Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 2757
Toplam 16464909
En Fazla 25928
Ortalama 2710
Üye Sayýsý 1194
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
FELSEFENÝN ÇALDIÐI ÝNSANLAR
02/04/2021 - 10:43
 
Abdulhamit Kahraman
Þunu en baþa koyalým: Kalpler ancak Allah'ýn c.c. elindedir. Kimse sonundan emin olamaz. Biz her zaman imânýmýzý korumaya çalýþmalýyýz ve Allah'tan c.c. her zaman hüsn-ü hâtime istemeliyiz.

Hz. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin en çok yaptýðý duâ: "Ey kalpleri evirip çeviren Rabbimiz, kalplerimizi senin dininde sâbit eyle" idi.

Çünkü kalp 'dönerse' her þey döner. Kalp deðiþirse her þey deðiþir.

Bulunduðunuz hâle bakarak hep böyle devam edecek ve böyle kalacak diye bir çeþit 'emniyet' duygusu içine olmamalýyýz.

Her zaman sonumuzdan korkmalý ve ince bir 'endiþe' içinde olmalýyýz. Çünkü bu duygu bizi 'diri' tutacaktýr Allah'ýn c.c. izniyle..

Bizler yaþadýðýmýz toplumda çeþitli þekillerde sürekli kirleniyoruz. Ne yazýk ki imânýn ve islâm'ýn hâkim olmadýðý bir toplumda yaþýyoruz. Ýþte sâdece bu yüzden bile sürekli kirleniyoruz.

Toplumun hemen her katmanýnda insaný 'kirleten' ve 'zehirleyen' çok þey olmasýna raðmen, onlarý arýndýran ve tedâvi  eden etkiler ve mânevi hekimler oldukça azdýr. Olanlar da toplumun diðer katmanlarý tarafýndan etiketlenir, ötekileþtirilir ve kötülenir.

Dolayýsýyla 'temizlenmek' için çok özel çaba sarfetmeye ihtiyacýmýz vardýr! Ancak herkes bunu saðlýklý bir þekilde yapamaz ve çoðu kez kendini 'akýntýya' býrakýr.

Tüm bunlarla birlikte,

Özellikle okuyan ve düþünen insanlarda zaman zaman zihinsel 'gitgeller' olabilir. Çünkü okuyan insanlar farklý fikirlere, bâzen de bir çok 'bâtýl' düþünceye mâruz kalabilir.

Onca 'fikir' bombardýmanýndan sýyrýlmak, kalbinde açýlan yaralarý sarabilmek ve en önemlisi onlara 'cevap' üretip iç dünyasýnda 'çürütebilmek' hiç de kolay deðildir.

Önceleri sýrât-ý müstakim üzere olupta sonradan yoldan çýkan ve 'acayip' (þaz) fikirler ileri süren zatlarý (hocalarý) biraz da böyle okumak ve anlamak gerekir.

Çünkü bu zatlarýn bir çoðu çokça okuduðu için bir süre sonra karþý arazinin kitaplarýný da (merak edip) okumaya baþlýyor. Artýk büyük bir özgüvenle, "kendi kültürümün kitaplarýný okudum biliyorum" düþüncesiyle beslendiði kitaplarý arkaya atabiliyor. Ýçinde 'zehirli' otlarýn çokça olduðu karþý arazinin kitaplarý içinde 'cesurca' dolaþabiliyor.

Eðer oradaki iddialara, vehimlere ve þüphelere zihin dünyasýnda verilecek saðlýklý 'cevaplarý' yok ise degrade 'deðiþim' baþlýyor!

Ýþte ne oluyorsa bundan sonra oluyor! Ýnsana önce farklý ve ilginç gelen, içi 'çözümsüz' felsefe dolu kitaplarý okudukça zihni yeniden þekillenmeye baþlýyor! Sapma ve sýrat-ý müstakimden uzaklaþma tam da burada baþlýyor.

Okuyan herkes bilir ki

Felsefe ile uðraþan bir insan, eðer hazýrlýklý ve 'donamlý' deðilse mutlaka 'yara' alýr. Çünkü felsefe vehim, 'þüphe' ve zan üzerine kuruludur. Birinin dediðini diðerinin kabul etmez. Ýçi adetâ 'çeliþkiler' ve hurafeler yumaðýdýr.

