Ana Sayfa   |   Görüntülü Dersler  |  Sesli Dersler   |  Kur'an Araþtýrmalarý   |  Ýlmi YAZILAR   |  Aile Eðitim Yazýlarý   |  Çocuk Eðitimi Yazýlarý   |  Yazarlar  |  Ýletiþim

Kur`an-i Kerim ve Mealleri

Namaz Sureleri Tefsiri

Cuma (Tefsir) Dersleri

Hadis Dersleri

Cami Dersleri

Hz. Peygamberin Hayatý (s.a.v)

Ýnsaný Tanýmak (Radyo)

Tv Programlarý

Seminer ve Konferans

Kýsa Dersler

Özel Konular

Fýkhi Konular

Aile Eðitim Seminerleri

Foto Galeri

Üyelik Giriþi

Kull. Adı

:

Şifre

:
   

Ücretsiz Üyelik
Şifremi Unuttum

Güncel Videolar

Eðitimcilere ÖZEL
Gazze Duasý
Gençlerle Ýletiþim (Günýþýðý- Reþitpaþa​)
Uyumlu Evlilik Yöntemi (Bulgurlu)

Namaz Vakitleri

Sayaç

Sayac
Tekil (Bugün) 4308
Toplam 15253540
En Fazla 20355
Ortalama 2608
Üye Sayýsý 1175
Bugün Üye Olan 0
Online Ziyaretci
 

 
EHL-Ý SÜNNET VE HADÝS
02/01/2012 - 13:36
 
Ehl-i Sünnet yolu, Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellem ve ashabýnýn üzerinde yürüdüðü yoldur. Ehl-i Sünnet anlayýþý; Sahabe dediðimiz ilk nesilden sonraki nesillere titizlikle nakledilen Nebevî hayat anlayýþýdýr.

Ehl-i Sünnet anlayýþý; Sünneti hafife alma, Sünneti küçümseme, Sünnete yedekte bir konum tanýmlamayý reddeden; Asr-ý saadetten tarihten günümüze kadar ayný tazelik ve güzellikle Sünnet-i Seniyye’ye sahip çýkan ve onu baþ tacý eden saf arý duru Ýslam anlayýþýdýr.  

Ehl-i Sünnet, Ýslam Cemaatinin ana gövdesidir. Ehl-i Sünnet düþüncesi bir tezdir, anti-tez deðildir. Ehl-i Sünnetin benimsediði hayat anlayýþý, Peygamberimiz ve dört halife döneminde en güzel þekliyle yaþanmýþtýr.  

1.Ehl-Ý Sünneti Ehl-i Sünnet Yapan En Çarpýcý Özellik, Sünnete Verdiði Deðerdir.  

Kuran-ý Kerimin anlaþýlmasý, tefsiri ve tatbikinde Sünnetin yeri çok önemlidir. Ehl-i Sünneti, ehl-i bid’at fýrka ve mezheplerinden ayýran en bariz özellik; “Kur’an’ýn anlaþýlmasýnda Sünnete verdiði yer” dir.  Ehl-i Sünnetin hadislere karþý tutumu, Ehl-i Sünnetin ana çizgisini, temel özelliðini belirlemiþtir.  

Ehl-i Sünnete göre; Sünnet Kur’an’dan asla ayrý düþünülemez. Sünnet, Kur’an’ýn en güzel tefsiri ve en eþsiz uygulamasýdýr. Kur’an’ý Sünnetten; Sünneti Kur’an’dan koparmak Kur’an’a karþý iþlenmiþ bir cinayettir. Sünneti býrakýp sadece Kur’an’a itimad edilmesi iddiasý, en çirkin bid’atlerden biridir.  

Bu konuda Prof. Dr. Halil Ýbrahim Mulla Hatýr hocaefendinin “Sünneti Býrakýp Sadece Kur’an’a Dayanma Davasý Bid’ati” [1] baþlýðýyla tercüme edilebilecek deðerli eserini tavsiye ediyoruz.

