Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4289
Toplam 16410525
En Fazla 25928
Ortalama 2706
Üye Sayýsý 1193
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
NAMAZ VAKÝTLERÝ
22/08/2009 - 10:36
 
Fehmi Çiçek
Hiç þüphesiz ki namaz yerin ve göklerin Yaratýcýsý, Alemlerin Rabbý Allah Tealanýn; akýllara durgunluk veren Azameti karþýsýnda, kainattaki muhteþem organize dizayn ve sanat önünde, evrendeki her br zerrenin Onun bir sýfatýný zikrettiði musiki arasýnda, bir kulun yere ykýlýp secdeye kapanmasý ve bu muazzam otoritenin sahibine engin saygý derin sevgi ve sarsýlmaz baðlýlýðýný sunmasýnýn bir sembolüdür. O nedenledir ki kundaktaki Ýsaya Yturdaki Musaya emredilen namaz Beþerin Efendisi son peygaberin ümmetine de emredilmiþtir. Namaz bir müminin miracý, manevi hayatýnýn can damarý, dininin direði, imanýnýn gücüdür.

     Namazýn, din, fert ve toplum hayatýndaki tartýþýlmaz deðeri fazileti ve kýymetini gören çaðýmýzdaki bazý sapýk fýrkalar, Müslümanlarýn bu direncini kýrmak ve dinin direðini yýkmak için namaza saldýrmýþlar, namazýn islamdaki büyük konumunu görünce onu tamamen ortadan kaldýrmanýn mümkün olmadýðýný anlayýnca biraz taktik deðiþtirerek namazý tahrif etmek, maksadýndan çýkarmak için vakitlerini dörde, üçe, ikiye (ileride sýfýra) indirmenin çalýþmasýný baþlatmýþlardýr. Ýþte onlarýn bu planlarý bizi böyle bir makaleyi yazmaya sevk etmiþtir. Gayret bizden, tevfik Allah’tandýr.

     NAMAZ VAKÝTLERÝ ALLAH TARAFINDAN BELÝRLENMÝÞTÝR

     Muazzam þan ve þeref sahibi Yüce Yaratýcý Nisa suresi yüz üçüncü ayeti kerimede þöyle buyurmaktadýr:

     “Hiç þüphesiz ki namaz, müminlein üzerine, vakitleri (Allah tarafýndan) tayin edilmiþ bir farzdýr”

      Bu ayeti kerimede “vakitleri tayin edilmiþ...” ibaresini tabiin alimleri “vakitleri belirlenmiþ” þeklinde tefsir etmiþlerdir. Çünkü Arap dilinde kendisine belirli biz zaman dilimi tayin edilen her þeye “muvakketen” denilir. Bir baþka ifadeyle bir baþlangýç vakti bir de bitiþ vakti olan he þeye “muvakketen (süresi belli, geçici)” denilir.

     O halde beþ vakit namazýn süreleri ve vakitleri belirlenmiþ ve tayin edilmiþtir. Peki bu vakitleri kim belirlemiþtir? Yukarýdaki ayeti kerimeyi tercüme ederken parantez içinde (Alah tarafýndan) ibaresi kendi kafamýzdan attýðýmýz delilsiz bir ibare asla deðildir. Bilakis Ýmam Buharinin rivayet ettiði þu hadisi þerife dayanmaktadýr:

