Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4350
Toplam 16410586
En Fazla 25928
Ortalama 2706
Üye Sayýsý 1193
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
Çocuklarla Þakalaþmak
14/10/2010 - 17:45
 
Dr Þerafeddin Kalay
Mü minin þakalarýnda, nüktelerinde bile olgunluk, zarafet, zeka pýrýltýlarý olmalýdýr.

Çocuklar hareketli, canlý, þen þakrak tavýrlardan, gülümseyerek kendisine yaklaþýlmasýndan, neþeli sözlerden hoþlanýrlar. Eðer çocuklarýn yaþlarý þakayý, latîfeyi anlayacak bir devrede ise ve bu latîfe, kendisine deðer verdiði birisinden gelirse, bundan son derece hoþlanacaklardýr. Onlar, sevdiði ve saydýðý insanýn kendisine deðer verdiðini, yakýnlýk duyduðunu hissederlerse bundan mutluluk duyarlar.

Biz, Allah Rasûlü’nü(sav) güler yüzüyle, engin hoþgörüsü, tevâzûsu, tatlý ve içten sözleriyle tanýyoruz. Mizah yönünü fazla bilmiyoruz. Çok olmamakla birlikte þakalaþtýðýný ve þakalarýnýn da birer güzellik taþýdýðýný görüyoruz.

Onun çocuklarla latîfeleþtiðine dair örneklerden biri de Efendimizin Enes’e(ra); “Ey iki kulaklý!” diye hitab ederek takýldýðýdýr.1]Evet, her saðlýklý insan iki kulaklýdýr. Ancak bir çocuða adýyla veya daha ciddî bir þekilde hitap yerine böyle þaþýrtýcý ve þaþkýnlýðýn arkasýndan gülümsetici bir þekilde hitap ederseniz, size karþý daha fazla sýcaklýk duyar, birden neþelenir, ayný canlýlýk ve neþeyle size cevap verir.

Bu, ayný zamanda takýlarak hitap eden insanýn neþesinin yerinde olduðunun, sevincini, neþesini veya sevgisini, yakýnlýðýný karþýsýndakiyle paylaþmak istediðinin de iþaretini verir.

Enes’ten(ra) bir baþka takýlýþý dinliyoruz:

“Rasûlullah(sav) beni “Bakla” diye lakaplandýrdý. Çünkü bakla topluyordum."[2]

Bu, devamlý bir lakaplandýrma yerine daha ziyade Enes’e takýlmak, onunla þakalaþmak için sesleniþtir. Enes(ra) da zaten böyle anlamýþ ve böyle nakletmiþtir.

Hz. Enes’in Allah Rasûlü’nün bu hitablarýna sevindiði, sonraki nesillere; “Rasûlullah(sav) bana bu derece yakýnlýk duyardý,” manasýna anlattýðý bir gerçektir.

Bu mânâda baþka bir hatýrayý Muhammed Ýbn Rebi‘(ra) anlatýyor:

“Beþ yaþlarýndaydým. Allah Rasûlü’nün kovadan aðzýna su alarak yüzüme doðru püskürttüðünü hatýrlýyorum.”[3]

Bazý rivâyetlerde “kovadan” yerine “kuyularýnýn suyundan” ifadesi geçer.4]Bundan da Muhammed Ýbn Rebi’lerin bahçelerinde kuyularýnýn olduðu, Allah Rasûlü’nün bu kuyudan dolan bir kovadan aðzýna su alarak küçük Muhammed’e püskürttüðü anlaþýlýr.

Kaynaklarýn verdiði bilgiye göre bu hadise, Allah Rasûlü’nün ömrünün son yýlýnda cereyan etmiþ bir hadisedir.5] Dolayýsýyla küçük Muhammed, sonraki yýllarda bu hatýrayý Allah Rasûlü(sav) ile bir daha paylaþma imkâný bulamamýþtýr. Yaþadýðýný paha biçilmez bir hatýra olarak korumuþ ve sonraki nesillere aktarmýþtýr.

