Hep birlikte Allah'ın ipine (vahye) sımsıkı sarılın. Tefrikaya (ayrılığa) düşmeyin. Ve Allah'ın sizin olan nimetini düşünüp hatırlayın.
Hani siz düşmanlar idiniz de, O kalplerinizin arasını ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler haline geldiniz.
Yine siz, tam ateş çukurunun kenarındayken, oradan sizi kurtardı. İşte Allah, size ayetlerini böyle açıklıyor, Umulur ki hidayete (dosdoğru yola) gelirsiniz.
"Gıybetin ne olduğunu biliyor musunuz?"
"Allah ve Resulü daha iyi bilir!" dediler.
Bunun üzerine: "Birinizin, kardeşini hoşlanmayacağı şeyle anmasıdır!" açıklamasını yaptı. Orada bulunan bir adam:
"Ya benim söylediğim onda varsa, (Bu da mı gıybettir?)" dedi. Aleyhissalâtu vesselâm:
"Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış oldun. Eğer söylediğin onda yoksa bir de bühtanda (iftirada) bulundun demektir."
Tirmizî, Da'avat 53; EbûDâvud, Edeb 4
Bir Dua
“Allah’ım! Senden düzgün bir yaşantı, temiz bir ölüm ve rezil rüsva olmadan Sana dönebilmeyi istiyorum.”
(İbn Ebu Şeybe, Dua, 1)
Hikmetli Söz
Allah'ı tanıyıp da korku ve endişesi şiddetli olmayana şaşarım.