Bu ayet, fesad kavamýnýn Kur’an’da yapýlan en iyi tanýmlarýndan birisidir. Fesad çýkaran insan masum deðildir. Çünkü fesadýn kendisi masum deðildir. Fesad; yapýyý, insaný, maneviyatý bozmayý amaçlayan büyük bir yaradýr. Fesad, fitneyle kardeþdir ve açtýðý tahribatlar özdeþdir. Fesad, içi normal ve sakin olmayanlarýn amelidir.
Lügatlarda fesad : Bozulma, kirlenme, kokuþma, yozlaþma, itikaden sapma, maddi-manevi kirlilik, karýþýklýk, kýþkýrtýcýlýk, ýslahýn zýddý olarak görülür. Yukarýdaki ayette ise, fesadýn mantýðý ve ayetin ikinci kýsmýnda ise psikolojisi verilmektedir. Ayet “onlara” diye çoðul ifadesi kullandýðýna göre fesatçýlar, genellikle tekil deðil, çoðuldur ve topluca hareket ederler. Yine ayetin birinci kýsmýndan anladýðýmýza göre, baþkalarýda, fesad çýkaranlarýn fesadýný anlayýp onlarý ikaz edecektir. Ayetin ikinci bölümünde ise, fesad çýkaranlarýn gerçek niyetleri farkedilip kendilerine yaptýklarý fesad haber verildiðinde, hemen savunma mekanizmalarýný öne sürerek, kendilerinin islah edici olduðunu ileri sürerler. Ýnsan, neyin fesad neyin islah olduðunu iyice ayýrt edemez ise yalancý fesatçýlarýn oyunlarýna gelir. Fesad çýkaranlar, yaptýðý iþlerin baþkalarý tarafýndan farkýnda olunmadan gerçekleþtirmek isterler. Ancak onlar masum olmadýklarý içinde eðer ifsadlarý ortaya çýkýcak olursa, bu sefer hedef saptýrarak gerçek yüzlerini örtmeye çalýþýrlar.
Genel anlamda “kiþisel fesad” ve “toplumsal fesat” olmak üzere iki tür fesad vardýr.
Her ikiside birbirini tamalayýcý özellikler arz etsede temelde farklýdýr.
1) KÝÞÝSEL FESAT:
Kiþinin kendisini, nefsinin eline verip þeytanýnýn izinden gitmesidir. Artýk insanýn Rahman’la arasý açýlýr, nefsi ona karþý fesad yani bozgunculuk çýkararak, imandan uzaklaþmasýný saðlar. Hiçbir þey bir anda olmadýðý gibi kiþinin kiþisel fesadýda bir anda olmaz. Tüm bozulmalar ve düzelmeler kademeli olarak gerçekleþir. Hz.Peygamber efendimizin þu hadisi düþündürücüdür :
“Bir koyun sürüsü içine salýverilen iki aç kurdun sürüye vereceði zarar, kiþinin mal ve mevki hýrsýnýn dinine vereceði zarardan daha þiddetli olamaz (Tirmizi). Bu hadis gösteriyor ki kiþi ne yaparsa kendisi yapar. Kiþideki hýrs onun için ciddi bir fesat olmuþtur.
KÝÞÝSEL FESADI DOÐURAN SEBEPLER
1) Özenme psikolojisi :
Ýnsan yaþarken birçok þeyle karþýlaþýr ve bir çok þeye eðilim gösterir. Bu insanda nefsinin çektiði þeyleri elde etme isteðinide beraberinde getirir. Özendiði menfaatlere önce aklý kayar, sonra yüreði kayar, sonra ayaðý kayar. Kiþi nefsinin fesadýna karþý kendisini tutmasýný bilirse, içine düþtüðü durumu zarar almadan atlatýr.
2) Zihin yanýlmalarý:
Þeytanýn insanda görmek istediði önemli yanlýþlardan biriside zihin yanýlmalarýdýr. Zihin göze benzer, göz nasýl görme kusurlarý içerir ve yanýlýrsa, zihinde anlama kusurlarý içerir ve yanýlýr. Yanýlan zihin zanlarla hareket eder ve kiþide kiþisel fesadý doðurur. Ýnsanýn zihin yanýlmalarýndan kurtulabilmesi için önce dürüst ve adil olmasý gerekir. Daha sonra doðru bilgiyi elde etmesi þarttýr. Doðru bilgi doðru düþünmeye, doðru düþünmede kiþiyi doðru imana götürecektir.
3) Yanlýþ arkadaþlýklar edinme:
Edendimiz (s.a.v.) : “Kiþi arkadaþýþnýn dini üzeredir” der. Bu çok önemli bir sözdür. Ýnsan kiminle dosluk kurduðunu ve arkadaþýnný onu nereye çaðýrdýðýna dikkat etmisi gerekir. Allah’a yakýn dost insaný Allah’a yaklaþtýrýr. Þeytana yakýn dost insaný þeytana yaklaþtýrýr.
2) TOPLUMSAL FESAD:
Toplum, insanlarýn bir arada yaþayarak belli bir amaç yada ideal etrafýnda birleþmiþ insanlar topluluðudur. Ancak bu insan topluluðu içinde doðal olarak herkez ayný yerde durmaz ve ayný düþünceyi paylaþmaz. Bu farklýlýk önceleri çok normalken, sonralarý egemen güçlerin etkisi altýnda kalarak toplumu kendi çýkarlarý amaçlarý gibi, toplumun tamamýnýn kabüllenmediði bir mecraya sürükleme niyetine bürünür. Bu çoðu kez toplumda ifsad þeklinde görülür. Ýþte yazýmýzýn baþýnda belirttiðimiz ayeti kerimenin iþaret ettiði anlam budur.
