Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4278
Toplam 16410514
En Fazla 25928
Ortalama 2706
Üye Sayýsý 1193
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
Ýtidal Notlarý
17/03/2015 - 11:15
 
Yaþar Deðirmenci
“Ey iman edenler! Hepiniz toptan barýþ ve güven dini Ýslâm’a girin! Þeytanýn adýmlarýný izlemeyin!”

Ýslam, hayatýn bütününü kuþatan bir dindir. Ýslam’ý yaþamak da yayýp teblið etmek de hayatýn bütünü dikkate alýnarak yapýldýðýnda baþarýlý olunmasý mümkündür. Hayatýn bir bölümünü ihtiva eden, diðer bölümlerini ikincil gören anlayýþla kâinatý kuþatan bir din üzerinden çalýþma yapýlamaz. Yapýldýðý takdirde kýsa veya uzun vadede o çalýþma aksaklýk gösterecektir. Ya çalýþanlar o aksaklýðý bizzat hissedecekler ya da davalarýný devrettikleri nesiller onlarýn aksaklýðýnýn bedellerini ödeyeceklerdir. Bu sebeple hayatýn içinden kopmadan ve sele de kapýlmadan yürüyen bir çalýþma mantýðý oluþturmalýyýz. Bunun için de ifrat ve tefride düþmeden istikamet üzere hizmet etmek gerekir. Münferit eylemler yerine cemaat eylemini, bir kiþinin düþünceleri yerine de þûra ürünü fikirleri tercih gerekmektedir.

***

Dinimiz hassas bir seviyede denecek kadar ‘bir lidere baðlý olmayý’ emretmektedir. Hatta Hz. Ömer’e izafe edilerek nakledilen þu söz çok önemli bir çizgiyi renklendiriyor: ‘Cemaat olmadan Ýslam olamaz. Lider olmadan cemaat olmaz. Ýtaat edilmeyen liderin de liderliði olmaz.’ Lidere itaat ama itaati de kullarýn kulluðuna dönüþtürmeyecek dairede tutma itaati! .

Hep beraber, bir kiþi gibi olmaya çalýþacaðýz. Hayatý bütünü ile kuþatacaðýz. Dýþladýðýmýz bir konu olmayacak. Müfrit olmayacaðýz. Kur'an ve Sünnet üzere yaþadýðýmýz hayat, atar ve toplar damarýmýz gibi olacak. Ýbadet ve ruh dünyamýzý ihmal etmeyerek maddi/manevî tedbirde kusur etmeyerek Allah’ýn yardýmýný bekleyeceðiz.

***

Ýslâm “bana ne!” anlayýþýný reddederek toplumu gemiye benzetir. Gemide gedik açmak toplumu helake götürür. Yahudilik ve Hýristiyanlýk ilahî öðretilerin dengesini bozan iki ucu temsil ederken, Ýslâm itidal anlamýnda gelen istikametten ibaret olup ifrat ve tefrit arasýnda dengeyi muhafaza eder. ‘Ölçü ve denge’ olmazsa olmazýmýzdýr.

Ýslâm, canlý-cansýz her varlýk için bir rahmettir. “Ey iman edenler! Hepiniz toptan barýþ ve güven dini Ýslâm’a girin! Þeytanýn adýmlarýný izlemeyin!” Yani, hepiniz Ýslâm atmosferine girin; Ýslâm inancýný ve ahlakýný yaþayýn. Bu sayede siz, aileniz, toplumunuz ve bütün insanlýk barýþ ve huzura kavuþmuþ olur.

***

Peygamberimiz, yanýna gelen birisinin adýný sorar, “sert” ve “katý” manasýna gelen “Haþn” deyince Peygamberimiz, “Sen sert deðilsin, kolaysýn (yüsr)” buyurdu ve ismi öyle kaldý. Asiye ismini Cemile olarak deðiþtirmiþlerdir. Anlaþýlýyor ki isimlerin bile katý ve sert olanýndan uzak dururdu. Peygamber Efendimizin bütün hayatý müsamaha, kolaylýk ve yumuþaklýktý. Alýþveriþ konusunda: “Alýnca ve satýnca kolaylýk gösterenden Allah razý olsun” buyurmuþlar. Ýki zararla karþýlaþýnca daha hafif olaný tercih etmiþlerdir. Nitekim Hudeybiye anlaþmasýnda Hz. Peygamber’e “Allah’ýn elçisi” vasfý yazdýrýlmadý. Abdullah’ýn oðlu Muhammed yazýldý. Bismillahirrahmanirrahim yerine, Bismikellahümme/Allah’ým senin adýnla yazýlmasýna itiraz etmedi.