Enes’ten(ra) bir baþka hatýra:

Allah Rasûlü(sav) bizim aramýza karýþýr, bizimle kaynaþýrdý. Hatta benim küçük bir kardeþim vardý, ona; “Ey Ebu Umeyr! Ne yapýyor Nuðayr!” diye takýlýrdý.[6]

Müslim in rivâyetinde ise Enes; "Rasûlullah(sav) insanlarýn en güzel ahlaklýsý idi. Benim bir kardeþim vardý. Kendisine Ebu Umeyr denilirdi. Yakýnda sütten kesilmiþti," der ve Allah Rasûlü nün kardeþine takýlýþýný anlatýr.7]  

“Nuðayr”, küçük kuþ, minik kuþ, kuþcuk demektir. Enes’in kardeþinin kafeste küçük bir kuþu vardýr. Küçük çocuk kuþunu çok sevmekte, onunla oynamaktadýr. Allah Rasûlü(sav) onun bu sevgisini bildiði için, hem kendisine takýlýr, þakalaþýr, hem de kuþunun hatýrýný sorar, onun gönlünü alýrdý. Hatta bu kuþ öldükten sonra da Allah Rasûlü(sav) Enes’in kardeþini gördükçe; “Ey Ebu Umeyr! Ne yapýyor Nuðayr!”diyerek takýlmaya, kuþuna olan düþkünlüðünü ve sevgisini onunla paylaþmaya, ona “Ebu Umeyr” diye künyeyle hitabederek, bu künyeyi nuðayr kelimesiyle kafiyeleþtirerek onunla yakýnlýk kurmaya devam ettiði naklolunur.[8]

Ayrýca bir çocuða; “Umeyr’in Babasý” þeklinde bir künyeyle hitap etmenin, ona deðer verme olduðunu, onun büyük insan gibi kabul edildiðini, “gün gelip büyüyen ve böyle hitap edilen birisi ol!” temennîsi taþýdýðýný hissediyoruz. Bu hitap ve davranýþlarý böyle deðerlendirmekte fayda vardýr. Çocuklara büyük insan gibi davranmak, onlarla konuþurken büyük insanla konuþuyormuþcasýna cümleler kurup söz söylemek, onlarda kendisine deðer verildiði hissini uyandýracak, iç dünyalarýnda coþkuya sebep olacaktýr.

Bu yavru, daha önce yâdettiðimiz Ebu Talha ile Ümmü Süleym’in vefat eden sevimli yavrularýdýr. Allah Rasûlü(sav) ile olan hatýralarýný o yaþatamamýþ, fakat aðabeyi olan Enes(ra) yaþatmýþ ve dilden dile, gönülden gönüle aktarmýþ ve kitaplardan yer alan bilgilerle bize kadar ulaþtýrmýþtýr. Ýnanýyoruz ki bizden sonra da yaþamaya devam edecektir.

Allah Rasûlü’nün(sav) çokça þaka yapmadýðýný söylemiþtik. Yaptýðý þakalarda da asla kimseyle alay etmediði, kimseyi incitmediði bilinir. Þakalarýnda bile bir güzellik, ibret, ciddiyet, doðruluk ve ölçü vardý.

Eðer þaka yapmýþsa ve yaptýðýnýn þaka olduðu karþýdaki insan tarafýndan anlaþýlmamýþsa, þakayý fazla sürdürmez, bunun þaka olduðunu sevgisiyle de yoðurarak belli ederdi. Böylece gönüllerde tatlý rüzgarlarýn daha güçlü esmesini saðlardý.

