanlar vardý. Çocuða; “–Bana izin verir misin, içeceði onlara vereyim? buyurdu.

 

   Çocuk; “Hayýr vallahi! Senden gelen nasibi baþkasýna kaptýrmam, baþkasýný bu konuda kendime tercih etmem,” dedi.Bu sözler üzerine Rasûlullah (sav), kabý onun eline verdi." (2)  

 

  Rasûlullah(sav) Efendimiz de, orada bulunan sahâbeler de küçük delikanlýnýn asýl hedefinin Allah Rasûlü nün arzusunu geri çevirmek, bencillik etmek veya küstahlýk sergilemek olmadýðýný biliyorlardý. O, Allah Rasûlü nün içtiði kaptan içmek istiyordu. Belki bir daha ele geçiremeyeceði bir fýrsatý kaçýrmak istemiyordu. Ýstediði, dünyalýk deðeri olan bir þey deðildi. O gönlünde doðan bir arzuyu açýk bir ifadeyle dile getiriyor, istediðini de elde ediyordu.

 

   Uhud Gazvesi öncesi saflar arasýna karýþan 13-15 yaþlarý arasýndaki çocuklarý hatýrlayýnýz: Kimi Efendimizin gözüne takýlýr da cihada katýlmasýna izin verilmez korkusuyla saflar arasýnda kendini saklamaya çalýþýyor, kimi de boyunu büyük göstermek için ayak parmaklarýnýn üzerine yükseliyordu.

 

   Onlarýn bu hali, yiðitçe ve pervasýz duruþlarý, cesaretleri, iþtiyaklarý Rasûlullah ý (sav) ne kadar duygulandýrmýþtý. Yine de yaþlarý küçük olduðu için onlarý saflardan ayýrmýþtý.

 

   O günlerde 15 yaþlarýnda olan Râfi‘in(ra) babasý oðlunun cihad saflarýndan ayrýlmasýný istememiþ, Rasûlullah a(sav) gelerek; "Ya Rasûlallah! O, çok iyi ok kullanýyor, iyi bir atýcý!" demiþ ve oðlunun cihad saflarýnda kalmasýný saðlamýþtý. Bunu gözden kaçýrmayan ve iyi deðerlendiren bir baþka küçük delikanlý Semüra Ýbn Cündüb(ra) de Allah Rasûlü ne gelerek; "Ya Rasûlallah! Râfi ye izin verdiniz, beni savaþa kabul etmediniz. Ben onu güreþte yeniyorum!" diyor; yapýlan güreþte gerçekten yenerek cihad meydanýnda büyüklerinin arasýnda yer almayý baþarýyordu. (3)

 

   Onun ve diðer küçük delikanlýlarýn bu davranýþlarýnýn daha sonra yaþanan sýcak çatýþmada payý ve tesiri olduðuna inanýyoruz. Gönüllerde býraktýðý izlerin de derin olduðuna. Taze gençlerin bu cesaret ve tavýrlarýnýn büyüklerini nasýl heyecanlandýrdýðýný, ateþlediðini düþününüz.

 

  Önceki yýllarda çocuklarýmýz çekingen yetiþirdi. Duygu ve düþüncelerini söylemez, sorulan sorularý çok defa cevapsýz býrakýrlardý. Günümüzdeki çocuklar ise biraz daha þýmarýkça… Bir þey istediklerinde rahat istiyor, canlarýnýn istediðini daha rahat ve ýsrarla dile getiriyorlar. Eskisi kadar babadan korkmuyorlar. Elbette herkes için ayný þeyleri söylemenin mümkün olmadýðý da ayrý bir gerçek. Eski ile yeni arasýndaki ciddî farka raðmen günümüzün çocuklarý da duygu ve düþüncelerini açýk ve güzel kelimelerle dile getirmiyor, "açýk sözlülük" olarak ifade ettiðimiz o çocuk safiyeti ile bütünleþen güzelliði yakalayamýyor. Onlarýn tatlý buluþlarý, evleri þen gülücüklere boðmuyor.

