Ýnsan dýþ etkilere açýk olarak yaratýlmýþtýr. Ýyi insanlarla ve iyi ortamlarda bulunursa iyileþebilir, kötü insanlarla ve kötü ortamlarda bulunursa kötüleþebilir. Yukarýdaki ayetler, bizim nefsimizin (kendimizin) arýnma ile kirlenme arasýnda gidip geldiðimizin en güzel göstergelerinden birisidir. Düþünerek ve dikkat ederek yaþamak insanýn kirlenmesinin önünde ciddi bir engeldir. Kirlenmek, insan ruhunda sanýldýðýndan daha fazla hasar açan bir durumdur. O yüzden iyileþmek ve manen güzelleþmek için önce kirlenmenin giderilmesi gerekir. Kirlenmek hem içerden hemde dýþardan çift yönlü bir etki ile gerçekleþir.
Dýþardan oluþan kirlenmeler, çoðunlukla bizim dýþýmýzda ve özelliklede geleceðimizle ilgili hesaplarý olanlarýn, yavaþ yavaþ ama sonuçlarý düþünülmüþ olarak uzun vadeli çalýþmalarýnýn bir sonucu olarak gerçekleþir.
Tüm yaralanmalar ve hasarlar kiþisel dikkatsizliklerimiz sonucunda oluþur. Ýnsan yapýsýnda türlü zaaflar vardýr. Sosyal yapýnýn yönlendirmesini kendisine iþ edinmiþ toplum mühendisleri bunu çok iyi bilirler. Ýçerden gelen kirlenmeler ise çoðu kez nefsimiz (yani kendimiz) merkezli olan kirlenmelerdir. Popüler kültür, nefsin kirlenmesi için azami çaba harcar. Tüm hesaplarýnýn merkezinde bu vardýr. Çünkü nefisler bozulursa kiþi(lik)ler bozulur ve sonuçta toplumlarda bozulur. Tabiki bu bozulma süreci bir anda olmaz. Uzun bir süreçtir, zaman alýr, belki otuz, belki kýrk, belki elli yýl. Ama hedefi olan, eninde sonunda hedefine varýr! Sonu belli olmayan ve köksüz olan popüler kültüre karþý insanýmýzda öz koruma bilinci ve öz kültür bilinci oluþmalýdýr.
Burada ise bize düþen belli görevler vardýr. Biz bunu dört adýmda sýralýyoruz.
birinci adým; kendimizi tanýmak,
ikinci adým; inancýmýzý tanýmak,
üçüncü adým; toplumu tanýmak,
dördüncü adým; öz kültürü oluþturmak.
Bu tanýma süreçleri içersinde bize ilk baþta en çok faydasý olan ve iþin baþýda olan kendini tanýma evresidir. Çünkü kendisini tanýyan insan, zaaflarýný kusurlarýný ve artýlarýný ve eksilerini bilir. Bu tanýma, kiþisel düzelmeninde baþlangýc yeridir.
Ýkinci adým olan inancý tanýma, baðlý olduðumuz Rahman’a karþý görev ve sorumluluk-larýmýzý bilme, O’nun öngördüðü hayatý hayatlaþtýrma çabasýdýr. Popüler kültürün açtýðý derin yaralarýn tedavisi buralarda aranmalýdýr. Ýman, ‘baðlandýðýmýz tüm anlamsýz baðlardan kurtularak yanlýz Allah’a baðlanabilme’ baþarýsýdýr. Rahman’a karþý kuvvetli baðý olan insanlar, baþka baðlarla baðlanamazlar.
Popüler Kültür Nedir ?
Halkýn beðendiði, ilgi gösterdiði, ‘güncel ve moda olan’, halkýn içeriðini sorgulamadan
aldýðý, adeta hayat felsefesi yaptýðý, her türlü bilgi, duygu, düþünce, dil, sanat, yaþayýþ unsurlarýnýn tümüdür.
Popüler kültür, bir çeþit köksüz kültürdür. Bu yönüyle güncel ve geçicidir, doyurucu deðildir, eðitici deðildir, bilgilendirici deðildir, ikna edici deðildir, aslýda masum da deðildir, Popüler kültür oyalayýcý, halklarý sürükleyici, herhangi bir konuda derinleþmeyi ve hakikate ulaþmayý engelleyicidir. Çok iyi bir ‘oyalayýcý kültürdür’. Belki bu yönüyle ona bir kültür demekte doðru deðildir. Çünkü insana birþey katmaz, belki çok þeyi alýr götürür!