Birgün Ebu Hureyre(ra), Efendimize; “Ya Rasûlallah! Sen bizimle þakalaþýyorsun!?” demiþ, onun bu sözüne karþýlýk olarak Allah Rasûlü(sav); “Evet, ancak ben sadece doðru olaný söylerim” buyurmuþtur.[9]

Allah Rasûlü’nün ne demek istediðini, nasýl þakalaþtýðýný anlamak için verilecek güzel misallerden biri herhalde þu olsa gerektir. Enes(ra) anlatýyor:

“Bir adam Rasûlullah’tan kendisini bir bineðe bindirmesini istedi. Rasûlullah(sav) Efendimiz ona; “Seni hemen þimdi bir deve yavrusuna bindiririm,” buyurdu.

Adam þaþýrmýþtý; “Ya Rasûlallah! Ne yapayým ben deve yavrusunu!?” dedi.

Onun bu sözleri üzerine Allah Rasûlü(sav); “Her deve, bir devenin yavrusu deðil midir?” buyurdu.[10]

Þaþkýnlýðýndan anlaþýldýðý gibi adam, Allah Rasûlü’nün kendisini küçük bir deve yavrusuna bindireceðini zannetmiþti. Kendisinin isteði ona bir binek vermesi, gideceði yere hayvan sýrtýnda taþýnmasý idi. Allah Rasûlü(sav) onu iyi anlamýþ ve onunla þakalaþmak istemiþ ve ifadeyi böyle anlaþýlabilecek þekilde kullanmýþtý. Allah Rasûlü’nün de tahmin ettiði gibi adam söylenilen sözlerden ilk akla geleni anlamýþ ve Allah Rasûlü’ne; “Ya Rasûlallah! Ne yapayým ben deve yavrusunu!?” demiþti.

Þüphesiz her deve, bir devenin yavrusuydu; ancak o söylenilen sözün bu tarafýný düþünmemiþ ve Rasûlullah’ýn þakalaþmak için söylediði cümleye yakalanmýþtý… Sonradan anlayýnca da, bu sözler gideceði yere varýncaya kadar, belki ondan da öte zaman zaman gülümsemesine sebep olmuþtu…

Þakalaþmak, insan hayatýna çeþni ve tat katar. Arada yakýnlýk ve sýcaklýk oluþmasýna, çabuk kaynaþýlmasýna vesile olur. Özellikle çocuklar hareketlilikten ve latîfeli davranýþlaradan hoþlanýrlar.

Ancak þakalaþmalarda ölçünün kaçýrýlmamasý, þakalarýn yakýnlýk ve sýcaklýða sebep olmasý gerekirken alaya, aþaðýlamaya dönüþmemesi, mü’minin vakarýný zedeleyecek, ciddiyetini sarsacak ebatlara varmamasý gerekir. Þaka yaparken yalan söylenilmemeli, insanlar küçük düþürülmemeli, baþkalarý gülsün diye bir insan kurban verilmemeli, þaka lüzumundan uzun sürdürülmemelidir. Yapýlan þakalarýn, latîfelerin ince, kývrak zekaya dayalý ve ufuk açýcý olmasý, sonradan hatýrlanýnca gönülden güzel duygular uyandýrmasý, iyi niyet ve ibret verici özellikler taþýmasý doðru olandýr. Uygun bir atmosferde yapýlmalýdýr. Þaka bittiðinde herkes gülen taraf olmalý, yýllar sonra hatýrlanýnca da gülümsenebilmeli, zihinde güzel duygular canlanmalýdýr…

Ciddiyetten uzaklýðýn, lüzumundan fazla kahkahanýn insan vakarýný sarstýðý, kalp rikkatini kaybettirdiði, duygularý körelttiði, baþkalarýna acý veren, onlarý küçük düþüren þakalarýn bir çeþit zulüm ve hak gasbý olduðu gerçeði unutulmamalýdýr.