Kitabýmýzda nerede Allah itaatten söz edilmiþse hemen onunla birlikte Rasûle itaatten de söz edilmiþtir. [2] Allah’a itaat þeklini ve anlamýný bize öðreten, gösteren ve tanýtan Sevgili Peygamberimiz’dir. Allah’ýn en sevgili kulu olarak bize Allah’a kul olmayý öðreten, Sevgili Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem’dir.   

Kur’an’ýn hayata yansýmasý, Kur’an’ýn hayata intikali, Kur’an’ýn hayatý þekillendirmesi, Kur’an’ýn hayata yön vermesi Kur’an’ýn hayat kitabý olmasý, Hayatýmýzýn Kur’an’a göre düzenlenmesi Sünnet sayesinde olmuþtur.  

Kur’an-ý Kerime göre Peygamberimiz’e verilen ilahî görev, “açýklama” görevidir. Peygamberimiz, bu görevini eþsiz bir þekilde yerine getirerek Kur’an’ý hayatýyla canlý bir þekilde açýklamýþ ve Kur’an’ýn en güzel uygulamasýný sergilemiþtir.  

Ýmam Malik’in ifadesiyle “Sünnet, Nuh aleyhisselam’ýn gemisi gibidir. Ona binen kurtulur. Ona binmeyen boðulur”. [3]   

Sünnet adý verilen bu uygulamaya karþý beklenen ve istenen deðer, bizzat Ehl-i Sünnet tarafýndan verilmiþtir. Ehl-i bid’at mezhepleri bu müstesna uygulamasý olan Sünnet’e gereken önemi vermemiþ, zaman zaman Sünnet’i yok farz etmiþlerdir.  

Kur’an’a sahip çýkan ve Allah’ýn yardýmýyla Kur’an’ý koruyan ümmet, Kur’an’ýn canlý yorumu Sünnet’i de korumuþtur. Sünnetin yazýlý þekli olan hadisleri koruma ve kollama adýna Cerh ve Ta’dil Ýlmi te’sis edilmiþ, binlerce muhaddis âlim titiz çalýþmalarýyla hadisleri her türlü þaibelerden korumak için, sahih hadisi sahih olmayanýndan ayýrd edebilmek için ciddî çaba harcamýþlar, binlerce eser yazmýþlardýr.    

Kur’an’ý “mütevatir” olduðu için kabul edip hadislerde beþer unsurunun müdahalesinden söz edenler, Kur’an-ý Kerimin de ayný muhterem þahsiyetler kanalýyla bize kadar intikal ettiðini neden görmezden gelirler?   

 2.Ehl-Ý Sünnet, Sünnetin Vahiy Mahsulü Olduðuna Ýnanýr.   

Ehl-i Sünnet ve rasyonalist ve modernist akýmlar arasýndaki en önemli farklardan biri Sünnetin vahiyle ilgisidir. “O kendiliðinden konuþmaz. Onun konuþtuðu kendisine vahyolunan vahiydir,” [4] meâlindeki âyeti delil olarak kabul eden Ehl-i Sünnet, hadislerin vahiy mahsûlü olduðunu ya da vahiy kontrolünde olduðunu kabul eder.

“Allah bana mütevazi olun, diye vahyetti,” [5] hadisi açýk bir vahiyden söz ettiði gibi;  

— Allah yolunda savaþýr ve öldürülürsem nerede olurum? Diye soran sahabîye;   

—“Cennette olursun,” diye cevap veren Peygamberimiz, onu tekrar çaðýrmýþ, “illed-deyn/Ancak kul hakký hariç” buyurmuþ; ardýndan “Cebrail þimdi bana sunu þimdi söyledi,” [6] diyerek ifadesinin Cebrail aleyhisselam tarafýndan tashih ve tekmil edildiðini ifade buyurmuþtur.   

