Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4669
Toplam 16410905
En Fazla 25928
Ortalama 2706
Üye Sayýsý 1193
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 
 

Evlilik ve Aile Kurumu -2-  

Eþlerin Birbirlerine Olan Görevleri:
05/06/2012

A. Erkeðin, Eþine Karþý Görevleri:

Allah Teâlâ þöyle buyurmuþtur:

"Erkeklerin kadýnlar üzerindeki haklarý gibi, kadýnlarýn da erkekler üzerinde belli haklarý vardýr. Ancak erkekler, kadýnlara göre bir derece üstünlüðe sahiptirler. Allah azîzdir, hakîmdir." 1

1. Güzel geçinmek:

  Allah Teâlâ bu konuda þöyle buyurmaktadýr:

"Onlarla hoþça, güzelce geçinin. Þayet onlardan hoþlanmayacak olursanýz, olabilir ki bir þey sizin hoþunuza gitmez de Allah onda birçok hayýr takdir etmiþ bulunur."2

  Erkek kemal makamýndadýr, ona ancak kemal davranýþlar yakýþýr. Kadýnlarla iyi geçinmek hem Allah'ýn bir emri hem makamýn bir gereðidir. Âyet-i kerîmede belirtilen hayýrlarý þunlar olabilir; ya o zevceler derecenin artmasýna sebep olur, ya onlardan sâlih evlad doðar, ya da herhangi bir vesile ile  aranýzda yeni bir muhabbet baþlar.

  Ýnsan hata iþleyebilir. Kadýn da insan olduðuna göre o da hata iþlediði olur. Zaten evlenirken hata etmemek þartýyla evlenmemiþlerdi. Kadýnýn da erkek gibi farklý farklý huylarý vardýr. Ýþte bu konuda Rasûlullah Efendimiz þöyle buyurmuþtur:

"Hiçbir mü'min hiçbir mü'mineye buðzetmesin/kin tutmasýn! (Çünkü) onun bir huyunu beðenmezse baþka bir huyunu veya diðer bir huyunu beðenir."3

  Erkek, kadýna karþý bu anlayýþta olduðu gibi, kadýn da erkeði hususunda bu anlayýþta olmalýdýr. Erkek, kadýnýný baþka hanýmlarla kýyas etmemeli, kadýn da kocasýný baþka erkeklerle kýyas etmemelidir. Birbirlerine bakarken sadece hatalarýna deðil faydalý ve güzel yönlerine de bakmalýdýrlar.

  Erkek, þu aþaðýdaki þartlara da uyarsa, sýkýntý varsa bile zamanla gider ve huzur gelir:

a) Sabýrlý ve anlayýþlý olmak, þefkat, merhamet, iyilik ve olgunluk içinde davranmak.

  Ebû Mutî el-Belhî, Eyyûb b. Half'e, hanýmýnýn eza ve cefalarýndan þikayet yollu bahsetmiþ. O da þu karþýlýðý vermiþtir: "Bir kimse, hanýmýnýn eza ve cefalarýna sabýr ve tahammül edemezse, kendisinin derecesinin ondan üstün olduðunu da iddia edemez!." 4

  Erkeðin makamý idareciliktir ve büyüktür. Makamý büyük olanýn sabrý da büyük olmasý gerekir. Makamý idareci olan erkeðin de hanýmýný idare etmesi gerekir. Hem büyük, küçüðe karþý þefkatli ve merhametli olmasý lâyýktýr. Hem iyilikle elde edilen güzel netice kötülükle ele edilememektedir. Ayrýca erkeðin, olgunluk içinde davranmasý ile hanýmýnýn gönlünü kazanmasý büyük ihtimaldir.

b) Yanýna varýnca selâm vermek:

  Bu konuda Rasûl-i Ekrem Efendimiz þöyle buyurmuþlardýr:

"Bir eve girdiðiniz zaman o ev ehline selâm veriniz, çýktýðýnýz zaman da ev ehline selâm ile veda ediniz!" 5

  Rasûlullah (s.a.s.), Enes (r.a.)'e : "Evlatçýðým! Ehlinin yanýna girdiðin zaman selâm ver ki sana ve ehline bereket olsun!" buyurmuþtur.6

  Demek ki evdekilere, özellikle eþe selâm vermek, hem verene hem alana bereket sebebi olmaktadýr. Mü'minin, önce kendisine faydalý olmasý, feyiz ve bereket sebebine yönelmesi, sonra sorumlu olduðu en yakýný olan ailesine, eþine karþý hayýrlý olmasý, hayýr istemesi gerekir. Bu konuda þu âyet-i kerîme de ayrý bir delildir.