 

  Misaller anlatmaya yardýmcýdýr. Hepinizin hayatýnda açýk sözlülüðün, çocukça ve zekice buluþlarýn güzel misalleri vardýr. Onlarý göz önüne getirdiðinizde neyin murat edildiðini daha iyi anlayacaksýnýz. Onlarý hatýra daðarcýðýna kaydediniz Sonraki yýllarda da neþe kaynaðýnýz olacaktýr. Belki de torunlarýnýzla anne veya babalarýnýn çocukluk hatýralarýný paylaþacaksýnýz.

 

  Böyle bir misali paylaþýyoruz: Biz evin bütün fertleri olarak dondurmayý severiz. Antalya da kaldýðýmýz yýllarda, sýcak bir yaz gününde arabayla caddede ilerliyorduk. Çocuklar aralarýnda anlaþarak arabanýn arka koltuðunda hep birden el çýrpýp;  

 

 "Babam bize dondurma alacak!" demeye baþlamýþlardý. Ayný þeyi Mekke de yaparlardý. Gece serinliðinde Arafat a dostlarla oturmaya giderdik. Dönüþte dondurmacýnýn yakýnlarýndan geçtiðimizde bu el çýrpýþlarý ve neþeli isteði duyardýk. Her zaman olmasa da zaman zaman alýrdýk. Burada da çok geçmeden dondurmacýnýn yerini öðrenmiþlerdi. Yakýnlarýndan geçerken ayný arzuyu dile getiriyorlardý. Mekke yi hatýrlattýðý için güldük. Sonra; "Tamam, size bir kilo dondurma alayým!" dedim.

 

 "-Olmaz!" dediler. "Yarým kilo dondurma kime yeter. O bizi daha da iþtahlandýrýr. Hem kendimiz kanaat etsek bile gözümüz doymaz."

 

  Yumþak anýmýzý bulduklarýna inanarak cesaretlenmiþlerdi. Altý kardeþtiler ve iyi dondurma yerlerdi. Her birinden ayrý bir fikir geliyordu. Asýl derdin gözlerin doymasý olduðunu ittifakla vurguluyorlardý.

 

  "Mesele gözün doymasý mý?" diye sordum. Hep birden; "-Evet!" dediler.

 

  Bana göre tuzaða düþmüþlerdi. "Tamam!" dedim. "Dondurmayý alýyorum. Evde oturduðunuz masanýn bir tarafýna ayna koyuyorum. Dondurmayý da aynanýn önüne koyuyorum. Dondurma iki katýna çýkýyor. Ayný þekilde üç katýna da çýkarabilirim. Böylece gözünüz doymuþ olur."

 

  Kendime göre meseleyi çözmüþtüm. Þimdi ne diyeceklerdi?

 

   Ancak henüz ilkokulun ilk basamaklarýnda olan kýzýmdan gelen itiraz bütün dengeyi bozuverdi:

 

  "Hayýr, doymaz baba!" dedi. "O zaman sadece dondurma çoðalmýyor, dondurmanýn baþýna oturanlar da çoðalýyor."

 

   Bunun nice deðiþik örneklerinin sizin âilenizde de yaþandýðýna inanýyorum. Onlarý koruyunuz ve çoðaltýnýz.

 

  Ancak açýk sözlülük küstahlýða, cesaret cür ete, dik baþlýlýða dönmemelidir. Olgun, cesur, zeki, atýlgan, düþüncelerini yaþýnýn samimiyeti içinde ve güzel bir üslupla ifade eden, kendisine deðer verildiðinde þýmarmayan, kendine güvenen, dürüst, imanlý, Ýslâmî deðerleri bilen ve onlarla yoðrularak yetiþen yeni bir nesle olan ihtiyacýmýz gerçekten büyüktür.

 

  Yarýnlarýmýz için bu nesli yetiþtirmek zorundayýz. Gayretlerimize Rabbimiz bereket verecek, ufkumuz açacaktýr.

 

 _______

 

(1) Bu biat, ikinci Akabe Buluþmasý sýrasýnda yapýlmýþtýr. Sahih-i Buhârî, Ahkam (20/ 162)

 

(2) Sahih-i Müslim, Eþribe ( 3/ 1604 ).