TOPLUMSAL FESADI DOÐURAN SEBEPLER
1) Toplum içinde tam bir kenetlenme olmayýþý :
Toplum içindeki insanlarýn çoðunluðu ayný yere doðru yürümüyorlarsa zihin ve kalp birlikteliði yoksa, o toplumda fesad çýkarýcýlarýn etkili olmasý doðaldýr. Toplumu ifsad etmek isteyen menfaat çevreleri için en uygun ortam böylesi ortamlardýr. Kiþisel olgunluðu oluþmamýþ insanlar için menfaat en önemli kazanýmdýr, bunun için her türlü hileyi kolaylýkla yapabilir ve toplumu ifsad edebilirler. Ancak toplum içersinde inanç ve hedef birliði varsa bunu yapmalarý kolay olmaz ve sonuçta alamazlar. Hz. Peygamber (s.a.v.) zamanýnda Medine’de ki yahudiler ve mühafýklar toplumu ifsad etmek için çok çaba sarfetmiþlerdi, ancak iman birliði karþýsýnda pek fazla yol alamadýlar ve etkileri çok sönük ve sonuçsuz geçti.
2) Münafýk ve iki yüzlü insanlarýn güçlü oluþu :
Güç psikolojisi insana her þeyi haklý ve makul gösteren bir durumdur. Ýnsan güçlüyse haklý olduðuna inanmaya baþlar. Münafýk ve ikiyüzlü insanlarda güç oluþmaya baþlýyorsa toplumsal ifsadda baþlýyor demektir. Çünkü içi bozuk insanlar, içindeki hastalýklarý ellerine güç geçirinceye kadar örterler. Sanki öyle birþey yokmuþ gibi davranýrlar. Allah, kitabýnda münafýklarý anlatýrken “Sen onlarý yüzlerinden ve konuþtuklarý zaman sözlerinden tanýrsýr” diyor. Bu fesad çýkarmaya temayyüllü insanlarýn iki önemli özelliðini ortaya koyan bir ayettir. Çünkü yüzler, özelliklede gözler “eðer doðru okunabelirse” insanýn iç dünyasýný ele verir. Toplumda fesad çýkarmaya niyet etmiþ insanlarýn bakýþlarý hiçte masum deðildir. Ýmam Gazali’nin de iþaret ettiði gibi gözlerle kalp arasýnda doðrudan bir baðlantý vardýr. Ayetin ikinci kýsmý olan, sözlerinde tanýrsýn ifadesi, fesat çýkaracak kiþinin (münafýðýn) sözleride masum deðildir. Ýçinde birçok birbirini tutmaz çeliþkili sözler ve abartýlý ifadeler barýndýrýr. Abartý ise, içerde sakladýðý tam tersi düþünceleri saptýrmak içindir.
3) Ýç dünyasý karýþýk bilinç altý dolu kiþiler:
Ýnsanýn hayatý küçük yaþlardan itibaren aldýðý yaralarla doludur. Bu yaralar bir süre devam eder ve insanýn hayatýndan uçar gider diye düþünülür, ancak çoðu kez hiçte öyle olmaz. Çünkü yaþanýlan sýkýntý ve acýlar bilinç altýna atýlýr. Bilinç altýda bir süre bekleyen acýlar fýrsat ve uygun ortam bulunca ortaya çýkar. Bu ortaya çýkýþ iyimser bir niyetle olmaz. Toplumda fesad çýkaran insanlar içi fesad dolu, yaralý olan insanlardýr. Çocukluðunda beri acý çeken insanlar ilerki yaþlarýnda da topluma çok acý çektirecek insanlardýr.
4) Geliþi güzel, kuralsýz yaþamak isteyenler:
Kuralsýz ve geliþi güzel yaþamak, þeytanýn insan nefsine verdiði bir fýsýltýsýdýr. Ýnsan kendisini serbest býraktýkça, hiç arzu edilmeyen yerlere gelir. Buraya gelirkende çoðu kez yanlýz gelmez ve etrafýnda birçok insanýda sürükler. Ýþte yapýlan bu iþlemin adý ifsattýr. Rahman insaný yaratýrken kurallý ve ilkeli olarak yaþamasýna göre yaratmýþtýr. Ancak insan nefsi, sanki bu dünyadayken cennette yaþýyormuþ gibi rahat ve canýný istediði gibi hareket ettmek ister. Bu da toplumsal karýþýklýða ve ifsada yol açar. Bir iþletmede mevcut duruma ve kurallara uymamada ýsrar eden insan oradaki tüm çalýþanlar üzerinde olumsuz etki yapar. Ýste bunun adý iftattýr. Þeytan toplumda kendi gibi fesad çýkaran insanlarý görmek ister ve bundan memnun olur. Çünkü þeytanýn en büyük ameli kiþisel ve toplumsal fesadýn çýkmasýna katkýda bulunmaktýr.
Bize düþen ise, kendimize gelip nefsimizi kontrol altýnda tutup ferdi ifsatlardan kaçýnmak. Toplumu bozup kendi çýkarlarýna hizmet etmek isteyen insanlara duyarsýz ve gözleri kapalý kalmamak. Toplumsal iyileþmede, þeytanýn iktidarýnýn eritip, Rahman’ýn iktidarýna katký saðlamak.
Bozulmaya ve fesada karþý duyarsýz kalmayanlara, mücadele edenlere selam olsun..
[email protected]