     Buhari (rahmetullahi aleyh) hocasý Abdullah b. Seleme’den, o da hocasý Ýmam Malik’ten, o da büyük hadis alimi Ýbn-i Þihab ez-Zühri’den rivayet ediyor: Bir gün Ömer b. Abdilaziz ikindi namazýný geciktirir. Bunun üzerine (Hz. Aiþe’nin yeðeni) Urve b. Zubeyr onun huzuruna çýkar ve ona þunu haber verir: Bir gün sahabe Muðira b. Þu’be, Irak valisi iken ikindi namazýný geciktirmiþti. Bunun üzerine diðer bir sahabe) Ebu Mesud el-Ensârî (r) onun huzuruna çýktý ve þöyle dedi: “Bu ne hal ey Muðira!? Bilmiyor musun ki, Cebrail (as) (Miraç gecesinin sabahýnda) indi (sabah) namazýný kýldý ve Rasulullah (sav.) de (ona uyup sabah) namazýný kýldý. Sonra Cebrail (öðle namazýný kýldý. Rasulullah (sav.) de öðle namazýný kýldý. Sonra Cebrail ikindi namazýný kýldý. Rasulullah (sav.) de ikindi namazýný kýldý. Sonra cebrail akþam namazýný kýldý. Rasulullah (sav.) de akþam namazýný kýldý. Sonra Cebrail (yatsý) namazýný kýldý. Rasulullah (sav.) de (yatsý) namazýný kýldý. Sonra da Cebrail “Bana böyle (namazýn nasýl, ne zaman kýlýncaðýný sana öðretmem) emredildi” dedi. Bunun üzerine Ömer b. Abdilaziz, Urve b. Zübeyr’e “Ne söylediðini bil. Namaz vakitlerini Cebrail mi Allah Rasulüne gösterip tayin etti?” deyince Urve b. Zübeyr (Bunun sadece kendi görüþü olmadýðýný göstermek için) “Bu hadisi ayný þekilde Beþir b. Ebu Mesud sahabe babasý Ukbe b. Amr el-Bedrî’den rivayet ederdi” dedi.

     Ýbn-i Ýshak “El-Meðazî” de, Cebrail (as)’ýn bu geliþinin, namazýn farz olduðu Ýsra gecesinin sabahýnda gerçekleþtiðini Utbe B. Müslim ve Nafi b. Cübeyr yoluyla rvayet eder. Abdurrezzak ise “Musannef”inde Ýbnü Cüreyc yoluyla þöyle der: “Nebiyy-i Muhterem (asv.), Ýsra gecesinin sabahýnda Cebrail aleyhisselamýn gözetimindeydi. Cebrail güneþ zeval vaktine ulaþýnca geldi. Rasulullah (sav.) emretti, sahabeler “Namaz toplayýcýdýr, toplanýn” denilerek çaðýrýldý (O zamanlar henüz ezan meþru edilmemiþti). Böylece Cebrail Rasulullaha namaz kýldýrdý. Rasulullah da insanlara namaz kýldýrdý...”

    Bu rivayetlere göre, namaz vakitlerinin tayin edilmesi hicretten önce olmuþtur. “Hicretten sonra oldu” diyenler Rasulullahýn Medinede insanlara yaptýðý açýklamalarý esas almýþlardýr. Ancak Cebrailin Efendimiz asv a gelip açýklamasý hicretten önce isra gecesinin sabahýnda gerçekleþmiþtir.

     Abdurrezzak’ýn yukarýdaki rivayetinden bir imama uyan kimsenin kedsinin de imamlýk yaparak baþka insanlara namaz kýldýrabileceði sonucunu çýkarýrýz. Çünkü Efendimiz Cebraile uymuþ, kendisi de imamlýk yaparak sahabelere namaz kýldýrmýþtýr. Ayný sonucu, Rasulullahýn son hastalýðýnda mescide gelip Ebu Bekire namaz kýldýrdýðý Ebu Bekirin de sahabelere namaz kýldýrdýðý rivayetlerden de çýkarabiliriz.

     Cebrail asýn beþ vakit namazýn vakitelrini tayin edip nasýl kýlýnacaðýný Efendimize öðrettikten sonra “Bana böyle emredildi” ibaresi dikkatlerimizi çekmektedir. Hiç þüphesiz ki Cebrail aleyhisselama öyle yapmasýný emreden Yerlerin ve Göklerin Yaratýcýsý, Kainatýn Sultaný ALLAH Sübhanehu ve Teala dýr. O halde beþ vakit namazýn ne zaman ve nasýl kýlýnacaðý Allah tarafýndan tayin edilmiþ, Cebrail (as)a emredilmiþ, Rasulullaha da bildirilmiþtir. Fahri Kainat Efendimiz asv da صلوا كما رأيتموني أصلي “Beni namaz kýlarken gördüðünüz gibi, siz de ayný þekilde namaz kýlýn” yani “hangi namazý ne zaman ve nasýl kýlýyorsam siz de öyle kýlýn” diye ümmetine öðretmiþtir.