Popüler kültür bir yaþam biçimi oluþturmayý hedefler. Bunun kýsa tanýmý, sorgulamayan, anlamayan, gününü güneden ruhu bedeninden ayrýlmýþ, adeta robotlaþmýþ toplumlar oluþturmaktýr. Bir bitki uygun zemin bulduðu yerde yetiþir. Bu açýdan popüler kültürün hayatýmýzda bu kadar yoðun olarak yaþanmasýnda bizimde kusurlarýmýz yok deðildir. Biz ona kapý açmasaydýk, belkide o bu kadar rahat içeri giremeyecekti.
Popüler Kültürü Besleyen Objeler
a) Özendirme psikolojisi ve reklamizasyon:
Bir toplumu etkileyip deðiþtirmenin en ucuz yolu, özendirme yöntemidir. Zamanla içi boþaltýlmýþ nesiller türlü özendirme araçlarý ve reklamizasyon yöntemi kullanýlarak en hýzlý þekilde etkilenir ve deðiþtirilir. Ve buna malesef kimsenin pek birþey dediðide yoktur. Çünkü iþ sonuçta, alan razý veren razý konumuna getirilir. Ancak mesele bu kadar basit deðildir. Elden giden nesil bizim neslimizdir ve bir daha kolay kolay geri gelmemektedir.
Özendirme, maliyeti en düþük toplum mühendisliði yöntemi olduðu için, toplumlarla ilgili hesabý olanlarýn, bu günde sýklýkla kullandýðý bir yöntemdir. Gençlerimiz düþünmeden yaþamayý sevdiði için, içine girdiði girdabý çoðu kez farkedememektedir. Bu konuda tecrübesi olanlar ne yazýk ki kendinden kendine yaþama hastalýðýna yakalandýðý için gençlerimize el uzatmamaktadýr. Birbirine bakarak yaþayan bireylerimiz, zamanla özendiðiyle ‘aynýlaþma’ durumuna gelmektedir. Zaten en tehlikeliside budur...
b) Yenilmiþlik psikolojisi ve komleksler:
Kopleksler insanýn ruhunda oluþmuþ çukurlar yada tümseklerdir. Yükseklik kompleksi ve aþaðýlýk kompleksi olarak ikiye ayrýlýr. Yükseklik kompleksi muzaffer ve baþarýlý olmuþ insanlarýn yada toplumlarýn içine düþtüðü bir ‘tepeden bakma’ durumdur. Kendini üstün, güçlü ve muktedir görme hastalýðýdýr.
Aþaðýlýk kompleksi ise tam tersidir. Kendini zayýf, yetersiz, güçsüz ve baþarýsýz göme halidir. Bizim insanýmýz ise yaklaþýk ikiyüz yýlý alan sistemli bir çalýþmanýn sonucu olarak aþaðýlýk kompleksi olan bir toplum haline getirildi. Düþünerek, aklýný kullanarak ve çok çalýþarak baþarýyý elde etmiþ batý toplumlara bakarak daha da kötüsü onlara özenerek, benzeþmeyi ve açýklarýmýzý kapatmayý hedefledik. Halbuki onlar bir yere bakarak özenerek birilerini taklit ederek baþarmadýlar. Biz ise bunu bir türlü görmek istemedik. Kötü kopyacýlýk bize kolay geldi. Bu durumun farkýna varan batýlý toplumlar bizimle adeta oyun oynar gibi kendi popüler kültürü önümüze koydu. Bizde düþünmeden sorgulamadan aldýk.
Ýþte yenilmiþlik psikolojimizin kýsa tarihi bu.
Daha sonraki yýllarda ise satl taklitçiliðin ötesine geçerek, artýk kendi popüler kültürümüzü oluþturmaya baþladýk. Sorunun ençok büyüdüðü yerde tam burasý oldu. Çünkü yerli popüler kültür ne tam yerli idi nede tam yabancý. Karma karýþýk, köksüz ve basit...
c) Þahsiyet zayýflýðý ve imani terbiye azlýðý:
Kopleksli toplumlarda tabi olarak görülen bir durum vardýr ki, oda þahsiyet zayýflýðýdýr. Þahsiyet ancak, güçlü, inançlý kendine güveni ve hedefi olan bireylerde oluþur. Þahsiyet, öz geliþimini tamamlamýþ, iyeriye dönük bakabilen toplumlarda görülür. Toplumu oluþturan bireylerde olgunlaþmýþ þahsiyet henüz oturmamýþ ve buna baðlý olarakta ‘imani terbiye’ süreci oluþmamýþ ise, popüler kültürün orada yerleþmesi kolay olur. Zaten popüler kültürün nihayi hedeflerinden biriside, düþünmeden, sorgulamadan ve anlamadan yaþayan, ‘birçok þeyin baðýmlýsý’ bir nesil oluþturmaktýr ve bu yönüyle masumda deðildir.