  "Evlerinize girdiðiniz zaman Allah katýndan kutlu, feyizli ve bereketli bir iyi dilek temennisi olarak birbirinize selam verin.  Ýþte Allah size ayetlerini böylece açýklýyor. Umulur ki düþünüp hikmetini anlarsýnýz." 7

Hz. Ömer (r.a.) þöyle demiþtir:

  "Gerçekten, þeytanýn dokuz zürriyeti vardýr, deyip her birinin musallat olduðu kimseleri ve haklarýnda gerekli olaný belirtmiþ, evlere musallat olan þeytan hakkýnda þu bilgiyi vermiþtir:

  "Dâsim: Evlerin sâhibidir. Kiþi selâm vermeden, Allah'ýn ismini anmadan evine girdiðinde (o bunu fýrsat bilerek) onlarýn arasýna münakaþa sokuverir, hatta aralarýnda boþanma, ayrýlma ve dayak gibi hadiseler meydana gelir." 8

c) Hanýmýn hal ve hatýrýný sormalý, zamanla isteklerinin Þer'î olanlarýný yerine getireceðini  söz vermelidir.                                     

d) Kadýnýnýn tahammülü üstünde zorlamamalýdýr.

e) Yumuþak yoldan idare etmeye çalýþmalý, kadýn yanlýþlardan sakýnýp meþru dairede kendine düþeni yaptýðý müddetçe iyilik ve olgunlukla geçinmeli ve daha fazlasýný istememelidir. Hz. Peygamber (s.a.s.) bu konuda þöyle buyurmuþtur: "Gerçekten kadýn kaburga kemiði gibidir. Onu doðrultmaða kalkarsan kýrarsan. Hali üzere býrakýrsan kendisinden, eðrilik bulunduðu halde istifade edersin." 9

  Ebû Hureyre þöyle demiþ: Rasûlullah (s.a.s.): "Hiçbir erkek mü'min hiçbir kadýn mü'mine (erkek, hanýmýna) kin tutmasýn! (Çünkü) onun bir huyunu beðenmezse baþka bir huyunu beðenir, yahud "baþkasýný   beðenir." buyurdu. 10

2. Nafakayý Temin:

  Ailenin nafakasý; günlük yiyecek ve içecek erzak, yazlýk ve kýþlýk yani sýcaktan ve soðuktan koruyacak miktar giyecek, oturulacak bir mesken gibi þeylerdir. Aile seviyesine göre olmalý, israf ve cimriliðe girmeden helal yoldan kazanmak olmalýdýr. Kiþinin çolukçocuðuna harcadýðýnýn sevabý en fazla olan sadaka yerine geçtiðini bilmelidir.11  Þu âyet-i kerîmelerde Allah Teâlâ genel olarak þu hükümleri koymuþtur:

  "Onlarýn örfe uygun olarak beslenmesi ve giyimi baba tarafýna aittir. Bir insan ancak gücü yettiðinden sorumlu tutulur. Hiçbir anne, çocuðu sebebiyle, hiçbir baba da çocuðu yüzünden zarara uðratýlmamalýdýr." 12

  "Ýmkâný geniþ olan, nafakayý imkânlarýna göre versin; rýzký daralmýþ bulunan da Allah'ýn kendisine verdiði kadarýndan nafaka ödesin. Allah hiç kimseyi verdiði imkândan fazlasýyla yükümlü kýlmaz. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylýk yaratacaktýr." 13