     Yukarýdaki ayeti kerimeye dönecek olursak: “Hiç þüphesiz ki namaz, vakitleri (Allah tarafýndan) belirlenmiþ, müminler üzerine bir farzdýr”. O halde her bir namazýn belirlenen o vakit içerisinde kýlýnmasý Allah’ýn emridir. Yapýlmasý zorunludur. Kuvvetli bir kanundur.

TEVHÝD (ÝMAN) VE NAMAZ ÝLÝÞKÝSÝ

     Þeyhu’l-Ýslam Fi’l-Hadis (En büyük hadis uzmaný) Ýbn-i Hacer el-Askalânî, kuran’da mamazýn faziletini beyan eden en azametli ayeti kerimenin Rum suresi 31. Ayet olduðunu söyler:

    “Allaha dönün, O’ndan korkun, namazý ikame edin, müþriklerden olmayýn”

Namazý terkeden kimsenin kâfir olduðunu söyleyenler görüþlerini bu ayet-i kerimeyle þöyle delillendirmiþlerdir: Ayetin mefhumu muktezâsý “Allah’a dönün, O’ndan korkun, namazý ikame edin, ki müþriklerden olmayýn” þeklindedir. Onlara göre namazý terkeden bir kimse müiþrik olur. Namazý terkenen bir kimsenin kafir deðil de büyük günahkar olduðunu söyleyenler ise bu ayeti kerimeyi þöyle anlamýþlardýr. Namazý terketmek müþriklerin iþidir. Bu ayet onlara benzemek, yani onlar gibi namazý terketmek yasaklanmýþtýr. Yoksa namazý terkedenin kafir olduðu murad edilmemiþtir. Bu görüþe göre “Namazý ikame edin” emrinin hemen arkasýndan “Müþriklerden olmayýn” tehdidinin gelmesi namazý ikame etmenin son derece önemli olduðuna, terkinin ise insaný þirke götürecek kadar tehlikeli olduðuna delalet eder.

     Bu ayeti kerimeye göre, küfre düþmemek namazý ikame etmekle mümkündür. Ýnsan kendisini küfür ve þirkten namazý ikame etmekle koruyabilir.

     Tevhid (iman) ve namaz iliþkisini en güzel bir þekilde açýklayan eyetlerden bir tanesi de إن الله لا يضيع إيمانكم “Allah sizin imanlarýnýzý (namazlarýnýzý) zâyi etmez” ayeti kerimesidir. Görüldüðü gibi bu ayeti kerimede namaz “iman” kelimesiyle ifade edilmiþtir. Ayný iliþkiyi sevgili peygamberimizin hadislerinde de görmekteyiz:

      Ýmam Buhari, Ali b. El-Ca’d tan tahdis etti. O da Þu’be den haber verdi ki Ebû Cemra þöyle demiþtir: “Ýbn-i Abbas (rhuma) ile birlikte oturuyordum. Beni kendi oturduðu döþeðin üzerine oturttu ve bana “Yanýmda kal ki sana malýmdan bir pay ayýrayým” dedi. Böylece ben onun yanýnda iki ay kaldým. Sonra Ýbni Abbas (r) þöyle dedi: Abdul Kays heyeti Hz. Peygamebr e (asv.) gelince Rasulullah (sav.) “Bu gelen kavim kimdir?” dedi. Onlar “Rabia” deyince Efendimiz (asv.) “Kavime merhaba (hoþ geldiniz). Ne zillet var ne de piþmanlýk” dedi. Bunun üzerine onlar “Ya Rasulellah! Biz senin yanýna haram aylarn dýþýnda gelmiyoruz. Çünkü bizim ile sizin aranýzda þu Mudar kafir kabilesi var. Onedenle bize kesin bir emir ver ki o emri gride býraktýklarmýza haber verlim ve onunla cennet girelim. Böylce Rasulullah (sav.) onlara dört þeyi emretti dört þeyi de yasakladý. Onlara yalnýz Allah iman etmeyi emretti. Sonra da “yalnýz Allah iman etmek” nedemketir biliyormusunuz diye sordu Onlar Alah ve Rasulu daha iyi bilir dediler. Rasulullah 8sav.) Allahtan baþka ilah olmadýðýna Muhammedin Allahýn elçisi olduðuna þehadet etmek. Nmazý ikame etmek zekatý vermek, ramazan orucunu tutmak, ganimetlerin beþte birini vermek” dedi.