d) Topluma suni modeller sunma:
Ýnsan, kendisinden önde ve önemli gördüðünü modellemeye yatkýndýr. Bu fitri bir durumdur. Ancak doðru yerde kullanýrsa yararlý, yanlýþ yerde kullanýlýrsa çok zararlýdýr. Allah’ýn Resullu (s.a.v) bizim için iyi birer modeldir. Popüler kültürün en sorunlu yönü, topluma suni modeller oluþturarak insanýmýzýn çarpýk bir anlayýþa saplanmasýna sebeb olmaktadýr. Çünkü suni modellerin en büyük zararý, gerçek modellerin önünü kesmesi ve dikkat daðýtmasýdýr. Bu durumda bireyin geliþimini son derece yavaþlatacaktýr. Suni modeller her zaman yalarcýdýr, aldatýcýdýr ve geçicidir. Asýl olaný gölgelemek ve engellemek için geliþtirilmiþlerdir.
e) Yanlýþ çevre ve arkadaþlýklar edinme:
Bizim kültürümüzde iki güzel deyiþ vardýr; ‘Üzüm üzüme baka baka kararýr’ ve ‘bana arkadaþýný söyle sana kim olduðunu söyleyeyim’ diye. Bu sözler etkileþimin ne kadar önemli bir gerçek olduðunu ortaya koyuyor. Ýnsan birlikte olduðu arkadaþýna dikkat etmesi gerekir, çünkü zamanla ‘benzeþme ve aynýlaþma’ olabilmektedir. Popüler kültür, çoðu kez arkadaþ etkisi ile kendine zemin bulur. Ýki arkadaþ arasýndaki sevgi, sorgulamadan birçok þeyi almayý ve yapmayý beraberinde getirir.
d) Nefsin þiþmesi ve dünyevileþme:
Nefis, insan içindeki bir çocuk gibidir. Arzu ettiði her þeyi ister, arzu etmediðinde de uzak durur. Nefis terbiye edilebilirse düzelir, olgunlaþýr, þekle girer. Eðer baþýboþ býrakýlýrsa, yabani otlar gibi kontrolsüz bir þekilde büyür ve azgýnlaþýr. Bu azgýnlaþma evresine biz ‘nefsin þiþmesi’ diyoruz.
Popüler kültürün nihayi hedeflerinden biriside, insanlarýn nefis öncelikli yaþamasýný hedefleyerek bireyselleþmesini saðlamaktýr. Ýnsan nefsini þiþirdikçe, dünyevileþecek, dünyevleþtikçe de þeytana yaklaþacaktýr. Þeytana yaklaþtýkça da, Allah’tan uzaklaþacaktýr.
Popüler kültürün asýl istediðide budur...
Popüler Kültüre Örnekler ve Nihayi Hedefler
a) Futbola aþýrý düþkünlük:
Ýnsan için tüm düþkünlükler, düþkün olduðunun adeta içine düþmektir, yani zaaftýr ve acziyettir. Ýnsan kendisini kontrol edebildiði nisbette akýllý, iradeli ve baþarýlýdýr.
Futbol nihayetinde bir spordur ve spor olarak kalmalýdýr. Ancak olmasý gereken yerde durmamýþtýr. Abartýlmýþ, büyütülmüþ, hepsinden önemlisi yüceltilmiþtir. Futbola karþý bu aþýrý yüceltme ve düþkünlük popüler kültürün beslenme aracýdýr.
Bugün futbol, büyük kitleleri, ‘büyük yýðýnlar’ haline getirerek, tepkisiz, etkisiz ve hissiz bir toplum oluþturmaktadýr.
Popüler kültürün belkide en kötü tarafý, en basit olaný en yüce gibi göstermesidir.
b) Hafif ve geçici müzik idolleri sunma:
Müzik insaný etkileyen, kiþiye içinde olana göre birþeyler söyleyendir. Müzik evrensel bir dildir. Ýyi niyetli olarak kullanýlýrsa bir çok þeye hizmet edebilir. Popüler kültür geçici ve köksüz olduðu için müziðide kendigibileþtirir. Gerçekte ruhun gýdasý Allah’ý hatýrlamak iken, popüler kültür ruhun gýdasýný müzik diye bize öðretmiþtir. Halbuki müzik gerçekte ruhun deðil, ‘nefsin gýdasýdýr’.
Bugün gençlerimiz birçok müzik idollerinin peþinden gitmektedir. Düþünmeden, anlamadan ve sorgulamadan! Onlarýn anlayýþlarý, hayatlarý, inanýþlarý insanýmýz tarafýndan olduðu gibi alýnmaktadýr. Bu zamanla ‘dýþý hoþ’, ama ‘içi boþ’ neslin yetiþmesi anlamýna gelecektir.