  Erkeðin, ailesi için harcadýðý para hakkýnda Hz. Peygamber (s.a.s.) þöyle buyurmuþtur:

  "Bir kimsenin harcadýðý paralarýn en faziletlisi ailesine harcadýðý para, Allah yolunda cihâd etmek için beslediði atýna harcadýðý para ve bir de beraberce Allah yolunda cihâd ettiði arkadaþlarýna sarfettiði paradýr." 14 Diðer bir hadîs-i þerîfte de þöyle buyurmuþtur:

"Bir adam Allah rýzasýný umarak ailesinin geçimine harcarsa, harcadýklarý onun için birer sadaka olur." 15

  Hadîs-i þerîfte anlatýlan, aileye harcananýn Allah rýzasýný kazanmak kasdýyla yapýlmasý halinde sadaka sayýlmasý, aile için her harcananýn, riya, görsünler, desinler, övünmek gibi þeyler için yapýlanlarýn sadaka olmadýðýdýr. Hadis bize ancak Allah'ýn rýzasýný gözeterek yapýlan harcamalarýn sadaka olduðunu belirtmektedir. Geçimini üzerine aldýðý ailesini ihmal etmek ise o derecede günah olduðunu belirtmek için þöyle buyurmuþtur:

  "Geçimini saðlamasý gerekenleri ihmal etmek, insana günah olarak yeter." 16  

  Sadaka vermeye kimden baþlanmasý gerektiði hakkýnda ise þöyle buyurmuþtur:

  "Sadakalarýn en hayýrlýsý, verilen kiþiyi ihtiyaçtan kurtarandýr. Veren el alan elden üstündür, vermeye geçimini saðlamakla mükellef olduðun kimselerden baþla!" 17

  Elindeki imkâný evvela kendisine, hanýmýna ve çocuklarýna, varsa anne-babasýna, vermesi, sonra akrabalarýna, daha sonra da artan imkâný baþkalarýna daðýtmasý uygun olur.

  Hakîm b. Muâviyete'l-Kuþeyrî (r.a.) den o da babasýndan rivâyet ettiðine göre þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.s.)'a "Ey Allah'ýn Rasûlü bizden herhangi birimizin üzerinde hanýmýnýn hakký nedir? dedim. Hz. Peygamber (s.a.s.) þöyle buyurdu:

  "Yediðin zaman ona da yedirmen, giydiðin zaman ona da  giydirmen, veya kazandýðýndan ona elbise almandýr. Yüze vurma, (onu) kötüleme,  onlarý yataklarýnda yalnýz býrakmak gerekirse, bu iþi sadece evde yap!" 18

  Ebû Dâvûd, diyor ki, "onu kötüleme!"den maksat, hanýmýna hitaben "Allah seni ne çirkin yaratmýþ" demendir.

  Gerçekten kadýna hakaretin en önemli bir yolu da kadýnýn çirkin olduðunu söylemektir.

3. Nefret Etmemek:

  Erkek, eþini çok beðenip sevdiðini hissettirmelidir. Basit sebeplerle darýlmamalýdýr, nefret etmemelidir. Eðer namaz kýlmýyor, izinsiz dýþarýda dolaþýyor ve örtünmeye riayet etmiyorsa erkeðin kadýna müdahale etme hakký doðar: Önce yumuþaksert nasihat, yatakta sýrtýný dönmek, baþka yatakta yatmak, 20-30 gün kýrgýn ve çekingen durmak gibi. Yoksa sudan bahanelerle küsmek ve yataktan ayrýlmak caiz deðildir. Erkeðin kadýn hakkýndaki haklýlýðý erkeði haksýzlýða sevketmemelidir.

  Dile sahip çýkýlsa, akýllý, idareli, sabýrlý hareket edilse huzursuzluklar olmaz.

4. Fesattan Korunmak:

  Erkek hanýmýný günah sebebi eðlence ve toplantýlara göndermemeli, sokaklara baþýboþ salývermemelidir. Açýksaçýk vaziyette nâmahreme görünmekten kesinlikle menetmelidir.

