Andolsun ki, senden önceki ümmetlere (uyarıcılar) gönderdik ve onları darlık ve sıkıntılara uğratıp cezalandırdık. Umulur ki yalvarırlar diye.
( En’âm sûresi - 42)
Bir Hadis
İbn Abbas (r.a.) şöyle demiştir:
Hz. Peygamber (s.a.v.) Medine’deki (veya Mekke’deki) bahçelerden birine uğradı.
Kabirlerinde azap gören iki insanın sesini duydu. Bunun üzerine şöyle buyurdu:
“İkisi azap görüyorlar. (Kendilerince) büyük bir günah sebebiyle azap görmüyorlar. Oysaki bu büyük bir günahtır. Birisi idrarından sakınmazdı. Diğeri ise insanlar arasında laf getirip götürürdü (koğuculuk yapardı.)”
Sonra bir dal istedi. Dalı ikiye ayırarak her birinin kabrinin başına bir parçasını koydu. Ona: “Ey Allah’ın Resulü bunu niçin yaptın?” diye soruldu.
O (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Umulur ki bu dallar kurumadıkça onların azabı hafifletilir.”
Buhârî, 216
Bir Dua
Bismillahirrahmanirrahim
"Rabbim, bana salihlerden (olan bir çocuk) armağan et."
Hz. İbrahimin duası (Saffat Suresi 100)
Hikmetli Söz
Dostunun hatasına dayanamayan ölüm hastalığında yalnız kalır.