Din dilindeki anlamı
Din dilinde sabır; acıya katlanmak, zorluklara, musibetlere ve sıkıntılara göğüs germek, ibadetleri yerine getirmenin ve şehvani duygu ve haramlardan uzak durmanın zorluklarına karşı tahammül göstermek, nefse ve şeytana değil Allah’a ve peygamberine uymak, iman edip Salih ameller işlemeye devam etmektir. İmam Gazali sabrı; rahmani ve şeytani duyguların karşılaşması anında rahmani duyguların galip gelmesi; şehvete zorlayan kuvvet karşısında, dinin gereklerini yerine getirmekte gösterilen sebat ve nefsin arzularını ve tembelliği terk ederek dininin gereklerini yerine getirmek şeklinde tanımlamıştır. (Gazâlî, IV, 120–125.)
Kur’an'daki anlamı
Sabır kelimesi ve türevleri Kur’an'da 103 defa geçmiş, sabredenler övülmüş (Bakara, 2/155; Âl-i İmran, 3/17.) ve Allah’ın övdüğü müminlerin nitelikleri arasında sabır da sayılmıştır. (Ahzab, 33/35.) Kur’an’da en güzel sabır anlamında “sabr-ı cemil” (Yusuf, 12/18; Me’aric, 70/5.); ibadetlerin meşak-katlerine tahammül göstermek, ibadetlere aralıksız devam etmek anlamında “ıstabır” (Meryem, 19/65.) kavramları da kullanılmıştır.25 ayette geçen “sabredin” emri (Âl-i İm-ran, 3/200; Nahl, 16/28.) Müslüman’ın; namaz, oruç, hac, dua, zikir, kıraat, çalışmak, salih ameller işlemek, haramlardan sakınmak ve musibetlere tahammül göstermek konularında sabırlı olmaya yönelik iken; bir ayette geçen “sâbirû” (Âl-i İmran, 3/200.) em-ri; düşman ve nefisle mücadeleye aralıksız devam etmeye; sosyal ilişkiler, karşılıklı görevler, temel haklara riayet, sılayırahim, amir-memur, işçi-işveren, asker-komutan, öğrenci-öğretmen, karı-koca, çocuklar-anne ve baba ilişkilerinde karşılıklı sabır ve tahammül göstermeye yöneliktir.
Yüce Allah'ın esmayı hüsnasından biri de çok sabırlı anlamında "sabûr” ismidir. (Tirmizi, De’avat, 83.) Allah; şirk, küfür, nifak ve isyanları sebebiyle insanları hemen cezalandırmaz, sabreder, tövbe edip hâllerini düzeltmeleri için onlara mühlet ve fırsat verir ve asla aceleci değildir.
Sabredilmesi gereken şeyler:
1. Allah'tan gelen musibetlere karşı sabır.(Bakara, 2/155-157.) Musibetlere sabır; ilk isabet ettiği anda tahammül göstermek (Buhari, Cenaiz, 21.), feryat etmemek ve Allah'tan gelene razı olup isyan etmemektir. Bu konudaki sabır; musibetini kaldırıvermesi için Allah'a dua etmeye, kişinin işini, hâlini ve davranışlarını düzeltip musibetlerden kurtulmaya çalışmasına mani değildir. Yüce Allah, "Gerçekten biz onu sabreden (bir kul) bulmuştuk." (Sad, 38/44.) ayeti ile Eyüp peygamberi övmüştür.
2. İnsanların kötülüklerine karşı sabır:(Nahl, 16/126; Şura, 42/40; Fussılet, 41/34–35.): Bu anlamda sabır; kötülüğe kötülük ile karşılık vermemek, kötülük yapandan intikam almamak, kötülük yapanı bağışlamak, kötülük yerine iyilik yapmak ve kötülük yapan kimse ile barışmaktır. Yakup (a.s.), oğlu Yusuf’un kardeşleri tarafından kuyuya atılmasına karşı, "yapacağım (iş), en güzel sabırdır" demiştir. (Yusuf, 12/83.)
3. Eş ve çocuklara karşı sabır:Aile fertlerinin yeme, içme, giyinme, barınma, eğitim ve öğretim gibi her türlü gereksinimlerini karşılamak erkeğin görevidir. (Bakara, 2/233; Nisa, 4/34.) Kadın da eşine ve çocuklarına karşı sorumludur. (Müslim, İmaret, 5; Tirmizi, Cihad, 27.) Bütün bu görevleri yerine getirebilmek için sabır gerekir. Eşlerin birbirlerine karşı sabrı; iyi geçinmek, birbirlerinin kusurlarını affetmektir. Çocuklara karşı sabır; onların yetişmesi için gerekli olan maddi ve manevi fedakârlığa katlanmaktır.