  Hayra sebep olmalý, þerre mani olmalý, yoksa günaha ortak olur. Çünkü kadýnýn idaresini Kur'ân-ý Kerîm erkeðe vermiþtir:

  "Allah'ýn insanlardan bir kýsmýný diðerlerine üstün kýlmasý sebebiyle ve mallarýndan harcama yaptýklarý için erkekler kadýnlarýn yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için sâliha kadýnlar itaatkârdýr. Allah'ýn kendilerini korumasýna karþýlýk gizliyi (kimse görmese de namuslarýný) koruyucudurlar. Baþ kaldýrmasýndan endiþe ettiðiniz kadýnlara öðüt verin, onlarý yataklarda yalnýz býrakýn ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. Eðer size itaat ederlerse artýk onlarýn aleyhine baþka bir yol aramayýn; çünkü Allah yücedir, büyüktür. Eðer karý-kocanýn aralarýnýn açýlmasýndan korkarsanýz, erkeðin ailesinden bir hakem ve kadýnýn ailesinden bir hakem gönderin. Bunlar barýþtýrmak isterlerse Allah aralarýný bulur; þüphesiz Allah her þeyi bilen, her þeyden haberdar olandýr." 19

5. Eþiyle þakalaþmak:

  Eþler arasýnda ölçü ve seviyesini korumak þartýyla meþru eðlence, hoþ vakit geçirilmelidir. Zira Hz. Âiþe (r. anhâ) annemizle Hz. Peygamber (s.a.s.)'in koþu müsabakasý bile yaptýðý bir gerçektir. Hz. Âiþe'den yapýlan rivayete göre Hz. Peygamber (s.a.s.): 

 "Elbette mü'minlerin iman açýsýndan en kâmili, ahlâkça en güzel olanýdýr ve ailesine karþý onlarýn en lûtufkâr olanýdýr." 20 buyurmuþtur:

  Hz. Peygamber (s.a.s.)'in, imanca en kâmil olduðu kesindir. Ailesine karþý lûtufkâr muamele yapmada da þüphesiz en kâmil ve en üstünü idi. Ümmetin en kâmili bu konuda da Peygamberine en kâmil manada uyan kimsedir. Ýþte bu konuda Hz. Peygamber (s.a.s.) þöyle buyurmuþtur:

  "Sizin hayýrlýnýz ailesi için hayýrlý olanýnýzdýr. Ben ailem için en hayýrlý olanýnýzým." 21

  Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayete göre Hz. Peygamber (s.a.s.): "Mü'minlerin iman bakýmýndan en kâmili, ahlâkça onlarýn en güzel olanýdýr. Sizin hayýrlýlarýnýz da kadýnlarýna karþý ahlâkça hayýrlý olanýnýzdýr" buyurmuþtur. 22

  Ýman, kalbin amelidir, kalpte bulunur. Kalpte iman ne derecede ise bedende amel þeklinde, itaat ve ibadet þeklinde, özellikle de insanlarla iliþkilerde güzel ahlâk þeklinde ortaya çýkar. Kâmil imanýn en güzel göstergesi ahlâk güzelliðidir. Güzel ahlâkýn da en güzel göstergesi kadýnlara karþý hayýrlý olmaktýr.

  Ýmanýn kemâli, güzel ahlâký ve bütün insanlara iyilik etmeyi gerektirir. 23

  Bize, evlendikten sonra her gün iyiliði olan kimseler hanýmlarýmýzdýr. Ýyiliði olana, hem de her gün iyiliði olana iyilik etmek gerçekten vacip olmaktadýr.

  Kadýnlarýn erkeklere iyilikleri gerçekten çoktur, þöyle ki: - Cehenneme karþý kalkan olup bizi korurlar.  - Çocuklarýmýzý emzirir, yedirir, içirir, temizler ve yetiþtirirler. - Bize her türlü hizmeti yaparlar.

