Zalim ise tüm bu yukarýda saydýðýmýz tanýmlarý bilerek ve isteyerek, sözüm ona kendince haklý olduðunu bir takým gerekçelere dayandýrarak iþleyen kiþi yada kurumdur.
Anlatýlýr; Kedi yavrularýný yemeyi kafasýna koyduðunda onlarý fareye benzetirmiþ,
Ýþte tüm zulümlerin ve sonuçta da zalimlerin pisokolojisi buradan baþlar. Yani zaten yapmak istediklerini ve tasarladýklarýný bir takým ön gerekçeler bularak, haklý bir zemine oturtmak isterler.
Kur’an’da sýklýkla bahsedilen, tarihin en meþhur zalimlerinden olan Firavun dahi,
Hz Musa’ya karþý zulmünü meþru gösterebilmek için, halkýna;
- “Size zarar vermesinden ve sizin dininizi deðiþtirmesinden korkuyorum” demiþti.
Bu günde eskinin zalim Firavunlarýnda hiçte altta kalmayan dünya Firavunlarýda yaklaþýk ayný gerekçeleri ileri sürmektedirler. Çünkü asýl varýlmak istenen mevcut iþgal düzenini saðlamlaþtýrmak için karþý tarafý adeta “yemek”tir.
Bu gün tüm dünyada aslýnda bir tek rüzgar esmektedir. O da “güçün” rüzgarýdýr. Eðer güç varsa ezme, yok etme, evini elinden alma hakkýda var demektir. Çünkü temelde tüm insanlar baþarýlý ve üstün olmayý istemektedirler. Ancak bunun biraz daha derinine inildiðinde karþýmýza çýkan þey güç olacaktýr. Güç tüm insanlarýn ortak amacý olagelmiþtir. Eðer gücün varsa gözüne kestirdiðin yada evine ve topraðýna gözünü diktiðin, hayince emellerini, tüm dünyanýn gözünün içine tabessümle bakarak gerçekleþtirirsin ve kimsede bu zülme ses çýkaramaz. Çünkü güç herkezi kendisine “secde” ettirmiþtir. Allah (cc); Hz. Ademe secde etmesini istediðinde, Þeytan’da kendisinin üstün ve güçlü olduðunu düþünüyordu. Ancak çok geçmeden Allah(cc), O’nu oradan aþaðýya indirmiþti. Bu böyledir, çünkü zulüm mutlak deðildir. Ve Tüm zalimler bunu mutlaka öncekilerin tattýðý gibi tadacaktýr!
Zalimlerin zülüm yapmalarýný doðuran en büyük etken, zülmetmeyi kendine haklý gördüðü kesimin, kendisine “mutlak itaat” beklentisinde olmasýdýr. Çünkü tüm zalimler “mutlak otorite” olmayý isterler. Eðer karþý tarafta birileri ona itaat etmezse, o zaman orasý onun gücünün bittiði yer olacaktýr. Ýþte bu durum tüm zülüm iþleyenleri çileden çýkaracý bir durum olacaktýr. Çünkü kendisine itaat etmesi gerektiðine inandýðý halk, itaat etmiyorsa, orada onun gücünün geçmediði ortaya çýkacaktýr ki bu bir zalim için olacak þey deðildir. Ýþte bu durum zalime zulüm için haklý bir zemin oluþmuþ olacaktýr.
Mutlak itaat isteði, “ilahlaþma sürecininde” bir yansýmasýdýr. Çünkü kula kulluk zalimlerin en büyük rüyasýdýr. Onlar; Tüm kurallarý belirlemek ister, onlar nereye gidilip gidilmeyeceðini, neyin giyilip giyilmeyeceðini, nasýl yaþanýp, nasýl yaþanýp nasýl yaþanýlmayacaðýný belirlemek isterler. Tüm zalimlerin özelde kendilerinin çok doðru olduðuna inanan, dolayýsýylada “kendisinede tapan” insanlar olduklarý içinde, genelde de elinin altýndaki tüm insanlarýn tam olarak “kenrisine tapmasýný” ister.
Zalimin cesareti gücünden gelmektedir. Gücü olmadýðýnda þahsiyet olarak bir hiç olduðunu bildiði için de temelde “korkak” insanlardýr. Bu korkaklýklarýnýn ortaya çýkmamasý için etrafýrý abartýlý bir duvarla örmüþlerdir. Psikolojik olarakta genelde zayýf karakterli, çeþitli endiþeleri ve kompleksleri olan, acýmasýz ve “yokedici” tipler olduklar için insanlara hep yukardan bakan insanlardýr.
Zalimler genelde iç huzuru olmayan ve sürekli acý çeken insanlardýr. Acý çektirmeyi bu kadar sevmeleri burdan ileri gelir. Acý onlar için kutsaldýr. Kendi inandýðý deðerlere inanmayanlarý, inandýrmak için tüm kaba kuvvetini devreye sokarlar.
Tüm zalimler aþýrý hýrslý ve alýngan insanlardýr. Bu durum onlar için cezalandýrmayý hýzlandýrýcý önemli bir unsurdur. Benmerkezciliklerini insanlarýnýn bir takým kýsmi yanlýþlýklarý ile beslerler. Onlar için en önemli þey, kurmuþ olduklarý camdan kulelerinin devamýný saðlamak ve gücünü arttýrmaktýr. Çünkü gücün bittiði yerde “hiçlik” baþlayacaktýr.
Allah (cc) Kitabýnda zalimleri anlatýrken, onlarýn azgýnlýklarýna dikkat çeker, Azgýnlýk aslýnda, insanlýðý aþmýþ ve karþý tarafa geçmiþ olmanýn bir doðal sonucudur.
Daha genel bir ifadeyle söylemek gerekirse, tüm zalimler baský yaparlar ve baskýyý haklý göstermek isterler. Saldýrganlýk, haksýzlýk ve azgýnlýk yapanlar aslýnda ruhen “hasta” insanlardýr. En büyük hastalýklarý ise bu hastalýklarýnýn farkýnda olamamalarýdýr.
Son olarak þunu söylemek gerekir ki, zalimin zulmüne birazda zulme uðrayanlar izin verirler.
Dahada doðrusu Hz. Ali’nin dediði gibi, zulme rýza göstermek en az zalimlik kadar suçtur.
[email protected]