Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 10083
Toplam 16416319
En Fazla 25928
Ortalama 2707
Üye Sayýsý 1193
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 
 

Okul Öncesi Çocuklarýn Din

Eðitiminde Peygamberî Metot

Çocuðun ruhi ihtiyaçlarýný karþýlamak için tercih edilen yol, aynen bedensel ihtiyaçlarýný gidermek için takip edilen yol gibi olmalýdýr.
19/06/2013

Dünyanýn her neresinde olursa olsun hayata gözlerini açan çocuklarýn fýtratlarýndaki ortak özellik; Allah’ýn varlýðýný kabul etmeye ve O’na baðlanmaya yönelik yaratýlmýþ olmalarýdýr. Sevgili Peygamberimiz bir hadis-i þerifinde, "Her doðan mutlak (Allah’ýn kendine verdiði temiz) fýtrat üzere doðar, sonunda anne ve babasý onu Yahudi, Hristiyan veya Mecusi yapar." diye buyurmuþtur. (Buhari, Cenaiz, 92; Ebu Davud, Sünnet, 17.)

Burada bahsi geçen fýtrat, Allah’ýn fýtratý yani Ýslam fýtratýdýr. Yaratýlýþta inanmaya meyyal, saf ve lekesiz olarak dünyaya gelen insana Kur’an-ý Kerim’de; "O hâlde (Ey Rasulüm) sen yüzünü hanif olarak dine, Allah’ýn fýtratýna çevir ki insanlarý bunun üzerine yaratmýþtýr. Allah’ýn yaratýþýnda deðiþme yoktur. Ýþte dosdoðru din budur…" (Rûm, 30/30.) diye emredilmiþtir.

Zübde-i âlem olan insanýn Ýslam fýtratý üzerine yetiþtirilmesi, aileye Allah’ýn en güzel emaneti ve misafiri olarak geldiði andan itibaren baþlar. Çok iyi gözlemci olan çocuklar, doðumdan itibaren etraflarýyla ilgilenir ve yaþadýklarý olaylarýn etkisi altýnda kalýrlar. Çünkü henüz konuþmaya baþlamadýklarý bu dönemde duygularý ön plandadýr. Þefkat ve merhamet gösterildiði zaman huzurlu olur, stresli ve tartýþmalý ortamlarda ise tedirginlik yaþarlar.

Çocuðun ruhi ihtiyaçlarýný karþýlamak için tercih edilen yol, aynen bedensel ihtiyaçlarýný gidermek için takip edilen yol gibi olmalýdýr.

Ebeveynler, yeni doðan bir çocuðu, önce hazmý kolay anne sütüyle, sonra mama, çorba ve daha sonra büyüdükçe yetiþkinlerin yediði yemeklerle beslendikleri gibi, din eðitimi verirken de çocuðun yaþ dönemlerini, yaþýnýn özelliklerini göz önünde bulundurarak gerektiði kadar ve ihtiyacýný karþýlayacak nitelikte olmasýna dikkat etmelidir. Henüz anne sütü ile beslenen bir çocuða, besleyici ve çok yararlý olduðu düþünülen bir gýda verilecek olursa yutma, hazýmsýzlýk, kusma vb. sorunlar yaþayabilir. Mesela; bal insan için çok faydalý bir besindir ancak bir yaþýndan önce çocuklara verilmemesi önerilir, hatta ölümcül olabileceði tespit edilmiþtir. Bunun gibi yaþýndan önce ve fazla dozda verilecek din eðitiminde de yaþanýlacak sorunlarýn çýkýþ sebebi aynýdýr.

Çocuða verilecek din eðitiminin temellerinde sevgi harcý olmalýdýr. Allah’ýn gazabýný kuþatan ve ondan daha fazla olan rahmetine, merhametine, kâinattaki kudretine, Rezzak ve Vehhab olduðuna sýk sýk vurgu yapýlmalýdýr. Çocuðun Allah’ý sevmesi saðlanmalýdýr.