  Bunlarýn her birisi için bedeli ile iþçi tutsak çok büyük paralar lâzýmdýr  ki karþýlamak mümkün olsun. Bu kadar imkaný saðlayan birisine hayýrlý olmak her halde güzel ahlâkýn alâmetidir. Güzel ahlâk ise kâmil imanýn eseridir.

  Þayet ailede bu anlayýþ hakim olsa; eþler birbirlerine hayýrlý olsalar, evde çok güzel bir huzur meydana gelir ve cennet köþelerinden bir köþe olur. Ailenin huzurlu oluþu da cemiyetin huzurlu oluþunu doðurur. Çünkü aile, hem bir okuldur, hem de toplum binasýnýn tuðlalarýnýn piþtiði ocaktýr.

6. Çocuklarýn Terbiyesinde Eþine yardýmcý Olmak:

  Anne ve çocuðuna karþý þefkat ve merhametle davranmak, zahmetlerine katlanmak, yerine göre bazý hizmetlerinde bulunmak. Sert ve kýrýcý da olmamak…

7. Bazen Sükût:

  Kadýn bazen hýrçýnlanýp söylenmesi halinde erkeðin susmasý hayýrlýdýr. Kadýný da bu durum susturur. Karþýlýklý çekiþmemeðe özen gösterilmelidir..

  Mizacýnýn sertliðiyle bilinen Hz. Ömer (r.a.)'in, hanýmýna karþý nasýl sükût ettiðine dair bir tablo:

  Hz. Ömer (r.a.)'in halifeliði esnasýnda bir adam, davranýþlarýný beðenmediði hanýmýný þikâyet etmek üzere halifenin evine gelir. Kapýnýn önüne oturur ve Hz. Ömer'in çýkmasýný bekler. Derken içeriden bir gürültü kopar. Hz. Ömer'in hanýmý koca halifeye baðýrýp çaðýrmakta ve fakat Hz. Ömer aðzýný açýp da hanýmýna tek kelime söylememektedir. Bu durumu gören kapýdaki adam boynunu bükerek kendi kendisine: "Bütün þiddetine ve sertliðine raðmen, üstelik mü'minlerin halifesi iken Ömer'in hali böyle olursa, benim derdime nasýl çare olabilir" diyerek kalkýp gider. Kalkýp giderken Hz. Ömer (r.a.) dýþarý çýkar. Adamýn arkasýndan:

Hayrola, derdin neydi? diye seslenir. Adam da der ki: Ey mü'minlerin emîri! Hanýmýmýn kötü huylarýný ve bana olan saygýsýzlýðýný þikayet etmek üzere gelmiþtim. Senin hanýmýnýn da sana karþý olmadýk sözler söylediðini duyunca vazgeçip geri döndüm ve kendi kendime: Mü'minlerin emîri hanýmýyla böyle olunca, benim derdime nasýl çare olacak? dedim.

O zaman Hz. Ömer (r.a.) o adama þunlarý dedi:

  "Kardeþim, hanýmýmýn benim üzerimdeki haklarý sebebiyle ona katlanmaya gayret ediyorum. Zira o benim hem aþçým, hem benim fýrýncým, hem çamaþýrcým, hem de çocuklarýmýn süt annesidir. Halbuki o bütün bunlarý yapmak zorunda da deðildir. Üstelik kalbimin harama yönelmesine mani olan da odur. Bu sebeple onun yaptýklarýna sabredip katlanýyorum." Bu sözleri iþiten adam: Ey mü'minlerin emîri! Benim hanýmým da aynen öyle, dedi.

  Bunun üzerine Hz. Ömer, adamý: "Haydi kardeþim, hanýmýna sabredip katlanmaya bak! Hayat dediðin göz açýp kapayana kadar geçip gidiyor!" diyerek teselli etti. 24

8. Bazen Ýstiþâre:

  Kadýnla istiþârede kadýn isabet ediyorsa bazen deðil her zaman istiþâre edilmeye engel bir nas yoktur. Hz. Peygamber (s.a.s.) Hudeybiye antlaþmasý sonunda ihramdan çýkmakla ilgili hanýmýyla istiþâresi sonunda hanýmýnýn istiþâresine uymuþtur.