“Nefsimi elinde tutan Allah’a yemin ederim ki; (Mübarek aðzýný iþaret ederek) Buradan sadece hak söz çýkmýþtýr,” [7] buyuran Sevgili Peygamberimiz; hadislerine tereddüt ve kuþku ile bakýlmasýný reddetmiþtir.     

3.Ehl-Ý Sünnet, Hadislere Bu Hadisleri Yaþamak, Uygulamak ve Tatbik Amacýyla Bakar.  

Ehl-i Sünnete göre sahih hadisler, tavsiye ve nasihatlerden ibaret deðildir. Hele hele hiç de eleþtiri ve kuþku konusu olamaz. Muhaddislerin rivayet þekline ve biçimine yönelik ilmî tenkidleri müstesna, hadisler herhangi bir beþerî söz gibi deðerlendirilemez.   

Hadis; sadece tarihî bir kültür mirasýndan ibaret deðildir. Hadis sadece bir coðrafya ürünü deðildir. Hadis, aslýnda belirli bir tarih diliminde ve belirli bir coðrafyada doðmuþ ama çaðlar ötesine hitap eden incelikler ve güzellikler dizeleridir.   

Hadis; Peygamberimizin ümmetin, derhal uygulanmasý gereken nebevî mesajýdýr. Hadis hayatýmýza anlam veren muhteþem nebevî ölçülerdir. Hadis nezahet ve nezaketin, edep ve görgünün, hikmet ve inceliðin ifadesidir. Hadis eþsiz medeniyet ve þahsiyet ilkeleridir.   

4. Ehl-Ý Sünnetin “Sahabe Sevgisi” Ehl-Ý Sünneti, Þia Gibi Ehl-Ý Bid’at Mezheplerinden Ayýrýr.   

Ýmam Ebu’l-Hasen el-Eþ’arî, Makalâtü’l-Ýslâmiyyîn adlý eserinde “Ehlü’s-Sünneti ve’l-Eser” özelliklerini sayarken özellikle Sahabeye duyulan derin hürmeti zikretmektedir.   

Allah Rasûlünün özel eðitiminden geçen altýn nesil Sahabe, onun ifadesiyle “insanlarýn en hayýrlýlarý” idiler.  Onun ilminden, feyzinden, ibadet sevgisinden, kulluk anlayýþýndan ders ve ibret aldýlar. Onunla beraber cihad ettiler.    

“Siz en hayýrlý ümmetsiniz,” [8] hitabýna muhatap olan ilk nesil ashab-ý kiram arasýnda ayýrým yapma yetkisi kim tarafýndan verilmiþtir?   

Kur’an-ý Kerim ayetleri ve Peygamberimizin takdir ve senalarý dikkate alýnarak Sahabe arasýnda derecelendirme yapýlabilir. Ýlk müslümanlarla diðerleri bedir Ashabý ile diðerleri arasýnda elbette farklýlýk açýktýr.   

Ancak sahabeye düþmanlýk etmek, sahabeye buðz beslemek, sahabeyi hedef tahtasýna oturtmak hiçbir þekilde kabul edilemez.

Ensar ve muhacirleri isim isim ayýrmaksýzýn tamamýný takdirle zikreden kitabýmýzýn açýk âyetlerine raðmen þahsî, indî ve keyfî tasniflerle ayýrýmcýlýk yapan, ilk müslümanlardan bir kýsmýnýý sahabe kavramý içerisinde mütalaa edemeyen, “Allah onlardan razý olmuþlardýr,” [9] âyetine raðmen bazý sahabîlerin isimlerini anarkan “Allah razý olsun” diyemiyen, ictihad farklýlýðý sebebiyle bazý tarihî olaylardaki farklý tutumlarýný dile getirerek Hz. Aiþe, Hz. Ömer, Ebu Hureyre, Hz. Muaviye (radýyallahu anhüm) gibi sahabe-i kiramý seviyesiz tenkidlere tabi tutan þia mensuplarý, Kuran taban tabana zýt olan, Allah’ýn sevgili kullarýna düþmanlýk anlayýþýyla Cenab-ý Hakkýn huzuruna nasýl çýkacaklardýr?   