Bir kutsi hadis-i þerifte Allah Teala; "Ben gizli bir hazine idim, istedim ki bilineyim, kâinatý yarattým." (ed-Dürerü’l-Müntesire, Celalettin-i Suyuti, 125; Mesnevi, Celalettin-i Rumi, 5, 104.) diye buyurmuþtur. Kur’an-ý Kerim'de Allah Teala birçok ayetinde kullarýný sürekli tefekküre, tedebbüre davet ederek kâinatýn ve insanýn yaratýlýþýný, Allah Teala’nýn eþyadaki tecellilerini, ölümü düþünmelerini, onlardaki hikmetleri anlamaya çalýþmalarýný ve böylece kullarýnýn ona olan sevgisinin artmasýný, kudretinin bilinmesini istemektedir. Çünkü tanýdýkça ve yakýnlaþtýkça kazanýlan sevgi daha kýymetlidir.

Çocuklarýn kalplerinde Yaradana karþý yavaþ yavaþ  kesbî bir sevginin oluþturulmasý çok önemlidir. Bu sebeple etrafýný tanýmaya, konuþmaya ve konuþulanlarý anlamaya baþladýðýnda çocuklara kâinata bakmayý, gözlemlemeyi, el açýp bu güzellikler için Allah’a þükretmeyi öðretmeli ve böylece çocuktaki Allah sevgisinin her gün biraz daha artmasýna yardýmcý olunmalýdýr. Eðitim bilimlerinde, çoklu zekâ kuramýnda, manevi zekâ da artýk zekâ türleri arasýnda kabul edilmektedir. Ebeveynlerin bu yöndeki yönlendirmeleri, çocuklardaki manevi zekânýn geliþimi için de katký saðlayacaktýr.

Din eðitiminde özellikle 3-7 yaþ aralýðýndaki çocuklara zorlayarak, korkutarak ve baskýyla dinî bilgi öðretmeye veya sureleri ezberletmeye çalýþmak doðru deðildir. Buna mukabil, çocuðun varlýklardaki renk, güzellik, farklýlýk ve uyumu görerek Allah’ý tanýmasý ve O’nu sevmesi saðlanmalýdýr. Çocuða bu süreçten baþlayarak, Allah’ýn nasýl sevileceði öðretilmelidir, O’ndan nasýl korkulacaðý deðil. Çünkü küçükken Allah ile korkutulan veya Allah’tan korkan bir çocuktan büyüdüðünde, Allah’tan bahsederken sevgi sözcükleri kullanmasýný, dua ile O'na sýðýnmasýný, kýsacasý O'nu sevmesini beklemek zordur. Ýleri yaþlarda din ile alakalý görülen birtakým olumsuz düþünce ve davranýþlarýn temelinde, erken yaþlarda saðlam bir din eðitiminin verilememesinin yattýðý unutulmamalýdýr.

Çocuklarýn din eðitiminde Peygamber Efendimiz’in ve ashabýnýn nefret ve zorluktan uzak, müjdeleyen ve kolaylaþtýran metotlarý esas alýnmalýdýr. Çünkü özellikle 3–7 yaþ aralýðý çocuðun þuuraltý beslenme dönemidir. Dolayýsýyla din ve dinle ilintili konularda çocuðun þuuraltý beslenmesinin müspet yönde olmasý için korkutucu ve olumsuz bilgilerin/görüntülerin þuuraltýnda yer etmesine izin verilmemelidir.

Çocuðun davranýþlarýyla ilgili öðrenimlerinin %70’i bu yaþ aralýðýnda gerçekleþmektedir. 7 yaþýndan sonra çocuk, ailesinde ve çevresinde tanýk olduðu dinî ve ahlaki bilgileri kendisi de uygulamak isteyebilir. Zira 7–11 yaþ arasý, çocuklarýn gördükleri ve öðrendikleri iþleri yapabildikleri veya yapmaya meyilli olduklarý bir çaðdýr. Peygamber Efendimiz çocuklarýn ailelerinden gördükleri ibadetleri 7 yaþýna geldiklerinde uygulamalý olarak öðrenmelerini istemiþtir. (Ebu Davud, Salat, 25.)