Tüm bu zihinsel hurâfe dolu felsefî kitaplarý 'savunmasýz' ve hazýrlýksýz bir þekilde okuyan insanýmýzda 'gelgitler' ve 'þüpheler' oluþmaya baþlar.

Akabinde

Önce, zihnindeki mevcut anlayýþýnda yada 'inanç' sisteminde kendince bâzý 'tadilatlar' yapar. Ancak zamanla buda ona yeterli gelmez. Çünkü zihin yoðun bir þekilde bâtýl 'þüphe' bombardýmana mâruz kalmýþtýr.

Ýçinde yeni yeni þekillenen bu farklý yapý kendisini bir süre sonra iyice tatmin etmemeye baþlar. Daha sonra inacýndaki mevcut mânevi binayý tamamen yýkýp yeni baþtan, aklýna, hevâsýna ve 'zanlarýna' göre bambaþka bir inanç sistemi inþâ eder.

Sonra bizim karþýmýza çýkar; "ben geliþtim, deðiþtim eskiye sünger çektim, bambaþka bir insan oldum, "agnostik" oldum yâda önceki inancým "uydurulmuþ dinmiþ, ben þimdi indirilmiþ dine inanýyorum" diyebilir!

Mesela

Daha önce zat evrim teorisine tamamem karþýyken, kendi ifâdesiyle: "Ben 800 tane evrim videosu seyrettim" diyebilir. Ardýndan bir bakarsýnýz açýkça evrim teorisine imân ettiðini ilân ediverir ve buna inanmayan insanlarý da haþa Kur'ân'a uymamakla, âyetleri inkâr etmekle itham edebilir!

Felsefe

Kimsenin kolay kolay 'sorgulayamadýðý', sorgulayanlarýn da acýmasýzca 'infaz' edildiði, insanlýða faydadan çok zarar getiren, kendine ve aklýna imân etmiþ insanlarýn oluþturduðu zihinsel vehimler, 'doðmalar' ve 'varsayýmlar' bütünüdür!

Felsefe

Kendisini hakikat ve 'hikmet' arayýcýsý gibi gösteren, ancak gerçekte hikmet ile ve onun gerçek sahibi ile 'kavgalý' olan, þeytandan aldýðý 'vahyi', kendi zihinsel düþünceleri gibi sunan bâtýl ve tutarsýz, bir yýðýn 'þüpheler' dünyasýdýr.

Felsefe

Ýnsaný aslâ hakikate ve hikmete ulaþtýramaz! Çünkü felsefe hikmetin sâhibi olan Rabbimiz ile kavgalýdýr ama buna karþýlýk þeytaný ile son derece barýþýktýr.

Ýnsanlara sâdece kendi çýkarýmlarýný yani aklýnýn ulaþtýðý yerleri vâdeder, kendi doðmalarýný doðru kabul edip insanlarýn inanmalarýný bekler!

Felsefe

Ýlk bakýþta insan 'aklýnýn' üretimi gibi gözükür, ancak gerçekte hiç de öyle deðildir. Çünkü felsefe þeytanýn insana bir çeþit' vahyidir'. Ama þeytan bu vahyi, kiþinin kendi düþüncesi gibi gösterir. Buda onun bir baþarýsýdýr.

Felsefe ve sevenleri aslâ felsefenin 'eleþtirmesini' kabul edemezler. Kendilerini bir baþkasýnýn eleþtirmesini de tahammül edemezler.

Özellikle bizler gibi 'inanç' sâhibi insanlarý felsefe üzerine yapýmýþ olduðu haklý ve doðal eleþtirilere bile þiddetle karþý çýkar ve geri püskürtmeye çalýþýrlar.

Ýþte bu yüzden felsefe eleþtirisi pek yapýlamaz. Çünkü yapanlar 'linç' edilmeyi göze almak durumunda kalýrlar!

 

FELSEFENÝN YARALARI NASIL SARILABÝLÝR?

 

Felsefe sonuçta bir þüpheler ve vehimler yumaðýdýr demiþtik. 'Þüphe', þeytanýn en çok sevdiði zehirdir. Ýlginçtir þeytan bir tek kendisinden þüphe ettirmez!