Batýl karþýsýnda asla susmayan Allah Rasûlü salllahu aleyhi vesellem, ashabýnýn yanlýþ yapmasýna müsaade eder miydi? Yani sahabe ondan sonra mý deðiþti? Ýlk nesle iyi niyetle bakmamak, o nesil hakkýnda ileri-geri konuþmak bizi Peygamberimizden soðutmayacak mýdýr?  Sahabeyi dilimize dolamanýn varacaðý noktayý hiç düþündük mü?   

5.Ehl-Ý Sünnet, Hz. Ýsa Aleyhisselamýn Kýyamete Yakýn Yeryüzüne Ýneceðine Ýnanýr.  

Hz. Ýsa aleyhisselam’ýn nüzûlü konusu, hem Kur’anî iþaretlere hem de mütevatir hadislere dayanmaktadýr. Hz. Ýsa aleyhisselam’ýn bedeniyle gökyüzüne kaldýrýldýðý, Kýyamete yakýn tekrar yer yüzene ineceði hakkýndaki hadisler, Kýyamet alâmetleri içerisinde en muhkem deliller olarak kabul edilmiþtir.   

Yüzlerce sahih hadiste en açýk ifadelerle belirtilen Hz. Ýsa aleyhisselam’ýn nüzûlü meselesi tarih boyunca Ehl-i Sünnet âlimleri tarafýndan tartýþmaya açýlmaksýzýn genel kabul görmüþ konulardan biridir.  

Enver Þah el-Keþmirî [10], Muhammed Zahid el-Kevserî [11] gibi birçok âlim de Hz. Ýsa aleyhisselam’ýn nüzûlü ile ilgili hadisleri mütevatir hadis olarak deðerlendirmiþlerdir.  

Ebu Hayyan’a göre  “Hz. Ýsa diridir, ahir zamanda yeryüzüne inecektir,…” þeklindeki mütevatir hadislerin ifade ettiði manada alimler icma etmiþlerdir. [12] Bu konuda meydana gelen icmaa sadece Mu’tezile ve Cehmiyye’nin bir kýsmý muhalefet etmiþtir.” [13]   

6. Ehl-Ý Sünnet, Kadere Ýmaný Ýmanýn Altý Temel Esasýndan Biri Olarak Kabul Eder.  

Ehl-i Sünnetin kader hakkýndaki görüþünü Kur’an-ý Kerim âyetlerinin iþaretleri ile kadere imaný açýkça ifade eden hadisler belirlemiþtir. Sahih-i Müslim’de Kitabü’l-Ýman baþýndaki ilk hadislerin “Kadere Ýman” konusuyla ilgili hadisler arasýndan özelllikle seçildiði görülmektedir.   

Ehl-i Sünnete göre kadere iman; hayýr ve þerri yaratanýn Allah olduðuna inanmaktýr. Ehl-i Sünnete göre Kul kâsib, Allah halýkdýr, kul niyet eder, Allah yaratýr. Kul sebeplere sarýlmakla, iradesini hayýr yolunda kullanmakla yükümlüdür. Neticeyi yaratan Allah’týr.   

Mutezile mensuplarý ve onun günümüzdeki modernist rasyonalist temsilcileri kaderi reddeder. “Kul kaderini kendisi çizer”, “Kaderi tayin eden kulunu kendisidir”, gibi ifadeler ehl-i sünnet anlayýþýyla çatýþmaktadýr.   

7. Ehl-Ý Sünnet Sahih Hadislerde Yer Alan Kabir Azabýna Ýnanýr.   

Peygamberimiz, Buharî ve Müslim’de yeralan sahih hadislerde nakledildiði gibi, kabir azabýndan Allaha sýðýnmýþtýr. Kabir azabýna sebep olacak laf taþýma ve küçük su dökerken üzerimize idrarýn sýçramasý davranýþlardan sakýndýrmýþtýr.   