      ALLAH’IN EN SEVDÝÐÝ DAVRANIÞ

     Abdullah b. Mes’ud (r) , Hz. Fahr-i Kainat Efendimiz’e soruyor: “Allahýn en sevdiði amel hangisidir? Nebiyy-i Muhterem (asv) cevap veriyor: “Vaktinde kýlýnan namaz” Abdullah b. Mes’ud (r) soruyor: “Sonra hangisi?” Rasulullah (sav.): “Sonra anne babaya iyi davranmak” diyor. Abdullah b. Mes’ud (r) soruyor: “Sonra hangsisi?” Hz. Peygamber (sav.): “Sonra Allah yolunda cihat” buyuruyor

Allah’ýn en çok sevdiði ameller arasýnda vaktinde kýlýnan namazýn zikredilmesi, vaktinde kýlýnan namazýn ne kdadar deðerli, ne kadar kýymetli, ne kadar þerefli bir amel olduðunu gösterir. Âlemlerin Rabbý insanoðlunun güzel davranýþlarý arasýnda en çok vaktinde kýlýnan namazý seviyor. Bu, vaktinde kýlýnan namazýn Yerin ve göðün Yaratýcýsý nezdinde kelimelerle ifade edilemeyecek kadar büyük bir yerinin olduðunu gösterir... Bu nedenle tarih boyunca derin anlayýþlý bir çok müslüman ezaný duyar duymaz – yaptýðý iþ her ne olursa olsun, ne kadar önemli olursa olsun- yarýda kesip hemen camiye koþmuþtur. Zira ezaný duyar duymaz camiye koþup namazý ikame etmekten daha deðerli, daha faziletli, daha üstün, daha güzel hiç bir amel yoktur.

     NAMAZLAR MADDÝ VE MANEVÝ TEMÝZLÝKTÝR

     Hz. Ebû Hureyra (r), Nebiyy-i Muhterem (aleyhi emelüttahâyâ vetteslîm) Efendimiz’i þöyle söylerken iþittiðini rivayet etmiþtir: “Ne dersiniz? Eðer sizden birinizin kapýsýnýn önünde bir ýrmak olsa, her gün o ýrmakta beþ defa yýkansa, acaba onun üzerinde bir kir kalýr mý?” Sahabeler: “Onun üzerinde kirden hiç bir þey kalmaz” diye karþýlýk verdiler. Bunun üzerine Hz. Fahri Kainat Efendmiz (asv.): “Beþ namaz da iþte öyledir. Allah onunla hatalarý siler...” buyurdular.

     Ýmam Buhari bu hadis’i- þerifi “namaz vakitleri” kitabýnda zikretrmiþtir. Görüldüðü gibi hadis’i- þerifimizde namaz vakiteleri ile ilgili bir bilgi yoktur. Namazýn fazileti ve deðeri ile ilgili bir beyan vardýr. Ýmam Buhari neden bu hadis’i- þerifi bir önceki kitab olan “Namaz kitabý”altýnda deðil de “Namaz vakiteri” kitabý altýnda zikretti acaba? Hiç þüphesiz ki, Ýmam Buharinin “Sahih”i Musannef bir eserdir. Yani Buhari, mevcud sahih hadisleri konularýna göre bir arada toplayýp sýnýflandýrmýþtýr. Ýmam Buharinin, bu mevcud hadisleri konularýna göre sýnýflandýrmasýnýn altýnda bile büyük bir fýkýh, anlayýþ ve ilim yatmaktadýr. Bunun basit bir misali, yukarýdaki hadisi þerifi “Namaz vakitleri” kitabýnda zikretmesidir. Zira ayný hadisin el-Keþmîhînî’nin rivayetinde þöyle bir ilave vardýr: “... Ýþte beþ namaz da, ilk vakitleri içerisinde cemaatle kýlýndýðý zaman, hatalara keffarettir”. Ýmam Buhari bu rivayete iþaret etmek için yukarýdaki hadisi namaz vakitleriyle ilgili kitapta zikretmiþtir.