Peygamber Efendimiz (s.a.s.) din eðitiminin baþlama yaþý konusunda, uygulamalarý ile bize her zaman örnek olmaktadýr. Allah Rasulü (s.a.s.) erken yaþlarda çocuklarýn din eðitimine baþlamýþ, "Çocuklarýnýza ilk öðreteceðiniz kelime, ‘La ilahe illallah’ olsun" buyurarak, çocuklara konuþmaya baþladýklarýnda Allah’a imaný ve kelime-i tevhidi öðretmiþtir. (Abdurrezzak, Musannef, 4/334.)

Din eðitimine baþlama yaþý konusunda farklý görüþler bulunmasýna raðmen genel kanaate göre uygun metotlarla her yaþ-ta çocuða din eðitimi verilebilir. Sadece çocuðun anlamada zorluk yaþayabileceði soyut konular konusunda acele edilmemeli, tam olarak 10–12 yaþlarýnda anlatýlmalýdýr. Ancak Peygamber Efendimiz'in "Ýnsanlarla akýllarý nispetinde konuþun." sözünden hareketle bu konulara erken yaþlarda da çocuðun seviyesine göre deðinilebilir. (Ebu Davud, Edeb, 20.) Özellikle bu tür tedirginlik ve korkular sebebiyle çocuða hiç din eðitimi verilmemesini veya geciktirilmesini tercih etmek; onun ruh ve zihin âleminde cevabýný veremediði sorularýn oluþmasýna sebep olabilir.

Okul öncesi dönemde çocuðun din eðitiminden sorumlu olan ebeveynler, bu sorumluluklarýný hakkýyla yerine getirmek için de yeterliliklerini artýrmaya çalýþmalý, gerektiði zaman yetkin kiþilerden destek ve öneriler almalýdýr. Çocuðu okuma-yazma yaþýna gelen anne ve baba, Kur’an öðretimi için gerekli olanaklarýn oluþmasýný saðlamalýdýr. Allah Rasulü (s.a.s.) çocuklara konuþmaya baþladýklarý çaðlarda iman esaslarýnýn, daha sonra ise Kur’an’ýn öðretilmesini istemiþtir. (Ýbn Mace, Mukaddime, 9.) Kendi uygulamalarýnda bunlarý bizzat görmek mümkündür.

Günümüze baktýðýmýzda son yýllarda tüm dünyayý etkisi altýna alan ahlaki çöküntü, suç oranlarýndaki artýþ ve baþýboþ yetiþen çocuklarýn geleceðimizi tehdit eden en önemli toplumsal problemler olduðunu görüyoruz. Bu problemlerin çözümü için sadece pansuman etkisi yapabilen öneri ve uygulamalar yerine daha temel ve daha tesirli tedavilere yönelmek gerektiðini düþünüyorum.

Örneðin; ülkemizde en çok suç iþleyenler 15-24 yaþ grubu içerisinde bulunmaktadýr. Ýçiþleri Bakanlýðý ve Devlet Ýstatistik Kurumunun yaptýðý araþtýrmalara göre ortalama suç oranlarý arasýnda çocukluk ve gençlik yaþ dilimi içinde suç oranlarý þöyledir:

Kasten adam öldürme %12, kasten yaralama %18, ýrza geçme ve ýrza geçme giriþimi %18, dayak, dövme, vurma, yaralama %8, hýrsýzlýk %34, fuhþa teþvik %4, gasp ve yaðma %16, kasten yangýn çýkarma %9’dur. Suçlarýn yaklaþýk %25’i baþkalarýnýn kýþkýrtmasý ve özendirmesi ile %45’i birden fazla kiþiyle planlý olarak, geri kalaný kendiliðinden tek baþýna gerçekleþmektedir. Suç iþleyen çocuklarýn ve gençlerin yaklaþýk %90’ý kentlerde, %10’u kýrsal bölgelerde oturmakta olup darp, dayak, dövme, vurma, yaralama, hýrsýzlýk gibi suçlar daha çok kentlerde oturan çocuklar ve gençler tarafýndan iþlenmektedir. (Prof. Dr. Özcan KÖKNEL, Kimliðini Arayan Gençliðimiz, Altýn Kitaplar Yayýnevi, Ýstanbul 2001, 1. baský, s. 356.)