9. Bazen Müsâmaha:

  Günah olmayan bazý hata ve kusurlarýna göz yummalýdýr. Evlenmeden önce iki gözünü aç, evlendikten sonra bir gözünü kapa derler, müdârâ açýsýndan. Bu konuda Allah (c.c.)

  "Ey iman edenler! Eþlerinizden ve çocuklarýnýzdan size düþman olanlar da vardýr. Onlardan sakýnýn. Ama affeder, kusurlarýný baþlarýna kakmaz, kusurlarýný örterseniz, bilin ki, Allah çok baðýþlayan, çok esirgeyendir." buyurmuþtur. 25

  Allah Teâlâ'nýn, kendisine müsâmaha etmesini isteyen hanýmýna müsâmaha etmelidir. Þüphesiz müsâmaha Allah'ýn ve Rasûlü'nün helal kýldýðý þeylerde olur.

10. Dînî Talim ve Terbiye:

  Aile reisi erkektir. Erkek hem kendisinden hem de sorumlu olduðu aile fertlerinin öðretim ve eðitiminden sorumludur. Bu sorumluluk, önce Allah Teâlâ ile ilgili, iman ve amelle ilgili helallarý ve haramlarý öðrenmek, sonra Allah'a karþý ibadet ve tâate dikkat etmek, insanlarýn haklarýný gözetmektir. Yedi yaþýnda iken namazý öðretmek, on yaþýna gelince namazý kýlmazsa aklý iknadan sonra nefsini cezalandýrmak emredilmiþtir.26

  Mümkünse beraber, yoksa ehlinden öðrenmelidirler, engellenmemelidir. Âilenin eðitimi toplumun eðitimi demek olduðundan Ýslâm'ýn temel ve kemal açýsýndan lazým gelen farzlarýný, sonra da dünyevî konularda lazým olan ilimleri öðrenmek ve ona göre uygulamak. 

  Muhammed b. Fadl (ö. 329/940) þöyle der: "Ýslâm'ýn helâki, þu dört çeþit insan yüzündendir: a) Ýlmi ile amel etmeyenler, b) Bilmedikleri þeylerle amel edenler, c) Bilmediklerini öðrenmeyenler, d) Ýnsanlarý öðrenmekten alýkoyanlar." 27 

                                                    

Dipnotlar

1- Bakara sûresi (2), 228. / 2 -  Nisâ sûresi (4), 19. / 3- Müslim, Radâ', 61. / 4- Ýmam Þaranî, Ýslâm Büyüklerinin Örnek Ahlâký ve Hikmetli Sözleri, (terc. Ömer Temizel), Sönmez yay,  Ýstanbul, 1979, s. 95. / 5-  Suyûtî, el-Câmiu's-Saðîr, H. No: 594./  6 -  Tirmizî, Ýsti'zân, 10. / 7 - Nûr sûresi (24), 61. /8 - Ýbn  Hacer, el-Askalânî,  Münebbihât (Çev. Celal Yýldýrým), s. 94. /  9-Müslim, Rada', 65. /10-  Müslim, Rada', 61. / 11-  Müslim, Zekât, 38-39; Tirmizî, Birr, 42; Ýbn Mâce, Cihâd, 4. /12- Bakara sûresi (2), 233. / 13- Talak sûresi (65), 7. / 14- Müslim, Zekât, 38; Tirmizî, Birr, 42; Ýbn Mâce, Cihâd, 4. / 15- Buhârî, Îmân, 41, Megâzî, 12, Nefekât, 1; Müslim, Zekât, 49; Nesâî, Zekât, 60. / 16- Ebû Dâvûd, Zekât, 45. /  17- Nesâî, Zekât, 60. /18- Ebû Dâvûd, Nikâh, 41; Ýbn Mâce, Nikâh, 3; Ahmed, IV, 447, V, 3. / 19- Nisâ sûresi (4), 34-35. / 20-  Tirmizî, Îmân, 6. Hadîs hasendir. / 21- Tirmizî, Menâkýb, 63; Ýbn Mâce, Nikâh, 50; Dârimî, Nikâh, 55. / 22-Tirmizî, Radâ, 11; Ebû Dâvûd, Sünnet, 16; Ahmed, II, 250, 472, 527. / 23-  Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-Ahvezî bi Þerhi Câmiý't-Tirmizî, IV, 325. / 24-  Zehebî, el-Kebâir, s. 179. /  25-  Teðâbün sûresi (64), 14. / 26-  Ebû Dâvûd, Salât, 26; Tirmizî, Mevâkît, 182. / 27- Kuþeyrî, Abdulkerîm, er-Risâletü'l-Kuþeyriyye, I, 118.