     NAMAZI ZÂYÝ ETMEK

     Ýbn-i Sa’d “Tabakât”ýnda Sabit el-Bunnânî’nin þöyle dediðini rivayet eder: Enes b. Malik (r) ile beraberdik. Haccac namazýn vaktini geciktirdi. Bunun üzerine Enes b. Malik (r) ayaða kalkýp onunla konuþmak istedi. Ancak dostlarý onu engelledi. Enes’e (r) olan þefkat ve rahmetlerinden dolayý... Bunun üzerine Enes b. Malik (r) dýþarý çýkýp bineðine bindi. Giderken þöyle diyordu: “Allah’a yemin ederim ki, Rasulullah’ýn (sav.) döneminde bizim üzerine olduðumuz halden, þu anda, kelime-i þehadetten baþka bir þey bilmiyorum”. Bir adam ona: “Peki ya namaz, ey Eba Hamza? (Kýldýðýmýz namaz da mý Rasulullah’ýn zamanýndaki gibi deðil?)” diye sorunca þu cevabý verdi: “Öðle namazýný akþamýn vaktine attýnýz. Rasulullah’ýn (sav.) kýldýðý namaz bu muydu?!”

     Haccac ve onun emiri Velid’in namaz vakitlerini geçirdikleri bize gelen sahih rivayetler arasýndadýr. Bu nedenle tabiin âlimlerinden Atâ ve Said b. Cübeyr oturduklarý yerde namazý îmâen kýlarlardý. Atâ þöyle diyor: “(Halife) Velid cuma namazýný öyle geciktirdi ki, akþamýn vaktine kadar.. Bu sebeple ben (camiye) geldim, oturmadan önce öðle namazýný kýldým, sonra oturarak îmâen ikindi namazýný kýldým. O hâlâ hutbe veriyordu...”

     Sahabe Enes b. Malik, Haccac’ý Velid’e þikayet etmek için Þam’a geldiði sýralarda Ýmam Züherî onu ziyaret etmek ister. Züherî diyor ki: “Þamda Enes b. Malik’in huzuruna girdiðimde o aðlýyordu. “Seni aðlatan nedir?” diye sorduðumda “Rasulullah’ýn (sav.) zamanýnda gördüðüm þeylerin hiç birisini þimdi göremiyorum. Þu namaz hariç. Ancak o namazý da zâyi ettiler” dedi.

    Enes’imizi aðlatan þeye bakýn! Ellerindeki kýlýçlarla Velid ve Haccac namazýn vaktini geçirince peygambere on yýl hizmet eden Enes’imiz (r) “Namazý zâyi ettiler...” diyerek aðlýyor!. Herþeyin aynen hz. peygamberin dönemindeki gibi olmamasýndan dolayý aðlýyor... Sevgililer sevgilisinin dönemini özlediði için aðlýyor... O dönemin yüksek anlayýþýný, engin samimiyetini, derin ihlasýný özlediðinden dolayý aðlýyor!... Aðla Enes’imiz aðla!. Sen daha o dönemde böyle aðlarsan, biz yirmibirinci asýrda ne yapalým!?. Ey Enes! Ey Peygamber âþýðý! Bizim için de aðla...