Gerçekte popüler kültürün nihayi hedeflerinden biride budur.
c) Moda ve kýyafet tutkusu:
Giyinmek tabii ve fýrtý bir ihtiyaçtýr. Ýnsanlar temiz ve uygun olaný giyinmelidir. Kýyafete olan düþkünlük, nefsin beðenilme arzusunun bir tecellisidir. Ýnsanlarýn çok büyük bir kýsmý insanlara bakarak yaþar. Bu beraberinde etkileþimide getirir. Davranýþlar, anlayýþlar ve kýyafetler zamanla birbirine benzemeye baþlar.
Moda dediðimiz olgu, aslýnda büyük tekstil devleririn suni bir þekilde toplumu yönlendirerek insanlara ihtiyaç olmayan þeyleri ihtiyaç gibi göstereren yalancý rüzgarlardýr. Sürekli deðiþmesi, kazancýn büyümesi içindir. Özendirmek, reklamizasyon, suni modeller sunma bunlarýn hepsi sonuçta birilerinin ‘kadife’ dayatmasýdýr.
Artýk moda, insanlar için neredeyse vazgeçilmez haline gelmiþtir. Ýnsanlarýn tükettiði hemen her þeyin modasý oluvermiþtir. Modanýn içinde olmayan bir obje kusurlu gibi algýlanýr olmuþtur. Ancak tüm bunlarla birlikte bir nesil daha oluþmaktadýr ki, onlar için moda asýl deðil, ihtiyaç asýldýr...
d) Düþünmeden, okumadan hedefsiz yaþama:
Allah, insaný birçok mahlukattan üstün yaratmýþtýr. Bu ütünlüðün en bariz örneði kendi ruhundan üflemiþ olmasýdýr. Bu durum diðer yaratýlmýþlarýn hiçbirinde yoktur. Yani insan özeldir. Ancak insanýn manen güzelleþebilmesi için ‘yaratýlýþýndaki hedefe’ uygun hareket etmelidir. Allah insaný ‘yeryüzünde halife’ olarak yaratmýþtýr. Bu þuur kendisinden kaybolmadýðý sürece (Allah’ýn izniyle) insan kaybolmayacaktýr.
Allah(cc) insana müthiþ bir ‘kitap’ indirmiþtir. Kendisi için gerekli herþey bu kitaptadýr. Ancak ne yazýk ki popüler kültür ve cahili anlayýþlar, insanla Allah(cc) arasýna girerek insanýn yoldan çýkmasýna sebep olmuþlardýr. Düþünmeden, sorgulamadan ve okumadan, adeta hedefsiz bir hayat yaþamasýný istemiþlerdir. Sadece bu yönü ile bile popüler kültür ‘masum’ deðildir.
Allah(cc) ise kitabýnýn inen ilk kýsmýný ‘oku’ ile baþlatmýþtýr.
Çünkü okumak görmektir. Okumak farketmektir. Okumak anlamaktýr. Okumak, kendini, insanlarý hayatý, olaylarý ve tarihi algýlamaktýr. Okuyan alýr, alan düþünür, düþünen anlar. Okumayan ise göremeyendir ve anlamayandýr.
Okumayan hisleriyle ve duygularýyla hareket edendir. Okumayan ve düþünmeyen ‘yolun dýþýnda’ kalandýr.
Hedefli olmak, idealist insanlarýn iþidir. Hedefli olmak, varacak yeri olan derli olan insanlarýn iþidir. Hedefli olmak, hakiki bir ‘ahiret yolcusu’olmaktýr. Hedefli olmak amacýna inanmanýn bir sonucudur. Allah(cc) hakiki hedefleri olarak yaþayanlarý sever...
Popüler Kültürden Korunma Yollarý
Özellikle yeni yetiþen genç nesille baðlarýmýzý koparmadan, ‘öz kültürün’ oluþumuna önem verilmelidir. Öz kültür bizim hayatýmýzýn her alanýna sirayet etmelidir. Bize ençok zarar veren komplekslerimizdir. Kopleksler, maalesef kalenin içeriden feth edilmese imkan vermektir. Komlekslerden sýyrýlmak, ancak güçlü bir irade eðitimi, bilgilendirme ve ‘imani þahsiyet’ ile oluþabilir.
Ayrýca topluma, özelliklede gençlerimizi doðru modeller sunmak son derece önemlidir. Ýnsan tabiatý modellemeye çok yatkýndýr. Doðru modellerin olmadýðý yerlerde, yanlýþ modeller öne çýkacaktýr.
Hatýrlarsanýz, yazýmýzýn baþ tarafýnda dört ayþamadan bahsetmiþtik. Bu aþamalarý bir kez daha hatýrlayarak, yazýmýza son verelim. Çünkü bu aþamalar popüler kültürün açtýðý yaralara bizce en iyi çözümdür.
birinci adým; kendimizi tanýmak,
ikinci adým; inancýmýzý tanýmak,
üçüncü adým; toplumu tanýmak,
dördüncü adým; öz kültürü oluþturmak.
[email protected]