Þeytan, topluma faydasý olacak olanlarla herkesten daha çok ve daha 'özel' ilgilenir. Tâbi þuda bir gerçektir ki; þeytan, ancak bizim açýmýzdan kapýdan girebilir! Zaaflarýmýz ona açýlmýþ kapýlarýmýzdýr.

Ancak ona karþý çoðu kez tek baþýmýza kolay kolay gâlip gelemeyebiliriz. Bu çok kolay deðildir. Bunu ancak Allah'a c.c. teslimiyetle ve 'birlikte' sýðýnarak yapabiliriz.

Felsefenin ve onun hâmisi þeytanýn açtýðý 'yaralarý' giderebilmek için, içinde hiç þüphe olmayan Allah'ýn c.c. kitabý olan Kur'ân ile tedâvi edilmelidir. Çünkü içinde 'þüphe' olmayan tek kitap Kur'ân'dýr. Çünkü o Allah'ýn c.c. sözleridir. Diðer tüm sözlerin ilacý ve þifâsý ancak Kur'ân'dadýr.

Sonuçta

Kur'ân'ýn þifâ olmadýðý, tedâvi etmediði hiç bir þüphe ve 'maraz' yoktur! Tam korunma ise ancak ihlâs ve takvâ ile olur.

Tüm bunlarla birlikte

Bu derin yaralar Allah'a c.c. içten sýðýnmakla, çok duâ etmekle, çok hayýrlar yapmakla, Kur'ân'a sarýlmakla ve Hz. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin 'sünnetlerini' yaþamakla mümkün olabilir.

Kul, Allah'tan uzaklaþmazsa,

Allah'ta kuldan uzaklaþmaz!

Kendimizden emin olmadan

Her dâim Allah'a c.c. sýðýnarak ve O'na koþayak yaþayalým inþaallah.

 

Selâm ile.

Abdülhamit Kahraman

19. Þaban.1442

02. Nisan. 2021


Bu Makale 5121 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

22/08/2024 - 09:47 BÝZÝM KÖKLERÝMÝZ OSMANLIDIR AMA..

©

27/02/2023 - 09:24 DEÐERLÝ HOCALARIM

©

28/09/2022 - 14:27 TEKFÝRCÝ..

©

31/01/2022 - 10:18 CÂMÝLERÝMÝZ BU TOPLUMA NE KATIYOR?

©

24/01/2022 - 09:30 KARDAN HEYKELLER YAPMAK

©

27/12/2021 - 12:53 ÂÝLEYE SAHÝP ÇIK 

©

06/12/2021 - 09:31 DÝN SORGULANABÝLÝR MÝ?

©

27/10/2021 - 15:39 ELEÞTÝRÝ BÝR NÝMETTÝR

©

23/09/2021 - 11:47 ÝMAM HATÝP NESLÝ NASILDIR?

©

14/06/2021 - 09:27 GENÇLÝÐE DÝKKAT EDÝNÝZ

©

02/04/2021 - 10:43 FELSEFENÝN ÇALDIÐI ÝNSANLAR

©

12/01/2021 - 11:22 ÝÞTE TOPLUMUMUZUN HÂLÝ BU

©

21/07/2020 - 13:18 GENÇLÝK NEREYE GÝDÝYOR?

©

21/07/2020 - 13:14 ÞÝMDÝ TAM ZAMANI

©

21/04/2020 - 09:14 CÂMÝLER KAPATILDI CUMALAR KALDIRILDI AMA..

©

21/05/2019 - 10:06 UYARI VE HATIRLATMA

©

22/04/2019 - 09:46 ALLAH'IN (cc) DÝNÝNE YARDIM EDÝNÝZ

©

09/01/2018 - 09:50 HADÝSLER KUR'AN'A ARZ EDÝLEBÝLÝR MÝ?

©

02/12/2016 - 13:24 SURÝYE'DE NELER OLUYOR?

©

23/06/2016 - 12:02 VE RAMAZANIN SULTANI Ý'TÝKAF GELDÝ..

©

03/06/2016 - 16:49 BU RAMAZAN FARKLI OLSUN

©

21/05/2016 - 15:00 BU GECELER BÝDAT MÝ DÝR ?

©

29/02/2016 - 12:16 28 ÞUBAT BÝTTÝ MÝ, SÝNDÝ MÝ?