     NAMAZ RABB ÝLE KALPTEN KONUÞMAKTIR

     Ýnsanýn, evreni idare edip yöneten YÜCE VARLIK ile iletiþime geçip konuþmasý, kalpleri parçalayacak kadar muazzam bir huþu, beyinleri sarsacak kadar derin bir deðer ifade eder. Ýþte bu yüce deðer, namaz ile elde edilir. Zira sevgili peygamberimiz (sav.), Ýmam Buhari’nin Enes (r)’tan rivayet ettiði bir hadisi þerifte “Hiç þüphesiz ki sizden biriniz namaz kýldýðý zaman Rabb’ý ile (kalpten) konuþmaktadýr” buyuruyor. Her þeyin sahibi, yerlerin ve göklerin otoritesi elinde olan âlemlerin Rabb’ýna sesleniþ!.. Ýnce, zarif, sessiz, kalpten bir sesleniþ!.. O’nun da size cevap vermesi... Çaðrýnýza icabet etmesi... O halde, namaza büyük bir ehemmiyet verilmeli, vakitlerine dikkat edilmeli, mutlaka ilk vaktinde kýlýnmalýdýr.

     Farz namazlarý günde beþ vakittir. Kuran حافظوا على الصلوات والصلاة الوسطي “Namazlarý, (özellikle) orta namazý (bütün þartlarýyla, devamlý) kýlýn” diye emretmektedir. Görüldüðü gibi ayeti kerimede “Namazlar” ibaresi çoðul gelmiþtir. Arap dilinde çoðul, ikiden fazla, yani üç ve daha yukarýsý sayýlar için kullanýlýr. O halde Sallahýn bu efrini yerine getirmek için günde üç defa mý? Dört defa mý? Beþ, altý , yedi defa mý? Namaz kýlacaðýz? Ýþte bu nokta Kurana göre kapalýdýr. Sadece Kuraný delil kabul edip diðer kaynaklarý reddedenler 3,4,5,6... vs rakamlarýndan her hangi birini tercih edemezler. Çünkü tercih ettikleri her rakam kendi anlayýþ ve hevalarýna göre yapýlan bir tercihtir. Kuraný kendi hevasýna göre yorumlayandan daha zalim kim olabilir? Biz böyle büyük bir suç iþlemekten Allaha sýðýnýrýz. O halde Kuranýn kapalý yönlerini bizlere açýklayan Beþerin Efendisine müracaat ederiz. Onun sünnetine gitmeyenlere ise “Sizin dininiz size, bizim dinimiz bize” deriz. Onun sünnetine yöneldiðimizde ise konunun güneþ ýþýðý gibi aydýnlýk olduðunu görürüz. Ýþte onlarca delilden sadece bir tanesi: Ýbn-i Abbas (r) rivayet ediyor: Nebiyy-i Muhterem (sav.) Muaz b. Cebel’i Yemen’e vali olarak gönderdi ve ona þöyle dedi: (Hiç þüphesiz ki sen, ehl-i kitaptan bir topluluða gidiyorsun. Onlarý Allah’tanbaþka ilah olmadýðýna ve benim de Allah’ýn elçisi olduðuma þehadet etmeye çaðýr. Eðer onlar buna itaat ederse o zaman onlara bildir ki, Allah Teala her gün ve gecede beþ vakit namaz kýlmayý onlara farz etmiþtir...” (Buhari, Zekat 1. Müslim, Ýman 29)

     Subhanellah! Bu hadisin sened zincirindeki ravilerin her birisi, ilmi, takvasý, zühd’ü ile çaðlarý aydýnlatan uzman þahsiyetlerdir.

Buhari, Mevâkýtu’s-Salâh 1. Hadis no: 521

Bkz. Buhari Þerhi , Mevakýt 2

     Namazý ikame etmek, abdestten kýyam, kýraat ve sücûda kadar, vaktinde namaz kýlmaktan, ihlas ve huþu içinde namaz kýlmaya kadar bütün þartlarý içine alarak devamlý namaz kýlmayý ifade eder.

Buhari, Ýman 41. Hadis no: 50

Buhari, Mevakýt 5. Hadis no: 527

Buhari, Mevakýt 6. Hadis no:528

Bkz. Fethul Bari, Mevakit 6. Hadis no: 528

Bkz. Fethul Bari, Mevakýt 7

Buhari, Mevakit 7 Hadis no: 530

Buhari, Mevakýt 8. Hadis no: 531  


Bu Makale 5015 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

04/12/2014 - 11:56 HADÝSLERÝN YAZILMASI VE KORUNMASI

©

04/12/2013 - 13:45 RASULULLAH (S.A.S.)’IN SEVGÝSÝ

©

12/02/2013 - 16:28 KALBÝ OLANLAR ÝÇÝN

©

25/04/2012 - 15:18 HELAL’LER VE HARAM’LAR 3

©

03/04/2012 - 12:52 HELAL’LER VE HARAM’LAR 2

©

08/03/2012 - 14:37 HELAL’LER VE HARAM’LAR 1

©

22/06/2010 - 12:53 Mescide Doðru Atýlan Adýmlar

©

16/04/2010 - 12:04 GÖZÜ YAÞLI EBÛ BEKÝR (R)