Gençlerin ve çocuklarýn suç iþlemesi toplumsal bir sorundur. Davranýþ ve kiþilik bozukluklarý, çocukluk döneminde baþlayan ruhsal bozukluklar ve hastalýklar suça yol açan nedenlerdendir.

Çocuklara yeterli dinî ve ahlaki eðitimin verilmemesinin, ortaya bu nevi manzaralarýn çýkmasýný kaçýnýlmaz kýldýðý ise bir gerçektir. Din eðitiminin eksikliði ve dinî deðerlerin zayýflamasýyla baþ gösteren ve insanýn yaratýlýþýndaki fýtratýna, doðasýna yakýþmayan hastalýklý davranýþlarýn þifasý ve gýdasý yine din eðitimindedir.

 

Bu yazý 3688 defa okunmuþtur...

Yorum Ekle

Yazdýr

YORUM LÝSTESÝ

KATEGORÝDEKÝ DÝÐER HABERLER

n

02/10/2017 - 04:58 ANNE BABAYA  ÝHSANDA BULUNMAK

n

03/07/2017 - 03:56 EVLÝLÝKTE AÝLE ÝÇÝ SAÐLIKLI ÝLETÝÞÝM

n

19/04/2017 - 03:19 NESÝL EMNÝYETÝ

n

17/04/2017 - 03:46 ÇOCUKLARIMIZA Peygamberimizi sevdirmek 

n

07/11/2016 - 12:41 EVLÝLÝKTE GEÇÝMSÝZLÝÐÝN NEDENLERÝ

n

18/10/2016 - 02:12 EÞLER ARASINDAKÝ GÜZEL GEÇÝMÝN FORMÜLÜ

n

22/09/2016 - 11:13 DEVREDÝLEMEZ SORUMLULUK: ANNE BABA OLMAK

n

10/08/2016 - 01:08 AÝLENÝN TEMEL KURALLARI

n

14/06/2016 - 11:52 Boþ Vakit mi Dediniz?