©

19/07/2013 - 19:54 SÜNNET NEDEN ÖNEMLÝDÝR?

©

30/07/2012 - 10:55 UNUTULAN SÜNNETLER

©

03/04/2012 - 12:46 EÐÝTÝMDE EBEVEYN HATALARI

©

26/01/2012 - 14:22 YEDÝÐÝMÝZ HER ÞEY HELAL MÝ­­­?

©

08/12/2011 - 11:15 HÝCRÝ YENÝ SENE (1433)

©

21/09/2011 - 11:53 AKIL VE DOÐRU DÜÞÜNME

©

25/04/2011 - 11:45 Hz.PEYGAMBER (sav)’ÝN SAHABEYÝ YETÝÞTÝRME YÖNTEMÝ

©

11/03/2011 - 11:32 KOMPLEKSLÝ ÝNSANLAR

©

07/01/2011 - 15:12 BENCÝL ÝNSANLAR

©

03/12/2010 - 17:23 HAYANIN ERÝMESÝ

©

14/10/2010 - 17:51 Menfaatçilik Hastalýðý ve KREDÝ KARTI GERÇEÐÝ

©

26/07/2010 - 14:45 RAMAZAN ve Ý'TÝKAF

©

21/06/2010 - 12:22 HIRÇIN ÝNSANLAR

©

22/03/2010 - 14:57 ZEKÝ ÝNSANLAR

©

18/02/2010 - 18:39 AKILLI ÝNSANLAR

©

21/01/2010 - 18:05 ZULMÜN VE ZALÝMÝN PSÝKOLOJÝSÝ..

©

31/12/2009 - 21:57 HÝCRÝ YENÝ SENE (1431)

©

25/11/2009 - 11:26 KALBÝN TERBÝYESÝ

©

30/09/2009 - 14:22 ERGENLÝK PSÝKOLOJÝSÝ VE DÝNÝ EÐÝTÝM - 1

©

20/08/2009 - 17:20 RAMAZAN ve Ý’TÝKAF

©

25/07/2009 - 11:01 RAMAZANIN HALET-Ý RUHÝYEMÝZE ETKÝLERÝ

©

02/07/2009 - 11:32 ÝDEOLOJÝK EÐÝTÝM SÝSTEMÝ VE SONUÇLARI

©

02/05/2009 - 16:15 POPÜLER KÜLTÜR KISKACINDA ÝNSAN ve ARINMA

©

08/04/2009 - 17:41 AÝLEDE SAYGI VE ANLAYIÞ

©

04/02/2009 - 23:37 FESADIN PSÝKOLOJÝSÝ

©

31/12/2008 - 17:47 HÝCRÝ YENÝ SENE (1430)

©

10/11/2008 - 22:11 Ýslamýn Ýnfak Anlayýþý

©

15/09/2008 - 23:12 CÝMRÝLÝÐÝN PSÝKOLOJÝSÝ

©

05/06/2008 - 23:18 KUR’AN’DA ÝNSANIN TERBÝYE SÜRECÝ
 
 

Site Ýçi Arama

2 Cemâziye'l-Âhir 1446 |  03.12.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Elçinin çaðýrmasýný, kendi aranýzda kiminizin kimini çaðýrmasý gibi saymayýn. Allah, sizden bir diðerinizi siper ederek kaçanlarý gerçekten bilir. Böylece onun emrine aykýrý davrananlar, kendilerine bir fitnenin isabet etmesinden veya onlara acý bir azabýn çarpmasýndan sakýnsýnlar.

( Nûr sûresi - 63)

Bir Hadis

Berâ (radýyallahuanh) anlatýyor:

Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) þöyle buyurdu:

"Kur'ân-ý Kerim'i sesinizle güzelleþtirin."


Ebu Davud, Salât 355; Nesâî,Salât 83; ÝbnuMâce, Ýkâmet 176

Bir Dua

Bismillahirrahmanirrahim

“Rabbim! Beni ve soyumdan gelecek olanlarý namazý devamlý kýlanlardan eyle; Rabbimiz, duamý kabul et!”

Ýbrahim, Suresi - 40

Hikmetli Söz

Sözlerin amellerinden sayýldýðýný bilen kimse, az konuþur ve ancak kendisini ilgilendiren þeyleri söyler.

Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com