©

22/03/2010 - 16:59 RASÛLULLAH (SAV.) GÖZLERÝYLE ÖN TARAFI GÖRDÜÐÜ GÝBÝ ARKA TARAFLARI DA GÖRÜRMÜYDÜ?

©

18/02/2010 - 12:26 HADD’LER ÂHÝRETTEKÝ CEZÂLARI DÜÞÜRÜR MÜ?

©

21/01/2010 - 16:06 Hz. Enes (R) Anlatýyor

©

23/11/2009 - 16:11 KERAHET VAKTÝNDE TAHÝYYETÜ’L MESCÝT NAMAZI

©

23/10/2009 - 10:17 RAVZADAK Ý SÜTÛN

©

24/09/2009 - 11:19 NUBUVVET

©

22/08/2009 - 10:36 NAMAZ VAKÝTLERÝ

©

24/07/2009 - 12:21 CE HÂLETÝN YAYILMASI

©

25/06/2009 - 11:31 CEHENNEMÝN ÞÝKAYETTE BULUNMASI

©

28/04/2009 - 17:06 ALLAH RAZI OLSUN” NE DEMEK?

©

07/04/2009 - 16:57 O’nun Sevgisi

©

09/03/2009 - 16:32 K ÝM "LÂ ÝLÂHE ÝLLALLAH" DERSE...

©

05/01/2009 - 23:21 RASÛLULLAH (SAV.) ADINA KONUÞMAK
 
 

Site Ýçi Arama

19 Cemâziye'l-Evvel 1446 |  21.11.2024

Bir Ayet

Bismillahirramanirrahim

De ki: Eðer Allah katýnda âhiret yurdu (cennet) bütün insanlar içinde yalnýz size ait ise ve bu iddianýzda samimi iseniz haydi ölümü istesenize! Fakat elleriyle yaptýklarý iþler ortada iken, ölümü asla istemezler. Allah o zalimleri pek iyi bilir.
Ýnsanlar içinde dünya hayatýna en hýrslý olanlarýn onlar (yahudiler) olduðunu görürsün. Hatta bu hýrsta müþriklerden bile daha ileridirler. Onlardan her biri bin yýl yaþamak ister. Fakat uzun ömür onu cezadan uzaklaþtýracak deðildir. Allah, onlarýn bütün yaptýklarýný görür.



( Bakara suresi - 94)

Bir Hadis

Hz. Ali (r.a.) diyor ki:

Hz. Peygamber (s.a.v.) þöyle buyurdu:

"Kiþi dört þeye inanmadýkça mü'min olmuþ sayýlmaz;

Allah'(c.c.)tan baþka ilah olmadýðýna ve benim Allah'(c.c.)ýn kulu ve elçisi Muhammed (s.a.v.) olduðuma,

beni (bütün insanlara) hakla göndermiþ bulunduðuna
þehadet etmek,

ölüme inanmak, tekrar dirilmeye inanmak, kadere inanmak."


(Tirmizi, Kader 10)

Bir Dua

"Rabbimiz inandýk; öyleyse bizi þahidlerle birlikte yaz."
"Hem Rabbimizin bizi salihler topluluðuna katmasýný umarken ne diye Allah'a ve bize haktan gelene inanmayalým?" (Maide Suresi 83-84)

Teslim olmuþ hiristiyanlarýnDuasý

Hikmetli Söz

Kalbi münevver olmak isteyenler az yemeli ve sefihlerin (düþük ahlaklý kimselerin) yanlarýnda bulunmamalýdýrlar.


Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com