Liberal ve seküler temelde inþa edilen Avrupa aklý, Ýslam dünyasý toplumlarýnda, Müslüman aklý teslim aldý ve sömürgeleþtirdi. Liberal-seküler akýl, Müslüman aklýný sömürgeleþtirirken, bir diðer yanda tasavvufi hareketler de aklý tahfif ve tahkir ederek dýþladýlar. Müslüman aklýn sömürgeleþtirilmesi ve tahfif edilmesiyle baþlayan ve halen sürmekte olan dönemler boyunca Müslüman akýl hiç bir alanda ve özgün hiç bir þey üretemiyor. Müslüman akla dayalý düþünce üretimini terk ettiðimiz için, hayatýn her alanýnda çok aðýr bir tekdüzeliðe mahkûm olduk, hayatýmýzý ancak üretkenlikle zenginleþtirebileceðimizi unuttuk, otoriter ve merkeziyetçi kültürler tarafýndan engellendik. Resmi tarih, resmi düþünce, resmi din tarafýndan kýsýtlandýk, tek tip düþünceye kapatýldýk. Bütün bu nedenlerle Müslümanlar olarak varoluþumuzun hakkýný veremedik.
Avrupa aklý, seküler akýl; Ýslamý nötralize ederek, marjinalleþtirerek, kutsal kriterleri, ölçüleri, sýnýrlarý, mutlaklýðý reddetti, insan icadý göreceli bir deðer algýsý oluþturdu. Ýnsan icadý göreceli deðerler bireylere ahlaki sorumluluklardan baðýmsýz, dilediði þekilde hareket etme özgürlüðü tanýdý. Avrupa aklý, seküler akýl, dinin anlam ve sorumluluk kazandýrdýðý tüm anlamlý toplumsal baðlar ve baðlýlýklarý, anlam içeren iliþkileri ve samimiyeti ortadan kaldýrdý. Seküler akýl eþitliði yalnýzca maddi baðlamla tanýmladý. Avrupa aklý; piyasalarýn dokunulmazlýðý, yanýlmazlýðý, piyasalarýn her zaman haklý olduðu düþüncesini bir hayat tarzý haline dönüþtürdü, Piyasa köktenciliði yeni bir ideoloji olarak somutlaþtý. Modern-seküler akýl ve dünya görüþü her tür sapkýn cinsel iliþkiyi ve cinsel politikayý, fuhþiyatý sapýklýðý meþrulaþtýrdý. Seküler özgürleþme söylemi, kadýný anneliðe, aileye, çocuða, meþru evliliðe yabancýlaþtýrdý. Feminist söylem, kadýn özgürlüðü mücadelesini, kadýnýn egemenliði mücadelesi þeklinde sürdürüyor. Seküler dünya görüþü, Ýslamý, kadýnlara baskýyý esas alan ataerkil bir gelenek olarak takdim etme konusundaki ýsrarýný bugün de sürdürüyor.
Seküler hayat tarzý, sýnýrlarý ve sorumluluklarý olmayan bir dünya oluþturdu. Tepeden küreselleþme, bütün toplumlarý edilgen varlýklara dönüþtürüyor. Bireyler ve toplumlar bu edilgenlikten rahatsýz deðiller. Bireyler ve toplumlar bu merkezsiz süreçleri kontrol edemiyor, süreçler tarafýndan kontrol ediliyor.
Küreselleþme süreçleri hiç bir sorgulamaya ve hesap sormaya tabi tutulamýyor. Küreselleþmenin tayin edici olduðu bir deðiþim dönemi içerisindeyiz. Bu dönemde, ulus aþýrý oluþumlar, topluluklar, buluþmalar gerçekleþiyor. Ulusaþýrý bir aidiyet biçimi ortaya çýkýyor. Küresel akýþkanlýklar karþýsýnda, düþüncelerin küresel dolaþýmý karþýsýnda, statükolara kapanmanýn çözüm olamayacaðýný düþünmeli ve Ýslami bilgiyi, bilinci, kültürü küresel ölçekte akýþkan hale getirebilmeyiyiz. Toplumlarýmýzýn içerisinde bulunduðu muhafazakâr katýlýklar sebebiyle kýsýtlý ve sýnýrlý bir hareketlilik içerisinde bulunuyoruz. Evrensel niteliði ve içeriði olan Ýslami aidiyet biçimini, medya emperyalizmini aþabilecek bir irade oluþturarak, kültürel tahakküm biçimlerini kuþatýcý bir bilinç oluþturarak aþabiliriz, aþmalýyýz. Eðitim ve yayýmcýlýk yoluyla toplumlarýmýza nüfuz eden Batýlýlaþmayý, Ýslami eðitim ve yayýncýlýk politikalarýný yeniden inþa etmek suretiyle durdurabiliriz.