 

Bu yazý 3959 defa okunmuþtur...

Yorum Ekle

Yazdýr

YORUM LÝSTESÝ

KATEGORÝDEKÝ DÝÐER HABERLER

n

02/10/2017 - 04:58 ANNE BABAYA  ÝHSANDA BULUNMAK

n

03/07/2017 - 03:56 EVLÝLÝKTE AÝLE ÝÇÝ SAÐLIKLI ÝLETÝÞÝM

n

19/04/2017 - 03:19 NESÝL EMNÝYETÝ

n

17/04/2017 - 03:46 ÇOCUKLARIMIZA Peygamberimizi sevdirmek 

n

07/11/2016 - 12:41 EVLÝLÝKTE GEÇÝMSÝZLÝÐÝN NEDENLERÝ

n

18/10/2016 - 02:12 EÞLER ARASINDAKÝ GÜZEL GEÇÝMÝN FORMÜLÜ

n

22/09/2016 - 11:13 DEVREDÝLEMEZ SORUMLULUK: ANNE BABA OLMAK

n

10/08/2016 - 01:08 AÝLENÝN TEMEL KURALLARI

n

14/06/2016 - 11:52 Boþ Vakit mi Dediniz?

n

07/06/2016 - 03:26 AÞINDIRILAN DEÐERLERÝMÝZ: ÂÝLE MÜESSESESÝ

n

02/05/2016 - 12:28 EVLÝLÝK ÖNCESÝ VE NÝÞANLILIK

n

01/02/2016 - 11:27 EVLÝLÝK AKDÝ: NÝKÂH

n

19/01/2016 - 04:31 AÝlEDE Merhamet ve Merhametsizliðin Yansýmalarý

n

04/01/2016 - 11:53 EVLÝLÝK ANLAYIÞI VE EVLÝLÝÐÝN FAYDALARI

n

01/12/2015 - 03:19 GENÇ SAHABELER

n

20/11/2015 - 10:37 Kardeþ kýskançlýðý

n

08/08/2015 - 10:33 Çocuk Eðitiminde Anne ve Baba Nasýl Davranmalý

n

22/06/2015 - 03:09 Z E K Â T

n

19/06/2015 - 04:26 ORUÇ

n

08/06/2015 - 12:07 KUR’AN’A GÖRE HZ. PEYGAMBER’ÝN (s.a.s.) GÖNDERÝLDÝÐÝ TOPLUMDA AÝLE

n

16/12/2014 - 02:10 AÝLEDE ÇOCUÐA DÝN EÐÝTÝMÝ VERÝLMESÝ

n

24/10/2014 - 04:11 ANNE-BABANIN ÇOCUÐA YAKLAÞIMI

n

05/05/2014 - 12:46 ÝSLÂMA GÖRE ÇOCUK YETÝÞTÝRMEK

n

09/04/2014 - 12:29 ANNE-BABA-ÇOCUK ÜÇGENÝ

n

04/10/2013 - 05:33 Hz. Meryem: Mabede Adanmýþ  Bir Hayat

n

16/07/2013 - 12:58 TELEVÝZYON, BÝLGÝSAYAR VE ÝNTERNET KISKACINDA ÇOCUK

n

19/06/2013 - 03:03 Okul Öncesi Çocuklarýn Din Eðitiminde Peygamberî Metot

n

20/05/2013 - 04:03 KUR’AN ÞÝFADIR

n

28/01/2013 - 01:38 Ben seninle “Biz” olmak istiyorum

n

22/11/2012 - 10:25 Çocuk eðitiminde ailenin önemi

n

05/10/2012 - 02:43 Anne baba neyler, çocuðunu televizyon eðler

n

03/09/2012 - 04:04 Temelleri sarsýlmakta olan bir sýðýnak: Aile

n

13/07/2012 - 11:11 Oruç Tutanlar Nerede?

