Öyle Çocuklar Yetiştirmek   

Peygamberimiz (asm), çocuklara o kadar çok kıymet veriyordu ki, muhatap alıp İslâm'a davet ettiği ilk dört kişiden biri, o zaman 10 yaşlarında bir çocuk olan Hz. Ali (ky) idi. Çocuk yaştan beri Peygamberimiz'in (asm) yetiştirdiği Hz. Ali (kv)'nin nasıl bir insan olarak ortaya çıktığı, ne büyük hizmetler yaptığı ortada.Kufân'da da, 11 yaşındaki Süleyman Aleyhisselâm'm, bir meselede, babası Davut Aleyhisselâm'dan daha isabetli fikir beyan ettiği belirtiliyor.
Bunlar bize ne mesaj yeriyor?..
11/03/2009


  Peki biz çocuklanmızı ne kadar ciddiye alıp da muhatap kabul ediyor, ufuklarını açacak Önemli meseleleri onlarla konuşuyor, görüşlerini alıyoruz?

Resûlullah (asm), sol tarafındaki birine bir şey ikram edeceği zaman, sağ tarafındaki kişi çocuksa bile, ondan müsaade istiyordu. Bu, 1400 sene önce, çocuğa gösterilen saygının bugün için bile ÇOK şaşırtıcı ve çarpıcı bir örneği değil mi? Pedagoji, psikoloji, psikiyatrı henüz bu seviyeye geldi mi? Kur'ân nâzü olduğu zaman, Mekke'de okumayazma bilen insan sayısı 17 kişi idi. Yâni, ınsanlann okumayazma diye bir meselesi yokken Kur'ân ilk beş âyetinde "Oku" emri iki defa tekrar edilerek okumanın ve "Kalemle yazmayı öğretti" âyetiyle yazmanın önemine temas edilerek mdi.Peygamberimiz (asm), Bedir Savaşı'nda esir düşen müşrikleri, kişi başına 4.000 dirhem karşılığında serbest bırakırken, okumayazma bilenlere ise, para yerine 10 Müslüman çocuğuna okumayazma öğretmesi şartını getirdi."Hz. Peygamber, günlük hayatında çok dakik bir programa göre hareket eder, belli saatlerde, belli müddet içinde muayyen işler yapardı.Çocuklara gelince, onlar için de aym şekilde titiz bir program uygulandığını ve bu programın devamlı kontrol ve tatip edildiğim gösteren rivayetler var.

Kur'ân'ın "En Güzel Örnek" dediği Resûlul-lah (asm), "Suffa" denilen okulu kurdu, daha sonra başka okullar açtı, camileri de aynı zamanda bir eğitimöğretim müessesesine çevirdi. Buralarda çocuklar da ders gördü, sohbetlere katıldı. Evlerde de bu eğitimöğretim çahşmaları devam ettirildi.Aleyhissalâtü Vesselam Efendimiz, yalnız büyükler için değil, çocuklar için de en mütebessim yüz, en iyi ğiticiöğretici ve en güzel örnek idi.Peygamberimiz (asm) çocukları davetlere götürmüş, sohbet toplantılarında onlara yer vermiş ve sohbet etmiş, şakalaşmış., onlarla tam anlamıyla haşimeşir olup dünyalarına girmiş, çocukluklarını yaşatmış ve bizlere de emir buyurmuş: "Kimin çocuğu varsa, onunla çocuklaşsm.""Küçük yaşta öğrenilenler, taşa yazılmış yazılar gibidir." hadîsinin sırn içinde çocuklan elimizden geldiğince, kötü şeyler öğrenecekleri ortamlardan uzak tutmalı, en güzel şekilde yetişecekleri atmosferler temin etmeye çalışmalıyız. Peygamber (asm) emri açık: "Hepiniz birer yöneticisiniz ve yönettiklerinizden sorumlusunuz.""Ben ilmin şehriyim, Ah kapısıdır." kutlu sözünün mazhan Hz. Ah (kv)'nm, "Çocuklan-nızı kendi zamanınıza göre değil, onların yaşayacaktan zamana göre yetiştirin." sözü üzerinde iyi düşünelim ve gereğini yapmaya ciddî anlamda gayret edelim. Buna, çocuklarımız kadar dünyanın da ihtiyacı var! "Allah kimseye taşıyamayacağı yükü yüklemez.Acaba Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam, "Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz" derken ne demek istemektedir?..O Aleyhissalâtü Vesselam, çocuklar için de en mütebessim yüz, en iyi eğitici ve en güzel örnek idi.Peygamberimiz (asm), "Çocuğunuza bırakacağınız en güzel miras, onu hem dünya, hem de âhiret mutluluğuna eriştirecek bir terbiyedir." buyuruyor. Buna, çocuklarımız kadar dünyanın da ihtiyacı var değil mi? İnsanlığa o mutluluğu getirecek çocuklar yetiştirmek istemez misiniz?Hadîs meali: "İnsanın kazandığı şeylerin en değerlisi, yetiştirdiği evlâdı ve hıyânet-siz olan alışverişidir." (Ahmed Bin Hanbel)."Allah, öpücüğe varıncaya kadar her hususta, çocuklar arasında adaletli davranmanızı sever."