 

(3) Sîretü Ýbn Hiþam (2/ 66), Es-Sîretü n-Nebeviyye (sh. 192), Hayatü’s-Sahabe (1/ 583)

 


Bu Makale 5054 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

12/06/2015 - 14:19 Oruçla Ýlgili Kýsa Bilgiler

©

10/03/2015 - 11:06 Kendinizi ve Ailenizi, Ateþten ve Hüsrandan Koruyunuz

©

23/10/2014 - 17:41 NAFÝLE NAMAZLAR

©

01/09/2014 - 14:50 BORÇ ve KARZ-I HASEN

©

04/08/2014 - 13:11 Uhud Gazvesi

©

30/06/2014 - 14:18 Ramazan Ayýný Karþýlarken

©

09/06/2014 - 10:44 Kur’ân-ý Kerîm’de Gençlik

©

05/05/2014 - 12:25 Genç Anne (Hâcer) ve Mekke Þehrinin Kuruluþu

©

07/04/2014 - 15:46 Putlar ve Putçuluk Zihniyetiyle Mücâdele Eden Genç

©

01/02/2014 - 13:26 Vahyin Geliþi

©

04/12/2013 - 13:20 Güçlü ve Güvenilir Genç

©

16/07/2013 - 12:45 Eþinizin ve çocuklarýnýzýn duygularýný anlayýnýz, zaman zaman kendinizi onlarýn yerine koyunuz ve olumlu yönde adýmlar atýnýz.

©

19/06/2013 - 16:14 Âile sýrlarýnýzý dýþarýya vermeyiniz

©

20/05/2013 - 11:57 Çocuklarýnýzý açýk sözlü yetiþtiriniz

©

18/04/2013 - 10:40 Çocuklarýnýzý kendi cinslerine uygun olarak yetiþtiriniz.

©

19/03/2013 - 13:48 Çocuklarýnýzýn yanlýþ alýþkanlýklar edinmesine fýrsat vermeyiniz.

©

19/02/2013 - 11:12 Çocuklarýnýzýn iyi arkadaþlar edinmelerine dikkat ediniz.

©

17/01/2013 - 12:09 Evinizin, kendinizin ve çocuklarýnýzýn maddî, manevî temizliðine dikkat edininiz.

©

24/12/2012 - 11:09 Kanaatkâr olunuz.

©

21/11/2012 - 13:38 Âile yuvanýzda israftan uzak durunuz

©

25/09/2012 - 10:36 Asýl gayenin ve hedefin ne olduðu âile yuvanýzda bulunan her fert tarafýndan bilinmelidir. Bu þuuru yuvanýzda filizlendiriniz.

©

27/08/2012 - 12:08 Büyüklerinize hürmet, küçüklerinize þefkat ve merhamet gösteriniz.

©

23/07/2012 - 11:24 Âilenize ve çocuklarýnýza zaman ayýrýnýz.

©

28/06/2012 - 12:29 Çocuklarýnýza þahsiyetli olmayý, baþka zihniyetleri taklit etmemeyi, olduðu gibi görünmeyi öðretiniz.

©

04/06/2012 - 11:28 Akrabalarýnýzla baðlarýnýzý koruyunuz.

©

25/04/2012 - 14:48 Anne ve babanýz için hayýrlý evlâd olunuz, çocuklarýnýza da güzel örnek

©

26/03/2012 - 11:16 Âile içindeki mesuliyetlerinizi biliniz ve çocuklarýnýza yaþ ve durumlarýna uygun mesuliyet veriniz.

©

27/02/2012 - 15:26 Ýlmi seviniz ve çocuklarýnýza ilim sevgisi aþýlayýnýz.

©

30/01/2012 - 11:23 Çocuklarýnýza ev içi adabý ile ilgili bilgiler veriniz, onlarý eðiterek güzel alýþkanlýklar kazandýrýnýz.

©

02/01/2012 - 11:49 Çocuklarýnýza güzel hasletler aþýlayýnýz.

©

28/11/2011 - 11:18 Çocuklarýnýza ibadet duygusu aþýlayýnýz. Onlara nasýl namaz kýlacaklarýný, nasýl oruç tutacaklarýný öðretiniz.

©

03/10/2011 - 11:46 Çocuklarýnýza Kur’ân öðretiniz.