Mu’tezile, aklý ön plana alan, kýsýr aklýn kabul edemediði kabir azabý, Sýrat köprüsü, Cennette Allahý görmek gibi birçok hususu inkâr etmiþtir. Aklýn yolu bir demiþ, kendi aklýný esas almýþtýr. Aklýn dindeki yeri önemlidir ama ahiretle ilgili husular akýl ölçüsüyle anlaþýlamaz. 

Kýsaca: Ehl-i Sünnet ismi üzerinde Ýslam’ý yaþarken, Kur’an’ý anlamaya çalýþýrken, Peygamberimizi tanýmaya çalýþýrken Sünneti ve Ýslam Cemaatinin çizgisini esas alan Ehl-i Sünnet çizgisi, ulvî nebevî çizginin adýdýr, sahabe ve tabiîn yolunu izleme amacýný taþýyanlarýn adýdýr; sonradan ortaya çýkan fýrkalara ve mezheplere rakip olarak çýkan alternatif bir mezhep veya fýrka deðildir.   

Ehl-i Bid’at ise; Ehl-i Sünnet’e muhalif olarak sahabe dönemi sonrasý ortaya çýkan, sadece Kur’an’ý veya sadece aklý ya da sadece siyasî bir düþünceyi ön plana alan fýrka ve mezheplerdir.

Ehl-i Bid’at mensuplarý, dinin temel esaslarýný açýkça inkâr ve tahkîr etmediði sürece Ýslam camiasý içerisinde kabul edilmiþ; tehlikeli bir konumda bulunduklarý için ilim, irþad erbabý tarafýndan sürekli uyarýlmýþ; batýlda ýsrar edenler olmuþsa þer’an yetkili olan merciler tarafýndan ta’zir vb. müeyyideler gündeme gelmiþtir.    

Tarihteki ehl-i bid’at mezhepleri mensuplarý ile ehl-i bid’atýn günümüzdeki temsilcileri olan modernsit, rasyonalist, oryantalist, reformist, feminist, sekülerist akýmlara kapýlanlar arasýndaki fark görüþlerin ifade farkýdýr.

Dün ehl- bid’at mensuplarý “açýkça inkâr” edebiliyorlardý. Ýnkârcýlýk veya muhalefet onlarýn marazî kiþiliklerinin göstergesiydi. Geçmiþteki pek çok fýrkanýn, pek çok bid’at mezhebinin isim deðiþtirmiþ ve yeni kalýba girmiþ þekillerinden ibaret olan günümüzdeki bazý ehl-i bid’at mensuplarý ise “ilim ve ilmî araþtýrma adýna þüphecilik” aþýlamaktadýrlar.  

“Hak (deðiþmez gerçek) Rabbinden gelendir; Sakýn þüphecilerden olma,” [14] ilahî hitabýnýn muhataplarý olanlar; inanç ve düþünce yapýmýzý dinamitleyen çarpýk, sakat, batýl düþüncelere prim vermeyeceklerdir. Ýnançsýzlýða düþmeyi ateþe düþmek kadar tehlikeli görenler, inancýný lekelemek ve bulandýrmak isteyen yanlýþ görüþ ve düþüncelere karþý uyanýk olacaklardýr.  

Yanlýþa verilecek en güzel cevap; doðruyu asýl kaynaklarýndan öðrenmek, öðretmek, yaþamak ve yaþatmaktýr. Bid’at ve batýlla mücadele ilmî ortamda devam edecek ve Hakký savunanlar daima galib gelecektir.  