n

07/06/2016 - 03:26 AÞINDIRILAN DEÐERLERÝMÝZ: ÂÝLE MÜESSESESÝ

n

02/05/2016 - 12:28 EVLÝLÝK ÖNCESÝ VE NÝÞANLILIK

n

01/02/2016 - 11:27 EVLÝLÝK AKDÝ: NÝKÂH

n

19/01/2016 - 04:31 AÝlEDE Merhamet ve Merhametsizliðin Yansýmalarý

n

04/01/2016 - 11:53 EVLÝLÝK ANLAYIÞI VE EVLÝLÝÐÝN FAYDALARI

n

01/12/2015 - 03:19 GENÇ SAHABELER

n

20/11/2015 - 10:37 Kardeþ kýskançlýðý

n

08/08/2015 - 10:33 Çocuk Eðitiminde Anne ve Baba Nasýl Davranmalý

n

22/06/2015 - 03:09 Z E K Â T

n

19/06/2015 - 04:26 ORUÇ

n

08/06/2015 - 12:07 KUR’AN’A GÖRE HZ. PEYGAMBER’ÝN (s.a.s.) GÖNDERÝLDÝÐÝ TOPLUMDA AÝLE

n

16/12/2014 - 02:10 AÝLEDE ÇOCUÐA DÝN EÐÝTÝMÝ VERÝLMESÝ

n

24/10/2014 - 04:11 ANNE-BABANIN ÇOCUÐA YAKLAÞIMI

n

05/05/2014 - 12:46 ÝSLÂMA GÖRE ÇOCUK YETÝÞTÝRMEK

n

09/04/2014 - 12:29 ANNE-BABA-ÇOCUK ÜÇGENÝ

n

04/10/2013 - 05:33 Hz. Meryem: Mabede Adanmýþ  Bir Hayat

n

16/07/2013 - 12:58 TELEVÝZYON, BÝLGÝSAYAR VE ÝNTERNET KISKACINDA ÇOCUK

n

19/06/2013 - 03:03 Okul Öncesi Çocuklarýn Din Eðitiminde Peygamberî Metot

n

20/05/2013 - 04:03 KUR’AN ÞÝFADIR

n

28/01/2013 - 01:38 Ben seninle “Biz” olmak istiyorum

n

22/11/2012 - 10:25 Çocuk eðitiminde ailenin önemi

n

05/10/2012 - 02:43 Anne baba neyler, çocuðunu televizyon eðler

n

03/09/2012 - 04:04 Temelleri sarsýlmakta olan bir sýðýnak: Aile

n

13/07/2012 - 11:11 Oruç Tutanlar Nerede?

n

26/06/2012 - 04:07 Nezaket Dersi

n

05/06/2012 - 12:06 Evlilik ve Aile Kurumu -2-  

n

16/04/2012 - 12:10 Anne ve Babalara Üç Nasihat  

n

16/04/2012 - 12:05 Evlilik ve Aile Kurumu 1

n

02/04/2012 - 05:59 Ýslâm’da Anne hakký

n

05/09/2011 - 03:17 Kur’an-ý Kerim’den aile örnekleri

n

17/08/2011 - 01:29 Sünnet-i seniyye ve hadis-i þeriflerden kültürümüze yansýyan komþuluk öðretileri

n

13/07/2011 - 11:10 Ýletiþimin dili: Selam

n

20/06/2011 - 02:41 Adanmýþlýk Ruhu ve Gençlik

n

06/06/2011 - 02:19 Þahsiyet/kiþilik inþasý ve deðerler

n

11/04/2011 - 11:06 SEKAM: Aile S.O.S veriyor

n

28/02/2011 - 13:43 Hz Muhammed'in Aile Ýçindeki Örnek Davranýþý  

n

14/02/2011 - 13:01 Aile ve Geçimle Ýlgili Kulaklara Küpeler

n

17/01/2011 - 14:35 Toplumsal Duyarlýlýk ve Sorumluluk Anlayýþýnýn Ýslâmî Temelleri

n

06/01/2011 - 16:26 Unutulmaya yüz tutan deðerlerimizden SILA-ÝRAHÝM

n

06/01/2011 - 16:09 Evlilik ve Aile Hayatý Bir Ýbâdettir

n

02/12/2010 - 17:39 Toplumsal Çöküþte Kötü Ahlâkýn Rolü

n

25/03/2010 - 14:58 HZ. Peygamber'in Gençliðe verdiði önem

n

21/01/2010 - 09:58 Sünnet'te Nikah Mehir  Çeyiz ve Düðün

n

06/07/2009 - 14:55 Aile Ýliþkilerinde Hz. Peygamber’in Örnekliði

n

04/05/2009 - 14:12 Aile Sorumluluðu

n

09/04/2009 - 09:58 Aile Ýçi Ýletiþimde Altýn Kurallar

n

29/05/2008 - 21:37 Peygamberimizin Gençliði
 

Site Ýçi Arama

19 Cemâziye'l-Evvel 1446 |  21.11.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Onlar (Müþrikler), Allah'ý býrakýp, hakkýnda Allah'ýn hiçbir delil indirmediði, kendilerinin de hakkýnda hiçbir bilgilerinin bulunmadýðý þeylere kulluk ederler. Zalimlerin hiçbir yardýmcýsý yoktur.



( Hacc Suresi - 71)

Bir Hadis

Ebû Hüreyre radýyallahu anh’den rivayet edildiðine göre,

Hz. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
“Dünya mü’minin zindaný, kâfirin de cennetidir.”



Müslim, Zühd 1

Bir Dua

“Ey kalpleri çeviren (Allah’ým)! Benim kalbimi dinin üzere sabit kýl.”

(Tirmizî, Deavât, 89)

Hikmetli Söz

Gerçek sevgi, iyilik gördüðünde artmayan ve kötülük gördüðünde azalmayandýr.

Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com