Edebsizlik çaðrýþtýran imalý sözler ve davranýþlarla yapýlan þakalarda ve anlatýlan fýkralarda ise letafet deðil düþüklük, seviyesizlik ve çirkinlik vardýr… Zeka kývraklýðýndan, farklý ve güzel bir nokta yakalamaktan, herkesi neþelendiren bir vurgu yapmaktan uzak, ucuz nükte peþine düþüþ vardýr. Bu tür seviyesiz nüktelere raðbet edilmemeli, þahid olunduðunda hoþnutsuzluk belli edilerek yaygýnlaþmasý önlenmelidir.

Mü minin þakalarýnda, nüktelerinde bile olgunluk, zarafet, zeka pýrýltýlarý olmalýdýr.

________________________________________

[1] Sünen-i Ebu Davûd, Edeb (5/ 272), Sünen-i Tirmizî, Mizah (4/ 358), Müsned, Ahmed Ýbn Hanbel (3/ 117, 127).

[2] Sünen-i Tirmizî, Menâkýb (5/ 682)

[3] Sahih-i Buharî, Ýlim (2/ 17)

[4] Sahih-i Buharî, Vudû (2 / 382, 18/ 370)

[5] Umdetü’l-Kârî (2 / 19)

[6] Þemâilü’l-Muhammediyye, Tirmizî (s. 124 Hadis No: 200)

[7] Sahih-i Mislim, Âdâb (3/ 1692-1693)

[8] Þemâilü’l-Muhammediyye, Tirmizî (s. 126)

[9] Sünen-i Tirmizî, Bir (4/ 357, Hadis No. 1990) ve Þemâilü’l-Muhammediyye (s. 126) Tirmizî hadis için; “hasen sahih” der.

[10] Sünen-i Ebu Davûd, Edeb (5/ 270-271), Sünen-i Tirmizî, Bir (4/ 357, Hadis No. 1991) ve Þemâilü’l-Muhammediyye (s. 126), Tirmizî hadis için; “-Hasen, sahih, ðarîb” der.


Bu Makale 5038 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

12/06/2015 - 14:19 Oruçla Ýlgili Kýsa Bilgiler

©

10/03/2015 - 11:06 Kendinizi ve Ailenizi, Ateþten ve Hüsrandan Koruyunuz

©

23/10/2014 - 17:41 NAFÝLE NAMAZLAR

©

01/09/2014 - 14:50 BORÇ ve KARZ-I HASEN

©

04/08/2014 - 13:11 Uhud Gazvesi

©

30/06/2014 - 14:18 Ramazan Ayýný Karþýlarken

©

09/06/2014 - 10:44 Kur’ân-ý Kerîm’de Gençlik

©

05/05/2014 - 12:25 Genç Anne (Hâcer) ve Mekke Þehrinin Kuruluþu

©

07/04/2014 - 15:46 Putlar ve Putçuluk Zihniyetiyle Mücâdele Eden Genç

©

01/02/2014 - 13:26 Vahyin Geliþi

©

04/12/2013 - 13:20 Güçlü ve Güvenilir Genç

©

16/07/2013 - 12:45 Eþinizin ve çocuklarýnýzýn duygularýný anlayýnýz, zaman zaman kendinizi onlarýn yerine koyunuz ve olumlu yönde adýmlar atýnýz.

©

19/06/2013 - 16:14 Âile sýrlarýnýzý dýþarýya vermeyiniz

©

20/05/2013 - 11:57 Çocuklarýnýzý açýk sözlü yetiþtiriniz

©

18/04/2013 - 10:40 Çocuklarýnýzý kendi cinslerine uygun olarak yetiþtiriniz.

©

19/03/2013 - 13:48 Çocuklarýnýzýn yanlýþ alýþkanlýklar edinmesine fýrsat vermeyiniz.

©

19/02/2013 - 11:12 Çocuklarýnýzýn iyi arkadaþlar edinmelerine dikkat ediniz.

©

17/01/2013 - 12:09 Evinizin, kendinizin ve çocuklarýnýzýn maddî, manevî temizliðine dikkat edininiz.

©

24/12/2012 - 11:09 Kanaatkâr olunuz.