Aydýnlanma projesi, kutsaldan, deðerlerden ve amaçlardan arýndýrýlmýþ, sorumsuz ve tesadüfi yaþanan hayatlarý meþrulaþtýrarak, din'i ilgiyi, dini alaný ve ufku insanlýk gündeminin dýþýna çýkardý. Ýnsanlýk sayýsallaþtýrýlan, mekanikleþtirilen, standartlaþtýrýlan, maddileþtirilen bir hayat tarzý ve dünya görüþü ile yoksullaþtýrýldý. Sekülerizm bütün dünyada temel bir referans çerçevesi olarak dayatýldý, bugün de dayatýlýyor. Modernizm ve sekülerizm günümüz dünyasýnda ayrýlamaz bir bütünlük oluþturuyor. Modern olan herkes ayný zamanda seküler olmak zorunda kalýyor. Sekülerizme, kilise devlet ayrýmýný aþan pek çok iþlev yükleniyor. Seküler kültür insanlýk fýtratýnýn ortak doðru, ortak iyi, ortak erdem olarak kabul ettiði kesinliklere itibar etmiyor.
Ýslam toplumlarýnda, din akýldan; Batý toplumlarýnda akýl dinden uzaklaþýnca; Ýslam, Hýristiyanlýða benzetilerek, manevi alana sürgün edildi. Napolyon'un Mýsýr'ý iþgal ettiði (1798) tarihinden baþlayarak, Ýslam-Arap toplumlarý Batý sömürgeciliðinin, seküler hayat tarzý ve dünya görüþünün baskýsý altýnda bulunuyor. Toplumlarýmýzda sözünü ettiðimiz tarihten bu yana seküler model ilerlemeyle, Ýslami model gerilemeyle eþ tutuluyor. Sekülerizmin Ýslam toplumlarýna giriþiyle birlikte toplumlarýmýzda Ýslami etki ve belirleyicilik sýnýrlandýrýldý, toplumlarýmýz çok kaba, çok çirkin ve çok küstah entelektüel saldýrýlara açýk hale geldi. Bu saldýrýlar aralýksýz ve sistematik bir biçimde bugün de sürdürülüyor. Hangi toplumda olursa olsun, Türkiye’de olduðu gibi, tüm Ýslami talepler ancak, seküler alanýn ve seküler iktidarýn izin verdiði ölçüde karþýlanabiliyor. Sekulerizm felsefi içeriðiyle olmaktan çok, ideolojik içeriðiyle hep gündemde tutuluyor. Sekulerizm dünyevileþen zaman ve mekânýn manifestosu olarak güncelliðini koruyor.
Seküler dünya görüþü bireylerin ya da toplumlarýn Allah'a (c.c.) inanabileceklerini, din’i bir özel alan ilgisi olarak yaþayabileceklerini kabul ediyor, ancak, Allah'ýn (c.c.) Ýslam aracýlýðýyla dünyayý þekillendirmesi, dönüþtürmesi gerektiði inancýný kabul etmiyor. Seküler akýl, Allah'ýn dünyevi sorunlara müdahale etmemesi gerektiðini savunuyor.
Ýslam düþüncesinin kimi istisnai dönemler dýþýnda siyasal iktidar alanýnýn sýnýrlarý içerisinde þekillenmesi, siyasal manipülasyonlarýn etkisi altýnda kalmasý, Ýslam düþüncesinin evrensel ufkunu kapattý. Bugün de, bu evrensel ufuk, seküler akýl ve seküler yasalar tarafýndan kapatýlýyor. Günümüz dünyasýnda sekulerizm evrensel egemenlik iddiasýndadýr. Bu iddia, Ýslama ve Müslümanlara karþý çok ciddi bir entelektüel ve zihinsel meydan okumadýr. Bugün, bütün toplumlar hayatý ekonomik deðerler temelinde yöneten dýþarýsý olmayan bir dünyada yaþýyor. Ýnternet teknolojisi herkesle ve her yerde çok kolay ve çok hýzlý bað kurma imkâný saðlýyor. Hepimiz için bilgi kaynaklarýna ulaþma imkâný var. Böyle bir dünyada günümüz dünyasýný, günümüz dünyasýnýn imkânlarýný kavramak için yeni bir perpektife ihtiyacýmýz olduðunu hatýrlamalýyýz. Zihinsel özgürleþme, zihinsel cesaretle baþlar. Kimi korkularýn, kimi endiþelerin ve vehimlerin baskýsý altýnda yaþamayý seçenlerin, korkulara dayalý bir dil ve söylem seçenlerin, hoþgörü dilini putlaþtýranlarýn özgürleþmelerini bekleyemeyiz.