“Size iki þey býraktým. Bu iki þeye sýmsýký sarýldýðýnýz müddetçe asla sapýklýða düþmezsiniz. Biri Allah’ýn Kitabý, diðeri Peygamberinin Sünnetidir.” [15]

 

Dipnotlar

[1]- “Bid’atü Da’vâ el-Ý’timad alel-Kitab Dûne’s-Sünne”, Dr. Halil Ýbrahim Mulla Hatýr el-Azzamî, Daru’l-Kýble, Medine 2011 (Henüz Türkçeye tercüme edilmemiþtir.)

[2]- bkz. Nisa: 59;  Enfal:20; Mücadile: 13

[3] - Süyûtî,  Miftahu’l-Cenne:  s.53

[4]- Necm: 4

[5]- Müslim, Sahih: Hadis No: 2865

[6]- Müslim, Sahih: Hadis No: 1885

[7]- Ahmed b. Hanbel, Müsned: 2/162;192; Ebu Davud, Sünen: Ýlim, Hadis No: 3636;  Hâkim, Müstedrek:  1/105

[8]- Âl-i Imran: 110

[9]- Mâide: 119


Bu Makale 4442 defa okunmuþtur

 

Yazdýr

YAZARIN DÝÐER YAZILARI

©

04/07/2014 - 16:00 ÝTÝKÂF, MANEVÝYAT KAMPIDIR

©

04/12/2013 - 13:41 CÝHAD VE BARIÞ PEYGAMBERÝ

©

04/10/2013 - 14:33 Asr-ý Saadette Kardeþlik Örnekleri

©

04/06/2012 - 12:14 Sahabe Kardeþliði Nasýl Yaþadý?

©

02/01/2012 - 13:36 EHL-Ý SÜNNET VE HADÝS

©

09/05/2011 - 14:03 Tek Çözüm Yolu Kuran ve Sünnet Yoludur

©

06/01/2011 - 11:19 Peygamberimiz ve genç nesil

©

02/12/2010 - 11:04 Sevgili peygamberimizi üzmeyelim (2)

©

14/10/2010 - 18:21 SevgÝli Peygamberimizi Üzmeyelim (1)

©

24/09/2009 - 11:52 ÝSLÂMÎ DURUÞ

©

24/07/2009 - 12:00 Öncü Kuþaðýn Öncüsü HAZRETÝ EBUBEKÝR SIDDÎK r.a.

©

27/06/2009 - 11:44 Umre Yolcusuna Notlar

©

01/06/2009 - 15:51 MANEVÎ PROGRAM

©

02/05/2009 - 15:11 Ýlim Yolculuðu

©

07/04/2009 - 14:50 Ýslami Ölçülere Uygun Düðün

©

09/03/2009 - 15:38 Onlar, Rasûlullah (sav)’a Âþýk Ýdiler

©

17/11/2008 - 23:37 Kur'an Âyetlerinde seçici Davranma Fitnesi

©

30/05/2008 - 22:54 Gençleri Nasýl Kazanabiliriz.

©

01/03/2008 - 00:58 GERÇEK MÜ’MÝNÝN ÖZELLÝKLERÝ
 
 

Site Ýçi Arama

10 Sevvâl 1445 |  19.04.2024

Bir Ayet

Bismillahirrahmanirrahim

Ey Nebi. Muhakkak ki Biz seni bir þâhit, bir müjdeleyici, bir uyarýcý olarak gönderdik.

( Ahzâb sûresi - 45)

Bir Hadis

Hz. Enes (radýyallahuanh) anlatýyor:

Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"Ýlim talebi için yola çýkan kimse dönünceye kadar Allah yolundadýr."



Tirmizî, Ýlm 2; ÝbnuMâce, Mukaddime 17

Bir Dua

“Allah’ým! Bana kendi sevgini ve senin yanýnda sevgisi bana fayda verecek kimsenin
sevgisini ver.”

(Tirmizî, Deavât, 73)

Hikmetli Söz

Zalimleri baðýþlamak yoksullara cefadýr.Sâdî 


Canlý yayýn

Ýslam Ansiklopedisi

  Tasarým : Networkbil.NET

@2008 kuraniterbiye.Com