***

Ýslâm hukukunda iki maslahat veya hayýrdan büyük olan tercih edilir; büyük maslahat söz konusu ise küçük menfaatten vazgeçilir. Devam eden yararýn saðlanmasý söz konusu olunca geçici menfaatten vazgeçilir. Zararý def etmek, maslahatý celb etmekten önce gelir. Cemaat veya toplumun faydasý söz konusu ise bireyin faydasý feda edilir. Ýman ve akideye dayalý konular ameli konulara tercih edilir ve öncelik verilir. Ýlim amelden önce gelir. Farz-ý ayn olan yükümlülükler farz-ý kifayeye, farzlar da nafilelere tercih edilir. Bir kötülüðü telafi etmek daha büyük bir kötülüðe sebebiyet veriyorsa kötülük telafi edilmez.

****

Ýslâm; toplumu bir bina, bireyi de o toplumu meydana getiren unsurlar; tuðla, taþ vs. gibi görür, “bana ne!” anlayýþýný reddeder. Müslüman þöyle düþünür: Ben düzelirsem toplum düzelir, her þey bende biter, komþum aç iken uyuyamam, çýkan yangýný söndürmezsem beni de yakar, zalime “dur” demeyen zulme uðrar.

Ýslâm, istikamettir; yani saða-sola sapmadan itidali devam ettirmektir.

***

Ýslâm, iki dað arasýndaki dümdüz yolu andýrýrken; ifrat yokuþu, tefrit ise iniþi sembolize eder. Ýtidal fýtrattýr, birleþtiricidir; saflarý, kalpleri telif eden harçtýr. Müslüman; “Haydi müjde ver o kullarýma; onlar ki sözü dinlerler, sonra da en güzelini tatbik ederler.” Âyetinde vasfýný bulan insandýr. O, zararý def etmek ve yararlý olaný almakla görevlidir.

***

Hz. Ömer’in þu tevhidî duruþu önemli bir örnektir: Hz. Ömer, Peygamberimizin ashabýndan beyat aldýðý aðaçtan, insanlarýn yarar ve zarar umduðunu görünce kökten kestirmiþtir. Aðaç, geliþigüzel bir ormanýn aðacý deðil, o ismi Fetih sûresinin 18. âyetinde söz konusu edilen ve tarihi öneme sahip olan bir aðaçtýr. Buna raðmen Hz. Ömer, insanlarýn onu kutsadýðýný görünce onun vasýtasýyla iþlenebilecek günahlarýn önüne geçmek için kestirmiþti. Oðlu Abdullah da ayný faaliyeti devam ettirdi. Abdurrahman b. Avf’ýn kabri üzerinde bir çadýr görünce kaldýrýlmasýný emretti ve þunu söyledi: “Çadýrý býrakýn, ameli onu gölgelendirsin.”

***

Unutma! Eller çok olunca yük hafifleþir. Ýnsanlar köprü kuracaklarý yerde duvar ördükleri için yalnýz kalýrlar. Ýnsanlara dost ol, çünkü kervan ne kadar kalabalýk ve halký çok olursa yol kesenlerin beli o kadar kýrýlýr. Yeni dostlar edin, ama eskilerin de kýymetini bil.

***

Dost ve arkadaþýnýn ayýplarýný görünce ihtar edenlerden ol, ifþa edenlerden deðil. Baþýna gelen felaketlerin de iyi bir yaný vardýr. O da, gerçek dostlarýnýn kimler olduðunu ortaya çýkarmasýdýr. Mü’min kardeþinin kusurlarýný, açýklarýný araþtýrýp ortaya dökenlerden olma. Böyleleri marazî tiplerdir. Mü’min; kardeþinin kusurlarýný açýða çýkartýp onu rezil eden deðil, o kusurlarý örtüp, düzeltmeye gayret edip aziz edendir. Unutma ki, Allah’ýn güzel isimlerinden biri de “Settar: Ayýplarý örtüp, kapatan”dýr.


Bu Makale 5012 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

29/02/2016 - 10:00 Mü’minler izzet ve þerefi nerede arýyorlar?

©

07/04/2015 - 12:35 Modern dünya hepimizi yara bere içinde býraktý

©

17/03/2015 - 11:15 Ýtidal Notlarý

©

13/02/2015 - 16:15 Mü’mince bakýþa olan ihtiyaç

©

26/01/2015 - 14:07 Âlim bedel öder!

©

31/12/2014 - 15:56 Cinnet toplumunun figüraný olmayalým! Mesele yýlbaþý deðil, kimlik kiþilik meselesi

©

03/12/2014 - 16:11 Cihat eðitimi/Eðitimin cihadý

©

04/11/2014 - 19:03 Peygamberlerin yol gösterdiði hicret ve düþündürdükleri

©

13/10/2014 - 16:24 Kardeþlik zamaný!

©

02/09/2014 - 18:35 Dostane bir ikaz!

©

04/08/2014 - 13:32 Ramazan Bayramý sonrasý düþünceler

©

09/06/2014 - 13:56 Âlimler ne zaman celadet gösterecek?