Toplumlarýmýzda yaþanmakta bulunan yapýsal muhafazakârlýk her tür yeniliðin, deðiþim ve dönüþümün önünde yapýsal bir engel teþkil ediyor. Toplumlarýmýzda; uluslar, ulusal ve etnik gruplar icat edilince, her tür bütünlüðün, kapsayýcýlýðýn, kuþatýcýlýðýn, kardeþliðin, dayanýþmanýn engin kaynaðý Ýlahi hukuk ihmal ve inkâr edildi. Geleneksel bütün yapýlarý, modernizm seküler anlamda bir dönüþüme uðrattý. Ancak modernlikler ve sekülerizm, mutlak bir referans kaynaðý olma sýzýn hiç bir ahlaki model, sistem, yapý oluþturmayý baþaramadý. Ýslam toplumlarý yapýsal bir muhafazakârlýðýn baskýsý altýnda bulunduklarý için zamana, tarihsel zaman içerisinde yaþanan geliþmelere/oluþumlara, altüst oluþlara karþý maalesef kayýtsýzlýk içerisindeler. Bu kayýtsýzlýk sebebiyle toplumlarýmýz Batý için bir dönüm noktasý olan Amerika'nýn keþfi ile baþlayan hayati süreçleri takip etme ihtiyacý duymadýlar. Bu dönem ticaretin bir Haçlý Seferi gibi algýlandýðý, ticarette büyük bir devrimin yaþandýðý, ahlaki kaygýlarý olmayan saldýrgan bir ticaret hayatýnýn gerçekleþtirildiði, zaman zaman ticari faaliyetlerin bir haydutluk faaliyeti olarak sürdürüldüðü bir dönemdir. Batý'da devlet alaný ile ekonomik alanýn ayrýþtýrýlmasýyla, ekonominin devletten baðýmsýz bir hale getirilmesiyle birlikte çok büyük bir ticari hareketlilik yasanda Bu hareketlilik döneminde Osmanlý ekonomisi yalnýzca ihtiyaçlarý karþýlamaya yönelik bir yaklaþým içerisinde bulunuyordu.
Günümüzde farklý kültürlere raðmen tek bir dünya oluþuyor. Bu tek dünyada insanlar birbirleriyle doðrudan iliþki kurabiliyor. Bu iliþki sebebiyle herkes bir þekilde birbirinden etkilenebiliyor, farklýlar ve farklýlýklar etrafýnda bir karþýlaþtýrma yapma imkâný buluyor. Yorum yenilgine kapalý toplumlar, kapalý gelenekler, katý gelenekler zamaný durduruyor, zamaný durduran muhafazakârlýklar içerik üretemedikleri için, dünyevileþen zaman ve mekân doðrultusunda dönüþtürülüyor. Klasik dönem Ýslam toplumlarýnda, kentleþme, kent kültürü, kentsel iliþkiler, uluslararasý ticaret, bilimsel-teknolojik üretim, zirai üretim, sanat/edebiyat/felsefe/mimari vb. gibi konularda bir medeniyetin ihtiyaç duyabileceði, bütün alanlarý içeren çok özgün ve çok özgür inþa'lar gerçekleþtiriliyordu. Aziz Ýslam, kentli bir din'in somutlaþmýþ ifadesiydi Hicret kente yönelen, bir hareketin, yöneliþin, yürüyüþün yansýmasýydý. Cuma namazý hem politik hem de dini içerikli toplumsal bir sorumluluk ve farkýndalýk namazýydý ve kentsel bir mekânda gerçekleþtiriliyordu. Hacc, evrensel ve muhteþem bir buluþmaydý, dayanýþmaydý.
Ýslam toplumlarýnýn içe kapanma dönemleriyle birlikte, kitleler akýllarýný kullanmayan, yalnýzca itaate koþullandýrýlacak iradesiz varlýklara dönüþtürüldüler. Akli yeteneklerini kullanmak ve çoðaltmak yerine, muhafazakârlýklarý biriktirmek toplumlarýmýzýn zihinsel baðýmsýzlýklarýný ve analitik düþünme yeteneklerini yitirmelerine neden oldu. Toplumlarýmýz kendi zaaflarýyla, ihmalleriyle, zihinsel hastalýklarýyla yüzleþmeye cesaret edemedikleri için, karþý karþýya bulunduklarý sorunlarla ilgili olarak, sömürgeciliðe ve sömürgecilere vurgu yapýyor. Gerçekliði olduðundan çok farklý göstermeye çalýþmak gibi bir problemimiz var. Bu durum sorunlarýmýzýn farkýna varmamýzý geciktiriyor, hayal dünyalarýný, gerçek dünyadan ayýrt edemiyoruz.