4. Hastalıklara karşı sabır:Bu, hastalığı sebebiyle Allah’a isyan etmemektir. Çünkü öyle hastalıklar vardır ki, şifasını bulmak zor, hatta imkânsızdır. İşte asıl bu noktada sabredilmesi gerekir. “Ben kulumu iki sevgilisiyle imtihan ettiğimde (görme engelli olduğu zaman) sabrederse, iki göze bedel olarak ona cenneti veririm.” (Buhari, Merda, 7.) anlamındaki hadis, hastalık konusunda sabrın önemini ve gerekliliğini ifade etmektedir. Hastalıklara karşı sabır; hastalığı tedavi etmek için her türlü çareye başvurmaya mani değildir. Hastalığın geçmesi için hiçbir şey yapmadan beklemek sabır değil, görevi terk etmektir.
5. Öfkeye karşı sabır:Bu, öfkelendiği zaman öfkesine sahip çıkmak ve kırıcı olmamaktır. Kur'an'da, "kızdıkları zaman affetmek" müminlerin özelliği olarak zikredilmiş (Şura, 42/37.) ve cennetin kendileri için hazırlandığı muttakiler, öfkelerine hâkim olanlar ve insanları bağışlayanlar olarak tanıtılmıştır. (Âl-i İmran, 3/134.) Hoşgörülü ve kusurları bağışlayıcı olmak, Allah ve peygamberin övgüsüne mazhar olan davranışlardır. Bu davranışlar, ancak sabırla mümkün olur.
6. Kâfirlerin eza, cefa ve alaylarına karşı sabır:Tarih boyunca kâfirler, müminlere eza ve cefa et-mişler (Bürûc, 85/4-8) ve onları alaya almışlardır. (Müminun, 23/110.) Yüce Allah, kâfirlerin bu ezala-rına karşı sabredilmesini istemektedir. (Âl-i İmran, 3/120, 186.) Kâfirlerin eza ve cefalarına karşı sabır; onlara karşı hiç bir şey yapmamak değil yerine ve zamanına göre tepki göstermek, onlarla yılmadan mücadele etmeye devam etmektir.
7. Savaş, cihat ve kötülüklerle mücadele karşısında Sabır:(Enfal, 8/66.): Gerektiğinde savaşmak, toplumda kötülüklerle mücadele etmek, İslam’ın bilinmesi, tanınması ve yaşanması için çalışmak her Müslümanın görevidir. Bu görevi yapabilmek için sabır gerekir. Savaşta sabredip sebat etmek, Allah'ın sevgisi-ne mazhar olmaktır. (En’am, 61/4.)
8. Nimetlerin şükrüne karşı sabır:Bu, nimeti verenin Allah olduğunu bilmek, serveti meşru yollar-da harcamak, fakirin hakkını vermek, nimeti ile övünüp kibirlenmeyi ve şımarıp azgınlık etmeyi terk etmektir. (İsra, 17/16.)
9. Allah'a ibadet ve itaate karşı sabır: (Enfal, 8/46.): Bu; ibadet ve itaatte tembellik etmemek, ibade-tin zorluklarına katlanmak, ilahî emir ve yasaklara riayet etmek ve bu konuda yılgınlık ve bıkkınlık göstermemektir. (Meryem, l9/65; Taha, 20/132.) buyurmuştur.
10. Haram ve yasaklara karşı sabır:Dinin emirlerini yapmaya devam etmek sabır gerektirdiği gibi içki, kumar, faiz, rüşvet, zina, yalan, gıybet, iftira, zulüm, ihanet, hile ve çekişme gibi haramlardan korunabilmek için de sabır gerekir. Sabrederek dinî yasaklara riayet eden insan, Allah ve peygamberi-ne itaat etmiş ve sevap kazanmış olur.
11. Başarılı olabilmek için sabır:İnsanın; işinde, mesleğinde, sanatında, ticaretinde, tahsilinde ve her türlü çalışmasında başarılı olabilmesi için azimli ve sabırlı olması şarttır. Çünkü insan, başarıya ancak bu şekilde ulaşır. Başarı; çalışma, azim, sabır ve Allah'ın yardımı ile mümkün olur. (Âl-i İmran, 3/159–160.)
Sonuç olarak; insan hayır veya şer, nimet veya musibet ile imtihan edilir. Bu imtihanda başarılı olabilmenin ilk şartı sabırdır. İnsanın başarılı veya başarısız, huzurlu veya huzursuz oluşu sabredip etmemesi ile doğrudan ilgilidir. Allah'tan gelen musibetlere, kâfirlerin eza ve cefalarına, insanların kötülüklerine, eşlerin birbirlerine ve çocuklarına, hastalıklara, öfkelenmeye, savaş, cihat ve kötülük-lerle mücadeleye, nimetlerin şükrüne, Allah'a ibadet ve itaate, haram ve yasaklara karşı sabır gerekir.
|