©

06/05/2014 - 10:17 Dinimizi parçalayýp dünyamýza yamadýk!

©

03/04/2014 - 10:09 Mü’min bünyesinde açýlan yara!

©

04/02/2014 - 09:19 Tartýþmanýn galibi yoktur!

©

10/01/2014 - 10:18 Peygamberimize olan hasret ve düþündürdükleri

©

04/12/2013 - 13:13 Bir hadis-i þerif ve düþündürdükleri

©

06/11/2013 - 11:17 Mü’minler aman dikkat!

©

03/10/2013 - 14:06 Haccýn Þuuru

©

12/09/2013 - 12:49 Ýki Üstad Ýki Dergi Necip Fazýl KISAKÜREK Sezai KARAKOÇ Büyük Doðu ve Diriliþ

©

24/08/2013 - 14:12 Unuttuðumuz iki haslet: Dil ve Nezaket

©

08/07/2013 - 12:11 Ramazan ayýný hasret muhabbet ve hürmetle karþýlarken

©

10/06/2013 - 10:42 Üstadýn 30. Seneyi devriyesi münasebetiyle…

©

03/06/2013 - 12:05 Miraç bize ne söyler?

©

13/05/2013 - 18:28 Sessiz çýðlýk: ÖLÜM

©

18/04/2013 - 10:36 ‘Kutlu Doðum Haftasý’ Münasebetiyle

©

10/04/2013 - 11:04 Bir çýnarýn ardýndan

©

17/01/2013 - 11:37 Ümmetin Hastalýðý: Yolsuzluk

©

31/12/2012 - 13:43 Yýlbaþý deðil, kimlik, kiþilik, þahsiyet meselesi

©

20/12/2012 - 11:50 Yüksek binalar ve altýnda ezilen insanlýk!

©

20/11/2012 - 14:20 Hicret hayatýmýzýn neresinde?

©

04/10/2012 - 10:52 Ümmetin Hastalýðý: Dünyevîleþme

©

27/08/2012 - 12:49 Gönül dostlarýna kulak vermek

©

23/07/2012 - 11:44 Hepimiz yolcuyuz

©

25/06/2012 - 11:44 Âyetlerin ýþýðýnda karnemiz!

©

04/06/2012 - 11:45 Müslümanlarýn sorumluluðu ve düþündürdükleri

©

25/04/2012 - 14:32 Cömertliðin önemi ve düþündürdükleri

©

04/04/2012 - 14:27 Vahyin Dilinden
 
 

Site Ýçi Arama

19 Cemâziye'l-Evvel 1446 |  21.11.2024

Bir Ayet

Bismillahirramanirrahim

Ve onlar, Süleyman'ýn mülkü (nübüvveti) hakkýnda þeytanlarýn anlattýklarýna uydular. Süleyman inkâr etmedi; ancak þeytanlar inkâr etti. Onlar, insanlara sihri ve Babil'deki iki meleðe Harut'a ve Marut'a indirileni öðretiyorlardý. Oysa o ikisi: "Biz, yalnýzca bir fitneyiz, sakýn inkâr etme" demedikçe hiç kimseye (bir þey) öðretmezlerdi. Fakat onlardan erkekle karýsýnýn arasýný açan þeyi öðreniyorlardý. Oysa onunla Allah'ýn izni olmadýkça hiç kimseye zarar veremezlerdi. Buna raðmen kendilerine zarar verecek ve yarar saðlamayacak þeyi öðreniyorlardý. Andolsun onlar, bunu satýn alanýn, ahiretten hiç bir payý olmadýðýný bildiler; kendi nefislerini karþýlýðýnda sattýklarý þey ne kötü; bir bilselerdi.




( Bakara sûresi - 102)

Bir Hadis

Ömer ibnü’l Hattâb (r.a) ’den rivayet edildiðine göre,
Hz. Peygamber (s.a.v.) þöyle buyururken dinledim demiþtir:

Eðer siz Allah’a gereði gibi güvenip tevekkül etseydiniz, Allah size de kuþlara verdiði gibi rýzýk verirdi. Çünkü kuþlar sabahlarý kursaklarý boþ olarak çýktýklarý halde akþam dolu kursakla dönerler.



(Tirmîzî, Zühd 33)

Bir Dua

Bismillahirrahmanirrahim

“Ey Rabbim! Ben, senden hakkýnda bilgi sahibi olmadýðým bir þeyi istemekten yine sana sýðýnýrým. Eðer beni baðýþlamaz ve esirgemezsen kaybedenlerden olurum!”

Hûd Suresi - 47

Hikmetli Söz

Ahmaðý tanýmakta en kesin ölçü, onun Allah'a inanýp inanmadýðýdýr. Böylelerinin deneysel bilgileri, marifetleri hiçbir deðer ifade etmez. Ýmam Rabbani 

Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com