©

05/09/2011 - 14:31 Çocuklarýnýza güzel sözler ve iman esaslarýný öðretiniz.

©

01/08/2011 - 11:54 Çocuklarla latifeleþiniz. Çocuklarýnýza güzel örnek olunuz

©

04/07/2011 - 12:24 Çocukluktan kaynaklanan hatalarýný hoþ görünüz.

©

03/06/2011 - 11:59 Çocuklarýnýza duâ ediniz, onlara bedduâ veya lânet etmeyiniz.

©

09/05/2011 - 11:58 Çocuklarýnýza adaletli davranýnýz.

©

11/04/2011 - 13:54 Yuvanýzýn içinde güzel dil kullanýnýz.

©

07/03/2011 - 12:34 Çocuklarýnýzý güzel ahlâkla yetiþtiriniz, onlarý þýmartmayýnýz.

©

14/02/2011 - 11:38 Çocuklarýnýzý seviniz ve onlara sevginizi belli ediniz.

©

06/01/2011 - 10:54 Yuvanýza Girerken Selâm Veriniz ve Çocuklarýnýza da Selâmý Alýþtýrýnýz.

©

02/12/2010 - 11:18 Asr-ý Saadet’ten Bir Genç Selâme Ýbn Ekva’-radýyallâhu anh-(Yorulmayan Ayaklar, Bitmeyen Azim)(I)

©

14/10/2010 - 17:45 Çocuklarla Þakalaþmak

©

27/07/2010 - 13:44 Varlýðýn Ýmtihaný

©

22/06/2010 - 12:34 Bilmek, yaþamak ve güzel üslupla aktarmak

©

17/05/2010 - 16:38 Yuvanýzý kaerþýlýklý sevgi, rahmet ve þefkat temelleri üzerne kurunuz. Yuvanýzdan sevgi ve rahmeti eksik etmeyiniz.

©

16/04/2010 - 11:22 Ýmanýnýzý hayýrlý, güzel amlellerle dýþ dünyaya aksettiriniz.

©

24/09/2009 - 10:59 SÜNNETÝ HAKKA GÝDEN YOL BÝLMEK

©

22/08/2009 - 09:43 Mukaddes Diyâr’a

©

24/07/2009 - 11:06 Yeni Bir Ramazan Yaþarken

©

25/06/2009 - 09:20 Çocuklarýmýz filizlenip büyürken

©

01/06/2009 - 14:54 Hissedilen Güç, Engin Basîret

©

28/04/2009 - 16:03 Vahy Safiyeti ve Bulandýrma Gayretleri

©

07/04/2009 - 13:17 Ýç Dünyamýzýn Dýþ Dünyaya Aksi Edep ve Ahlâk

©

09/03/2009 - 15:10 Anne ve Babalara Üç Nasihat

©

17/11/2008 - 23:48 Selim Fýtrat, Kötü Alýþkanlýk ve Çocuklar

©

30/05/2008 - 23:02 Âile Yuvasýnda Sevgi ve Rahmet

©

13/03/2008 - 23:57 Orta Yol Ýfrat ve Tefrite (Aþýrýlýklara Düþmemek)
 
 

Site Ýçi Arama

19 Cemâziye'l-Evvel 1446 |  21.11.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Hayýr; kim ahdine vefa eder ve sakýnýrsa þüphesiz Allah da sakýnanlarý sever.

( Âl-i Ýmrân sûresi - 76)

Bir Hadis

Sevgili Peygam berimiz (s.a.s.): “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygý göstermeyen, bizden deðildir.”

Buhari “sahih” c. 2. s. 316

Bir Dua

“Allah’ýn gazabýndan, kullarýnýn þerrinden, þeytanlarýn vesveselerinden ve (onlarýn)
bana uðramalarýndan, Allah’ýn tam kelimelerine sýðýnýrým.”

(Ebû Dâvûd, Týb, 19)

Hikmetli Söz

Derviþlik, elenmiþ ve üzerine su dökülmüþ topraða benzer, böyle toprak ne basanýn ayaðýný incitir ne de üzerine toz kondurur. Derviþ de böyle kimseyi incitmez.

M. Alauddin Âbizî  


Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com