n

26/06/2012 - 04:07 Nezaket Dersi

n

05/06/2012 - 12:06 Evlilik ve Aile Kurumu -2-  

n

16/04/2012 - 12:10 Anne ve Babalara Üç Nasihat  

n

16/04/2012 - 12:05 Evlilik ve Aile Kurumu 1

n

02/04/2012 - 05:59 Ýslâm’da Anne hakký

n

05/09/2011 - 03:17 Kur’an-ý Kerim’den aile örnekleri

n

17/08/2011 - 01:29 Sünnet-i seniyye ve hadis-i þeriflerden kültürümüze yansýyan komþuluk öðretileri

n

13/07/2011 - 11:10 Ýletiþimin dili: Selam

n

20/06/2011 - 02:41 Adanmýþlýk Ruhu ve Gençlik

n

06/06/2011 - 02:19 Þahsiyet/kiþilik inþasý ve deðerler

n

11/04/2011 - 11:06 SEKAM: Aile S.O.S veriyor

n

28/02/2011 - 13:43 Hz Muhammed'in Aile Ýçindeki Örnek Davranýþý  

n

14/02/2011 - 13:01 Aile ve Geçimle Ýlgili Kulaklara Küpeler

n

17/01/2011 - 14:35 Toplumsal Duyarlýlýk ve Sorumluluk Anlayýþýnýn Ýslâmî Temelleri

n

06/01/2011 - 16:26 Unutulmaya yüz tutan deðerlerimizden SILA-ÝRAHÝM

n

06/01/2011 - 16:09 Evlilik ve Aile Hayatý Bir Ýbâdettir

n

02/12/2010 - 17:39 Toplumsal Çöküþte Kötü Ahlâkýn Rolü

n

25/03/2010 - 14:58 HZ. Peygamber'in Gençliðe verdiði önem

n

21/01/2010 - 09:58 Sünnet'te Nikah Mehir  Çeyiz ve Düðün

n

06/07/2009 - 14:55 Aile Ýliþkilerinde Hz. Peygamber’in Örnekliði

n

04/05/2009 - 14:12 Aile Sorumluluðu

n

09/04/2009 - 09:58 Aile Ýçi Ýletiþimde Altýn Kurallar

n

29/05/2008 - 21:37 Peygamberimizin Gençliði
 

Site Ýçi Arama

19 Cemâziye'l-Evvel 1446 |  21.11.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Þüphesiz ki, kâfirlerin ne mallarý, ne de evlatlarý Allah'a karþý hiçbir yarar saðlamaz. Ve iþte onlar tutuþturulmuþ ateþin yakýtýdýrlar.

( Âl-i Ýmrân sûresi - 10)

Bir Hadis

Allah Rasulü (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur:

“Kadir gecesini ramazanýn son on günü içinde arayýn.”


Buhârî, Fadlu Leyleti’l-Kadr, 3; Müslim, Sýyâm, 21

Bir Dua

"Rabbimiz, unuttuklarýmýzdan veya yanýldýklarýmýzdan dolayý bizi sorumlu tutma. Rabbimiz, bize, bizden öncekilere yüklediðin gibi aðýr yük yükleme. Rabbimiz, kendisine güç yetiremeyeceðimiz þeyi bize taþýtma. Bizi affet. Bizi baðýþla. Bizi esirge, Sen bizim mevlamýzsýn. Kâfirler topluluðuna karþý bize yardým et."

Mü'minlerin Duasý (Bakara suresi 286)

Hikmetli Söz

Ýlmi öðrenmeden önce edebi öðren.


Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com