Ey Peygamber! Kalpten inanmadıkları hâlde, ağızlarıyla "İnandık" diyenler (münafıklar) ile Yahudilerden küfürde yarışanlar seni üzmesin. Onlar (Yahudiler) yalan uydurmak için (seni) dinlerler(1), sana gelmeyen bir topluluk hesabına dinlerler. Kelimelerin (ifade içindeki) yerlerini bildikten sonra yerlerini değiştirir ve şöyle derler: "Eğer size şu hüküm verilirse, onu tutun. O verilmezse sakının." Allah, kimin azaba uğramasını istemişse artık sen onun için asla Allah'a karşı hiçbir şey yapamazsın. Onlar, Allah'ın kalplerini temizlemeyi istemediği kimselerdir.(2) Onlara dünyada bir rüsvaylık, ahirette ise yine onlara büyük bir azap vardır.
( Maide Suresi - 41)
Bir Hadis
Ebû Üseyd (radıyallâhu anh) anlatıyor:
Hz. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), mescidden çıkıyordu.
Yolda kadınlarla erkeklerin karışmış vaziyette olduklarını görünce, kadınlara:
"Sizler geride kalın. Yolun ortasından gitmeyin, kenarlarından gidin!" diye ferman buyurdu. Bundan sonra, kadınlar nerdeyse duvara değecek şekilde kenardan yürürdü. Bazen bu değmeler sebebiyle, elbisenin duvara takıldığı olurdu."
Ebû Dâvud, Edeb 180
Bir Dua
“Allah’ım! Beni bağışla, bana hidayet nasip eyle, bana
rızık ver, beni afiyette daim eyle ve bana merhamet et.”
(Müslim, Zikir ve Duâ, 35)
Hikmetli Söz
Gerçek Mü'min sevgisi, kızması, birşeyi alması, yapması ve terki hep Allah için olur.