©

21/11/2012 - 13:38 Âile yuvanýzda israftan uzak durunuz

©

25/09/2012 - 10:36 Asýl gayenin ve hedefin ne olduðu âile yuvanýzda bulunan her fert tarafýndan bilinmelidir. Bu þuuru yuvanýzda filizlendiriniz.

©

27/08/2012 - 12:08 Büyüklerinize hürmet, küçüklerinize þefkat ve merhamet gösteriniz.

©

23/07/2012 - 11:24 Âilenize ve çocuklarýnýza zaman ayýrýnýz.

©

28/06/2012 - 12:29 Çocuklarýnýza þahsiyetli olmayý, baþka zihniyetleri taklit etmemeyi, olduðu gibi görünmeyi öðretiniz.

©

04/06/2012 - 11:28 Akrabalarýnýzla baðlarýnýzý koruyunuz.

©

25/04/2012 - 14:48 Anne ve babanýz için hayýrlý evlâd olunuz, çocuklarýnýza da güzel örnek

©

26/03/2012 - 11:16 Âile içindeki mesuliyetlerinizi biliniz ve çocuklarýnýza yaþ ve durumlarýna uygun mesuliyet veriniz.

©

27/02/2012 - 15:26 Ýlmi seviniz ve çocuklarýnýza ilim sevgisi aþýlayýnýz.

©

30/01/2012 - 11:23 Çocuklarýnýza ev içi adabý ile ilgili bilgiler veriniz, onlarý eðiterek güzel alýþkanlýklar kazandýrýnýz.

©

02/01/2012 - 11:49 Çocuklarýnýza güzel hasletler aþýlayýnýz.

©

28/11/2011 - 11:18 Çocuklarýnýza ibadet duygusu aþýlayýnýz. Onlara nasýl namaz kýlacaklarýný, nasýl oruç tutacaklarýný öðretiniz.

©

03/10/2011 - 11:46 Çocuklarýnýza Kur’ân öðretiniz.

©

05/09/2011 - 14:31 Çocuklarýnýza güzel sözler ve iman esaslarýný öðretiniz.

©

01/08/2011 - 11:54 Çocuklarla latifeleþiniz. Çocuklarýnýza güzel örnek olunuz

©

04/07/2011 - 12:24 Çocukluktan kaynaklanan hatalarýný hoþ görünüz.

©

03/06/2011 - 11:59 Çocuklarýnýza duâ ediniz, onlara bedduâ veya lânet etmeyiniz.

©

09/05/2011 - 11:58 Çocuklarýnýza adaletli davranýnýz.

©

11/04/2011 - 13:54 Yuvanýzýn içinde güzel dil kullanýnýz.

©

07/03/2011 - 12:34 Çocuklarýnýzý güzel ahlâkla yetiþtiriniz, onlarý þýmartmayýnýz.

©

14/02/2011 - 11:38 Çocuklarýnýzý seviniz ve onlara sevginizi belli ediniz.

©

06/01/2011 - 10:54 Yuvanýza Girerken Selâm Veriniz ve Çocuklarýnýza da Selâmý Alýþtýrýnýz.

©

02/12/2010 - 11:18 Asr-ý Saadet’ten Bir Genç Selâme Ýbn Ekva’-radýyallâhu anh-(Yorulmayan Ayaklar, Bitmeyen Azim)(I)

©

14/10/2010 - 17:45 Çocuklarla Þakalaþmak

©

27/07/2010 - 13:44 Varlýðýn Ýmtihaný

©

22/06/2010 - 12:34 Bilmek, yaþamak ve güzel üslupla aktarmak

©

17/05/2010 - 16:38 Yuvanýzý kaerþýlýklý sevgi, rahmet ve þefkat temelleri üzerne kurunuz. Yuvanýzdan sevgi ve rahmeti eksik etmeyiniz.

©

16/04/2010 - 11:22 Ýmanýnýzý hayýrlý, güzel amlellerle dýþ dünyaya aksettiriniz.

©

24/09/2009 - 10:59 SÜNNETÝ HAKKA GÝDEN YOL BÝLMEK

©

22/08/2009 - 09:43 Mukaddes Diyâr’a

©

24/07/2009 - 11:06 Yeni Bir Ramazan Yaþarken

©

25/06/2009 - 09:20 Çocuklarýmýz filizlenip büyürken

©

01/06/2009 - 14:54 Hissedilen Güç, Engin Basîret

©

28/04/2009 - 16:03 Vahy Safiyeti ve Bulandýrma Gayretleri

©

07/04/2009 - 13:17 Ýç Dünyamýzýn Dýþ Dünyaya Aksi Edep ve Ahlâk

©

09/03/2009 - 15:10 Anne ve Babalara Üç Nasihat

©

17/11/2008 - 23:48 Selim Fýtrat, Kötü Alýþkanlýk ve Çocuklar

©

30/05/2008 - 23:02 Âile Yuvasýnda Sevgi ve Rahmet

©

13/03/2008 - 23:57 Orta Yol Ýfrat ve Tefrite (Aþýrýlýklara Düþmemek)
 
 

Site Ýçi Arama

19 Cemâziye'l-Evvel 1446 |  21.11.2024

Bir Ayet

Bismillahirramanirrahim

Her nerede olursanýz, ölüm sizi bulur; yüksekçe yerlerde tahkim edilmiþ þatolarda olsanýz bile. Onlara bir iyilik dokunsa: "Bu, Allah'tandýr" derler; onlara bir kötülük dokunsa: "Bu sendendir" derler. De ki: "Tümü Allah'tandýr." Fakat, ne oluyor ki bu topluluða, hiç bir sözü anlamaya çalýþmýyorlar?

( Nisa Suresi - 78)

Bir Hadis

Huzeyfe (r.a) þöyle dedi:

Hz. Peygamber (s.a.v.) ile birlikte yemek yiyeceðimiz zaman, o, yemeðe dokunmadan elimizi yemeðe sürmezdik. Yine bir gün onunla birlikte yemek yiyecektik. Derken küçük bir kýz çocuðu geldi. Sanki biri onu arkasýndan itiyormuþ gibiydi. Hemen elini yemeðe uzattý; fakat Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem elini tuttu. Daha sonra bir bedevî geldi; o da arkasýndan itiliyormuþ gibiydi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem onun da elini tuttu ve sonra þöyle buyurdu:

Þeytan besmele çekilmeden baþlanan bir yemeðe katýlmayý pek arzu eder. O, þu yemeðe katýlmak için bu câriyeyi getirdi. Fakat ben elini tuttum. Bu bedevî sayesinde yemeðe katýlmak için onu alýp getirdi; onun da elini tuttum. Nefsimi kudretiyle elinde bulunduran Allah’a yemin ederim ki, þeytanýn eli, onlarýn eliyle birlikte avucumdaydý.

Sonra Peygamber aleyhisselâm besmele çekip yemeðe baþladý.

Müslim, Eþribe 102. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Et`ime 15

Bir Dua

Hz. Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur:

“Ey insanlarýn Rabbi! Rahatsýzlýðý gider! Þifa veren sensin. Senin vereceðin þifadan baþka þifa yoktur. Öyle bir þifa ver ki ardýnda hiç hastalýk izi býrakmasýn.”

(Müslim, Selâm, 47)

Hikmetli Söz

Komþuluðu korumak, ahde uymak, iyiliðe itaat, kibre karþý çýkmak, fazileti almak, aþýrýlýktan sakýnmak, öldürmeyi büyük suç olarak görmek, insanlar için insaflý olmak, öfkeyi yutmak ve yeryüzünde fesat çýkarmaktan sakýnmak gibi övülecek hasletler için mutaassýp olun.


Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com